sumeyye
Sat 9 April 2011, 12:54 pm GMT +0200
Namazda veya Daha Sonra Suyu Bulmak:
Teyemmüm ile namaz kılındıktan sonra su bulunursa, namaz iade edilmez: Çünkü bu durumdaki kişi emrolunduğu şeyi, yani teyemmümle namaz kılma vazifesini yerine getirmiş ve mes'ûliyetten kurtulmuştur. Namaz esnasında su bulacak olursa, namaz bâtıl olur. Bunun için abdest alır ve yeniden namaza durur: Çünkü aslın yerine geçen şey (teyemmüm) ile maksadın husulünden (namazın tamamlanmasından) önce aslolan şeye (suyla abdest almaya) muktedir olmuştur. Kaldı ki, suyu görmekle teyemmüm bozulur. Bu durumdaki kişinin tahareti ortadan kalkar, abdest alarak yeniden namaza durması gerekir.
Abdestte olduğu gibi, bir teyemmümle istenildiği kadar farz ve nafile namaz kılınır (İmam Şâfii): Zira Hz. Peygamber (sas) şöyle buyurdu:
“Suyu bulamadığı veya hades hali meydana geldiği sürece; toprak müsîümanın temizleyicisidir.” Bu halde bulunan kimsenin temizlenmesi için su bulamama zarureti vardır. [47]
Su Bulmak Maksadıyla Namazı Geciktirmek;
Suyu bulacağını uman kimsenin namazı geciktirmesi müstehabdır ki, namazını iki taharetten en mükemmel olanı ile edâ etsin. Abdest aldığı takdirde cenaze namazına yetişemeyeceğinden korkan kimse, cenaze namazını teyemmümle kılar (İmam Şafii): Çünkü bu namaz kaçırıldığı takdirde iade edilmez. İnşâallah bu mesele ileride açıklanacaktır.
Bayram namazında da böyle hareket edilir (İmam Şâfii): Çünkü bayram namazı iade edilmez, kaza da edilmez. Kişi bu namazı kılma emriyle muhatab olduğu halde, abdest ile kılma imkânı bulamıyorsa, hasta kimse gibi teyemmüm eder ve bu namazı kılar.
Fakat cuma namazının kaçmasından korksa bile, yine abdest alır; teyemmüm ile kılması caiz olmaz: Çünkü cuma namazı kaçırılsa bile onun yerine geçen bir şey vardır ki, o da öğle namazıdır. Zira inşâallah ileride açıklayacağımız gibi öğle namazı vaktin farzıdır.
Farz bir namazın geçmesinden endişelenmek de cuma gibidir: Bu durumda da teyemmümle namaz kılmak caiz değildir. Çünkü vaktin farzı kaçırılsa, yerine başka bir şey geçer ki, o da o namazın kazasıdır. [48]
[47] Abdullah b. Mahmûd b. Mevdûd el- Mavsılî, El-İhtiyar Li-Ta'lîlî'l-Muhtar, Ümit Yayınları: 1/44.
[48] Abdullah b. Mahmûd b. Mevdûd el- Mavsılî, El-İhtiyar Li-Ta'lîlî'l-Muhtar, Ümit Yayınları: 1/44.