ehlidunya
Fri 6 April 2012, 10:47 am GMT +0200
Müslümanın Müslümana kardeşlik sırrı
Yüce dinimiz müminler arasında kardeşliğin, birlik ve beraberliğin sağlanması üzerinde ehemmiyetle durur. Kur'an-ı Kerim müminler arasında ihtilaf ve çekişmenin ayrılmaya, dağılmaya, felakete sebeb olacağını ve bunlardan uzak durulmasını, birlik ve beraberlik ve kardeşliğin hakim olduğu toplumun ise gelişip yüceleceğini haber verir.
Cenab-ı Allah Kur’an-ı Kerim’de Hucurat suresinin 10. ayetinde müminlerin kardeşliğini ilan eder ve şöyle buyurur. ’’Müminler sadece kardeştirler. O halde ihtilaf eden kardeşlerinizin arasını düzeltin. Allah’a karşı gelmekten sakının ki O’nun merhametine nail olasınız.’’ Bu âyet, dünyanın neresinde olursa olsun müminleri kardeş olarak ilan etmektedir. Resul-i Ekrem de bu inanç bağlılığına işaret ederek ve bu bağlılığın gereğini şu hadis-i şerifiyle bizlere anlatıyor ve şöyle buyuruyor Peygamberimiz (ASM): "Müslüman müslümanın din kardeşidir. Müslüman, kardeşine zulmetmez. Her kim müslüman kardeşinin yardımında bulunur ve onun ihtiyacını temin ederse Allah (C.C) da ona yardım eder. Her kim bir Müslümanın sıkıntılarından birini giderirse Cenab-ı Hak buna karşılık kıyamette o kimsenin sıkıntılarından birini def’eder. Her kim Müslüman kardeşinin ayıbını örtese Allah-u Teala da ahirette o kimsenin ayıbını örter."
Değerli müminler
Mümin, mümin kardeşini sever ve sevmelidir. Fenalığı kusurları için yalnızca acır ve ona üzülür. Baskıyla zorla değil güzel bir lisanla tatlı bir şekilde kardeşinin düzelmesine çalışır. Mümin, mümin kardeşinin bir kusuru fenalığı olduğunda da hemen su-i zan etmemeli kötü düşünmemelidir. Hüsn-ü zan edip o kardeşinin hakkında iyi ve güzel düşünmelidir ki kendisinin de bir ayıbı kusuru fenalığı olduğunda mümin kardeşleri de kendisi hakkında iyi ve güzel düşünsünler.
Resul-i Ekrem müminlerin birbirinin ayıbını örtmeleriyle ilgili olarak şöyle buyuruyor: "Kim Müslüman kardeşinin ayıbını örterse kıyamet günü Allah da onun ayıbını örter. Kim de Müslüman kardeşinin ayıbını açarsa Allah da onun ayıbını açıp evinin içinde bile rezil eder."
Yüce Rabbimiz ayrılığa sebeb olacak her türlü hareketi ve davranışı yasaklamıştır. Rabbimiz Kur’an-ı Kerimde şöyle buyuruyor: "Hepiniz toptan, Allah’ın ipine (dinine) sımsıkı sarılın, bölünüp ayrılmayın. Allah’ın sizin üzerinizdeki nimetini hatırlayın: Hani siz birbirinize düşman idiniz de Allah kalplerinizi birbirine ısındırmış ve onun lütfu ile kardeş oluvermiştiniz. Siz bir ateş çukurunun tam kenarında iken oraya düşmekten de sizi O kurtarmıştı. Allah size âyetlerini böylece açıklıyor, ta ki doğru yola eresiniz."
Değerli din kardeşlerim
Zillet içinde esaret altına girmemek isterseniz, aklınızı başınıza alınız! İhtilafınızdan istifade eden zalimlere karşı bütün müminlerin kardeş olduğunu haykırınız. Yoksa ne hayatınızı muhafaza ve ne de hukukunuzu müdafaa edebilirsiniz. Malûmdur ki; iki kahraman birbiriyle boğuşurken; bir çocuk, ikisini de dövebilir. Bir mizanda iki dağ birbirine karşı müvazenede bulunsa; bir küçük taş, müvazenelerini bozup onlarla oynayabilir; birini yukarı, birini aşağı indirir. İşte ey müminler! İhtiraslarınızdan ve husumetkârane tarafgirliklerinizden kuvvetiniz hiçe iner, az bir kuvvetle ezilebilirsiniz. toplumla alâkanız varsa, Kur’an'a ve Resulullah’ın sözlerine harfiyen uyunuz. Dünyada sefaletten ve ahirette azaptan kurtulunuz!"
Hutbemi Efendimiz (ASV)‘ın Hadis-i Şerifleriyle bitiriyorum. Şöyle buyuruyor Resulullah: "Müminin mümine bağlılığı parçaları birbirini tutan bina gibidir."
