ehlidunya
Thu 26 December 2013, 09:51 pm GMT +0200
Müslüman halklar karşı karşıya getirilmek isteniyor

Pakistan Cemaat-i İslami lideri Hasan, Müslüman halkların yeniden karşı karşıya getirilmek istendiğini söyledi
Pakistan'dan 1971 yılında bağımsızlığını ilan eden Bangladeş'te, Cemaat-i İslami Partisi Genel Sekreter Yardımcısı Abdülkadir Molla'nın idam edilmesi 42 yıl önce yaşanan olayları ve bölünmeyi yeniden gündeme getirdi.
1941'de Mevlana Mevdudi tarafından henüz Hindistan ve Pakistan müstakil birer devlet olarak ortaya çıkmamışken kurulan Cemaat-i İslami'nin Bangladeş'teki yapılanmasının bağımsızlık sürecinde halka baskı yaptığı ve kontrgerilla olarak savaş suçu işlediği iddia edilmiş, Molla da bu suçlamalarla idam cezasına çarptırılmıştı.
Pakistan Cemaat-i İslami lideri Seyyid Münevver Hasan ise bu suçlamaları reddediyor. Hasan, 42 yıl aranın ardından suçlamaların bugün tekrar gündeme gelmesini Bangladeş Başbakanı Şeyh Hasina Vecid'in uyguladığı bir seçim taktiği olarak yorumluyor.
AA muhabirine açıklamalarda bulunan Hasan, Pakistan ve Bangladeş'in ayrılışı sırasında yaşanan şiddet olaylarının ardından her iki tarafta dönemin liderleri arasında barış anlaşması yapılarak meselelerin çözüldüğünü hatırlattı. Hasan, şunları kaydetti:
"Hasina Vecid'in babası Şeyh Mucibur Rahman ile Zülfikar Ali Butto arasında barış anlaşmasına varılmış ve her iki devlet birbirini tanımıştı. Eğer idam edilen Abdülkadir Molla, kötü şeyler yaptıysa 42 sene sonra mı ortaya çıktı yanlış yaptıkları? Hasina Vecit yıllardır iktidarda, 42 sene sonra mı öğrendiler kötü şeyler olduğunu? İşte bizzat bu sorular, yıllar sonra bu yaşananların komplo olduğunun delilidir. Hasina Vecit seçimleri kazanamayacağını fark edince böyle bir komplo kurmaya çalışıyor. Bunda Hindistan’ın parmağı olduğunu anlamak pek zor değil. Madem böyle bir şey vardı 40 sene boyunca nerede uyuyordunuz?"
"Hindistan ve ABD iki halk arasında nefret duvarları oluşturuyor"
Hasan, 1971 yılındaki Pakistan-Bangladeş ayrılığının Hindistan'ın yanı sıra ABD tarafından da desteklendiğini savundu. O dönemde yaşanan saldırı ve şiddet olaylarında ABD'nin de desteklediği Bangladeşli milliyetçilerin payı olduğunu belirten Hasan, şöyle konuştu:
"Hindistan, Doğu Pakistan’ı Batı Pakistan’dan ayırmak için siyasi müdahalenin yanı sıra, kendi askerini bile devreye sokmuştu ve Doğu Pakistan'da (Bangladeş'te) kurtuluş ordusu kurmuştu. ABD ise Hindistan’a arka çıktı. O dönemde ABD’nin parmağı olmasaydı Pakistan bölünmeyecekti. ABD'nin Hindistan ordusunu ve Doğu Pakistan’daki milliyetçileri desteklemesi sonucunda katliamlar gerçekleşti. Tabii her şeyi elinde silahı olan kuvvetler yapabiliyordu ve o yüzden oradaki katliamları büyük ölçüde kurtuluş ordusu yaptı. Oysa ki Bangladeş’teki Müslümanlar ve Pakistan’daki Müslümanların arası çok iyidir. Her iki ülke dini cihetten bir olduğu için, tarihten bir bağları olduğu için iki halk birbirini savunuyor. Hindistan ve ABD iki halkın arasında nefret duvarları oluşturmak için ellerinden geleni yapmaya çalışıyor. Molla idam edilerek, Pakistan ve Bangladeş'teki Müslüman halklar 42 yıl sonra yeniden karşı karşıya getirilmek isteniyor."
