seymanur K
Wed 17 August 2011, 12:54 pm GMT +0200
Neticeler Ve Niteliklere Mevcut Nesnelerin Hükmünü Vermek
Bu da takdirî hükümlerdendir. Örneğin iflas eden kişinin satılan kumaşı keserek kısaltması, kumaşı boyama gibi kabul edilir mi? Bu konuda iki görüş vardır. Bunu boyama gibi kabul edersek mevcut olmayan bir niteliği var kabul etmiş oluruz.
Akitler ve bedelli tasarrufların tümünün mevcut olmayan şeyler üzerinde yapılmasının caiz olması bilinen bir durumdur.
Sattm Akdi: Satım akdi bir malın mal ile değişimi şeklinde olabileceği gibi malın deyn ile değişimi şeklinde de olabilir. Yine deynin deyn (nakdin nakit) ile değişimi şeklinde de olabilir. Bu durumda akit meclisinde her iki deyn karşılıklı teslim edilir. Oysa bunların her ikisi de akit sırasında ortada yoktur.
Kira Akdi: Kira akdinde akit konusu ve bedelin her ikisi de menfaat olduğunda her iki bedel de mevcut değildir. Akit konusu menfaat karşılığında ayn verilirse menfaatler mevcut olmamış olur.
Selem Akdi: Selem, sipariş edilen mala karşılık verilen şey ayn ise mevcut bir şey karşılığında mevcut olmayanın değişilmesidir. Sipariş edilen mala karşılık verilen şey mecliste teslim edilen deyn (nakit) ise yine mevcut bir şey karşılığında mevcut olmayanın değişilmesidir.
Karz Akdi: Mevcut olanın olmayan ile değişimidir. Vekalet Akdi: Mevcut olmayan bir konuda izin vermektir.
Mudarebe Akdi: Bu akitte sermayeyi işletenin işi mevcut olmadığı gibi elde edilmesi beklenen kâr da akit sırasında mevcut değildir.
Müsâkât ve Müzâraa Akdi: Üzerinde ittifak edilen bu iki akit, mevcut olmayan bir şeyin mevcut olmayan bir şeyle değişimidir. Çünkü çiftçinin tarlada yapacağı çalışma mevcut olmadığı gibi, ürünler ve ekinlerden alacağı pay da mevcut değildir. Müsakat akdi ürünün mevcut olmasından sonra yapılırsa, geçerli sayılıp sayılmaması konusunda görüş ayrılığı vardır.
Cuâle Akdi: Kişi vereceği bedeli tayin ederse akit mevcut bir şey karşılığında mevcut olmayanın değişimi şeklinde yapılmış olur. Eğer bedel tayin edilmemişse mevcut olmayan bir şey karşılığında mevcut olmayanın değişimi şeklinde yapılmıştır.
Vakıf: Bu kimi durumlarda mevcut olan kimi durumlarda da mevcut olmayan kişi lehine mevcut olmayan menfaatlerin ve faidelerin temlikidir. Vakfın en çok olan şekli mevcut olmayan kişiler lehine yapılmış olmasıdır. Şöyle ki; vakıf sırasında mevcut olan hak sahipleri öldüklerinde, vakfın henüz mevcut olmayan gelir ve menfaatleri vakıf sayesinde kıyamete kadar hak sahipleri tarafından hak edilmeye devam edecektir. Şu halde vakıfta yaygın olan, mevcut olmayan şeyin mevcut olmayan kişiler lehine temlik edilmesi şeklindedir. Çünkü vakıftan beklenen maslahat ancak böyle gerçekleşmektedir. Vakfın dünyadaki maslahatı kendisine vakıf yapılana, âhiretteki maslahatı ise kıyamet gününe kadar geçerli olmak üzere vakfı yapana aittir.
Rehin Akdi: Rehnin ancak mevcut olmayan bir borç üzerine yapılması sahihtir. Mevcut olmayan borcun ayn olması şart mıdır yoksa deyn olması da caiz midir? Bu meselede, borçların hibe edilmesinde olan görüş ayrılığının bir benzeri bulunmaktadır.
Vasiyet Akdi: Mevcut olan ya da olmayan şahıslar lehine mevcut olan veya olmayan bir şeyin vasiyeti sahihtir.
Ariyet Akdi: Ariyet akit anında mevcut olmayan menfaatlerin mubah kılınmasıdır.
Lukata: Bir malı bulanın, bir senenin sonunda bulduğu malı fakirlere temlik etmesi, mevcut olan bir şeyi mevcut olmayan ile değişmektir.
Vedia Akdi: Başlangıçta malın korunması mevcut değildir, sonra peyderpey mevcut olur.
Nikah Akdi: Mehrin belirlenmediği bir akit ise cinsel birleşme menfaatinin mevcut olmayan bir şey karşılığında temlik edildiği ve mubah kılındığı bir akit olur. Belirli bir mehir karşılığında yapılırsa mevcut olmayan bir şey için mevcut bir şey ile yapılan bir akit olur. Mehir zimmette borç olursa mevcut olmayan bir şeyin mevcut olmayan bir şey karşılığında temliki olur.
Kocanın yükümlülüğünde olan nafaka, giysi ve barınma gibi hakların tümü aslında bilfiil mevcut olmayıp tıpkı diğer borçlar gibi teslimden önce kişinin zimmetinde var kabul edilir. Kadının kocasına cinsel ilişki konusunda izin vermesi, İtaat etmesi ve evinde bulunması gibi durumların tümü de akit sırasında mevcut olmayan şeylerdir.
Borçlara Kefil olunması: Mevcut olmayan bir şey için borç yüklenmektir.
Şöyle bir soru sorulabilir: Kefil olunan borç iki yüz dirhem ise, kefilin zimmetinde de iki yüz dirhem borç sabit olur mu? Sabit olursa alacaklının alacağı dört yüz dirhem gibi kabul edilip on dirhemini zekât olarak vermesi gerekli olur mu?
Buna şu şekilde cevap veririz: Tercih edilen görüşe göre kefilin zimmetinde iki yüz dirhem borç sabit olmaz. Sadece alacağı ondan isteme hakkı ve onu ibra etme sabit olur. İki yüz dirhemin kefilin zimmetinde sabit olması da mümkündür. Ancak borçlu ve kefil için borçlara ait tüm hükümler sabit olmaz.
Havale Akdi: Bir deyn mukabilinde bir deyne taalluk eden bir akittir. Bu, bir görüşe göre bedelli bir akit bir başka görüşe göre takdiren kabzdır. En güçlü görüşe göre bu akit her ikisinin hükümlerinden oluşur. Dolayısıyla bir açıdan kabzın hükümleri, diğer açıdan bedelli akdin hükümleri sabit olur.
Sulh Akdi: Sulh ya satım, ya kira, ya ibra veya hibe akitlerinden biridir.
Mevcut olmayan şeyler üzerine yapılan bedelli akitlerin temel prensibe aykırı olduğuna inanan kişiye şaşılır. Din tamamen bu tasarruflarla doludur. Hatta emir, yasak ve mübahlık da ancak mevcut olmayan fiiller üzerinde söz konusu olmaktadır. Adakların ve vaadlerih büyük bir kısmı da aynı şekilde tasarruf sırasında mevcut olmayan şeyler üzerinde yapılmaktadır.