Hazırlayan: Mücahit Aksüt
Yüce dinimiz müminler arasında kardeşliğin, birlik ve beraberliğin sağlanması üzerinde ehemmiyetle durur. Kur'an-ı Kerim müminler arasında ihtilaf ve çekişmenin ayrılmaya, dağılmaya, felakete sebeb olacağını ve bunlardan uzak durulmasını, birlik ve beraberlik ve kardeşliğin hakim olduğu toplumun ise gelişip yüceleceğini haber verir.
Cenab-ı Allah Kur’an-ı Kerim’de Hucurat suresinin 10. ayetinde müminlerin kardeşliğini ilan eder ve şöyle buyurur. ’’Müminler sadece kardeştirler. O halde ihtilaf eden kardeşlerinizin arasını düzeltin. Allah’a karşı gelmekten sakının ki O’nun merhametine nail olasınız.’’ Bu âyet, dünyanın neresinde olursa olsun müminleri kardeş olarak ilan etmektedir. Resul-i Ekrem de bu inanç bağlılığına işaret ederek ve bu bağlılığın gereğini şu hadis-i şerifiyle bizlere anlatıyor ve şöyle buyuruyor Peygamberimiz (ASM): "Müslüman müslümanın din kardeşidir. Müslüman, kardeşine zulmetmez. Her kim müslüman kardeşinin yardımında bulunur ve onun ihtiyacını temin ederse Allah (C.C) da ona yardım eder. Her kim bir Müslümanın sıkıntılarından birini giderirse Cenab-ı Hak buna karşılık kıyamette o kimsenin sıkıntılarından birini def’eder. Her kim Müslüman kardeşinin ayıbını örtese Allah-u Teala da ahirette o kimsenin ayıbını örter."
Değerli müminler
Mümin, mümin kardeşini sever ve sevmelidir. Fenalığı kusurları için yalnızca acır ve ona üzülür. Baskıyla zorla değil güzel bir lisanla tatlı bir şekilde kardeşinin düzelmesine çalışır. Mümin, mümin kardeşinin bir kusuru fenalığı olduğunda da hemen su-i zan etmemeli kötü düşünmemelidir. Hüsn-ü zan edip o kardeşinin hakkında iyi ve güzel düşünmelidir ki kendisinin de bir ayıbı kusuru fenalığı olduğunda mümin kardeşleri de kendisi hakkında iyi ve güzel düşünsünler.
Resul-i Ekrem müminlerin birbirinin ayıbını örtmeleriyle ilgili olarak şöyle buyuruyor: "Kim Müslüman kardeşinin ayıbını örterse kıyamet günü Allah da onun ayıbını örter. Kim de Müslüman kardeşinin ayıbını açarsa Allah da onun ayıbını açıp evinin içinde bile rezil eder."
Yüce Rabbimiz ayrılığa sebeb olacak her türlü hareketi ve davranışı yasaklamıştır. Rabbimiz Kur’an-ı Kerimde şöyle buyuruyor: "Hepiniz toptan, Allah’ın ipine (dinine) sımsıkı sarılın, bölünüp ayrılmayın. Allah’ın sizin üzerinizdeki nimetini hatırlayın: Hani siz birbirinize düşman idiniz de Allah kalplerinizi birbirine ısındırmış ve onun lütfu ile kardeş oluvermiştiniz. Siz bir ateş çukurunun tam kenarında iken oraya düşmekten de sizi O kurtarmıştı. Allah size âyetlerini böylece açıklıyor, ta ki doğru yola eresiniz."
Değerli din kardeşlerim
Zillet içinde esaret altına girmemek isterseniz, aklınızı başınıza alınız! İhtilafınızdan istifade eden zalimlere karşı bütün müminlerin kardeş olduğunu haykırınız. Yoksa ne hayatınızı muhafaza ve ne de hukukunuzu müdafaa edebilirsiniz. Malûmdur ki; iki kahraman birbiriyle boğuşurken; bir çocuk, ikisini de dövebilir. Bir mizanda iki dağ birbirine karşı müvazenede bulunsa; bir küçük taş, müvazenelerini bozup onlarla oynayabilir; birini yukarı, birini aşağı indirir. İşte ey müminler! İhtiraslarınızdan ve husumetkârane tarafgirliklerinizden kuvvetiniz hiçe iner, az bir kuvvetle ezilebilirsiniz. toplumla alâkanız varsa, Kur’an'a ve Resulullah’ın sözlerine harfiyen uyunuz. Dünyada sefaletten ve ahirette azaptan kurtulunuz!"
Hutbemi Efendimiz (ASV)‘ın Hadis-i Şerifleriyle bitiriyorum. Şöyle buyuruyor Resulullah: "Müminin mümine bağlılığı parçaları birbirini tutan bina gibidir."
Hazırlayan: Mücahit Aksüt