AA

Pakistan Cemaat-i İslami lideri Hasan, Müslüman halkların yeniden karşı karşıya getirilmek istendiğini söyledi
Pakistan'dan 1971 yılında bağımsızlığını ilan eden Bangladeş'te, Cemaat-i İslami Partisi Genel Sekreter Yardımcısı Abdülkadir Molla'nın idam edilmesi 42 yıl önce yaşanan olayları ve bölünmeyi yeniden gündeme getirdi.
1941'de Mevlana Mevdudi tarafından henüz Hindistan ve Pakistan müstakil birer devlet olarak ortaya çıkmamışken kurulan Cemaat-i İslami'nin Bangladeş'teki yapılanmasının bağımsızlık sürecinde halka baskı yaptığı ve kontrgerilla olarak savaş suçu işlediği iddia edilmiş, Molla da bu suçlamalarla idam cezasına çarptırılmıştı.
Pakistan Cemaat-i İslami lideri Seyyid Münevver Hasan ise bu suçlamaları reddediyor. Hasan, 42 yıl aranın ardından suçlamaların bugün tekrar gündeme gelmesini Bangladeş Başbakanı Şeyh Hasina Vecid'in uyguladığı bir seçim taktiği olarak yorumluyor.
AA muhabirine açıklamalarda bulunan Hasan, Pakistan ve Bangladeş'in ayrılışı sırasında yaşanan şiddet olaylarının ardından her iki tarafta dönemin liderleri arasında barış anlaşması yapılarak meselelerin çözüldüğünü hatırlattı. Hasan, şunları kaydetti:
"Hasina Vecid'in babası Şeyh Mucibur Rahman ile Zülfikar Ali Butto arasında barış anlaşmasına varılmış ve her iki devlet birbirini tanımıştı. Eğer idam edilen Abdülkadir Molla, kötü şeyler yaptıysa 42 sene sonra mı ortaya çıktı yanlış yaptıkları? Hasina Vecit yıllardır iktidarda, 42 sene sonra mı öğrendiler kötü şeyler olduğunu? İşte bizzat bu sorular, yıllar sonra bu yaşananların komplo olduğunun delilidir. Hasina Vecit seçimleri kazanamayacağını fark edince böyle bir komplo kurmaya çalışıyor. Bunda Hindistan’ın parmağı olduğunu anlamak pek zor değil. Madem böyle bir şey vardı 40 sene boyunca nerede uyuyordunuz?"
"Hindistan ve ABD iki halk arasında nefret duvarları oluşturuyor"
Hasan, 1971 yılındaki Pakistan-Bangladeş ayrılığının Hindistan'ın yanı sıra ABD tarafından da desteklendiğini savundu. O dönemde yaşanan saldırı ve şiddet olaylarında ABD'nin de desteklediği Bangladeşli milliyetçilerin payı olduğunu belirten Hasan, şöyle konuştu:
"Hindistan, Doğu Pakistan’ı Batı Pakistan’dan ayırmak için siyasi müdahalenin yanı sıra, kendi askerini bile devreye sokmuştu ve Doğu Pakistan'da (Bangladeş'te) kurtuluş ordusu kurmuştu. ABD ise Hindistan’a arka çıktı. O dönemde ABD’nin parmağı olmasaydı Pakistan bölünmeyecekti. ABD'nin Hindistan ordusunu ve Doğu Pakistan’daki milliyetçileri desteklemesi sonucunda katliamlar gerçekleşti. Tabii her şeyi elinde silahı olan kuvvetler yapabiliyordu ve o yüzden oradaki katliamları büyük ölçüde kurtuluş ordusu yaptı. Oysa ki Bangladeş’teki Müslümanlar ve Pakistan’daki Müslümanların arası çok iyidir. Her iki ülke dini cihetten bir olduğu için, tarihten bir bağları olduğu için iki halk birbirini savunuyor. Hindistan ve ABD iki halkın arasında nefret duvarları oluşturmak için ellerinden geleni yapmaya çalışıyor. Molla idam edilerek, Pakistan ve Bangladeş'teki Müslüman halklar 42 yıl sonra yeniden karşı karşıya getirilmek isteniyor."
AA