- Nehir

Adsense kodları


Nehir

Smf Seo Versiyon , -- Seo entegre sistem.

Array
sumeyye
Wed 1 September 2010, 09:55 pm GMT +0200
NEHİR

Nasıl da ılgın, ılgın akar bazen… Aktığını bile sezdirmeden öyle sakin, belli belirsiz süzülür. Yatağı genişlediğinde alabildiğine yayılır, sere serpe şenlendirir, yeşertir çevresini.  Bereket sunduklarını da umursamadan telaşsız yolculuğunu sürdürür. Kimi zaman mamur beldeler kurulur etrafında, insanların medeniyetine ve insanlığına tanık olur. Kimi sevdalara sırdaş… Kıyılarında gezinen dervişlerin zikrine ortak… Bazen âlimlerle tanışır bazen taliplerle… Çevresindeki tüm varlıklarla bütünleşirken o ölçüde de ayrı kalır her şeyden ve hep kalır o…

Öyle çok gelip geçen oldu ki, gördüklerine duyarsızlığı ondan. Ne sevincin ne kederin kalıcılığı var, nehir bunu bilir.  Gördüğü kıyasıya kavgalara da aldırmaz, bilir ne dostluk bakidir ne düşmanlık.  Kim bilir kaç cengâverin cengine şahit oldu? Kim bilir kaç düşmana sınır? Çağlar boyu ne çok dostluklarla köprüler kuruldu üstünde ve ne çok savaşlarda yıkıldı onlar. Ağalar, beyler, padişahlar ve başkanlar gördü nehir. Devletlilerin izzetine de zilletine de şaşırmaz öyle sessiz izler insanları. Yarın hepsinin yerinde yenilerinin olacağını bilerek…

Bazen de çağıl çağıl, köpürerek akar. Daralan bir vadiden geçerken kafasını kayalara çarparak haykırır. Meydan okur insanlara böyle zamanlarda ve kolay geçit vermez. Dik yamaçlardan geçerken kindar olur nehir. Hemen alaşağı eder insanları. Zaten çok az insan görür. Nehrin öfkelendiği zamanlarda kimse sokulmaz yanına çünkü herkes bilir nice yüreğine güveneni bir daha kimseye göstermediğini. Zor zamanlar yaşadığından zalimdir. Vadiyi aşmak başlı başına bir savaş… Ve bütün savaşlarda olduğu gibi o ilkin vicdanını kaybetmiştir. İyinin ve kötünün anlamını yitirir, ayırt etmez doğruyu ve yanlışı. Daima gittiği ama hiç bilmediği hedefine ulaşmak için önüne çıkanın kimliğine bakmaksızın sürükler kendisiyle birlikte. Sürüklenir insanlar da böyle zamanlarda…

Nehir mi tarih, tarih mi nehir, anlamak zor… İnsan her daim değişir ya, toplum değişmez olur mu? Her daim var olan nehir o varlığın içinde sürekli değişirken toplum, o değişiklikle kalıcı olmaz mı? Belki varlığın yolu halden hale geçebilmektedir. Belki de nehir özlenen sevgiliye kavuşmak ister gibi koştuğu denizde yok olacağını bilmez. Belki de o denizde yok oluş nehrin ebedi hayatı… Ama bilmez bunu nehir. Köpürerek, kızarak akarken de bilmez. Sakince etrafını seyrederken de bilmez ulaşmak istediği yere vardığında artık kendisi olmayacağını. Bilmez kendisini korumak için bentleri yıkmasına rağmen o güvendiği yatağın onu bambaşka bir yere taşıyacağını. Delirerek ve delirterek savaşır yamaçlarda kendisi kalabilmek için. Mağrur ve muzaffer gülümser genişleyen yatağında. Ne var ki, her haliyle hep aynı sona ve aynı şekilde uzanır.

Her geçtiği mekânın kimyasından bir parça alır ve oraya da kendinden damlarla damga vurur ama ne mekân değişir ne su değişir. Bu biteviye yolculuğun hem her anında değişim vardır hem de her şey aynı kalır. Nehrin tarihinde değişen belki sadece her bir zerrenin kendi kaderi… Tarihin nehirlerinde ise insanlığın kaderini belirleyen tek şey her bir insanın emeli ve ameli…           
     


 Berrin SÖNMEZ