- Moskova’da Kutlu Doğum

Adsense kodları


Moskova’da Kutlu Doğum

Smf Seo Versiyon , -- Seo entegre sistem.

Array
halim
Wed 29 April 2015, 06:18 pm GMT +0200
Moskova’da Kutlu Doğum

Diyanet İşleri Başkan Yardımcısı Prof. Dr. Mehmet Emin Özafşar, Rusya’nın başkenti Moskova’da Kutlu Doğum Haftası ve Çanakkale Zaferinin 100. yılı münasebetiyle Diyanet İşleri Başkanlığı, Türkiye'nin Moskova Büyükelçiği ve Rusya Müslümanları Dini İdaresi Başkanlığınca düzenlenen "Hz. Peygamber ve Birlikte Yaşama Ahlakı" ve "Şehitleri Anma" programına katıldı.

Diyanet İşleri Başkan Yardımcısı Özafşar, programda yaptığı konuşmada tarih boyunca İslam dünyasında Hz. Peygamber’in (sas) doğumunu anmak için çeşitli etkinlikler yapıldığını dile getirdi.

Türkiye’de Hz. Peygamberi anmadan anlamaya geçmek için, onun öğretilerini yeniden düşünmek, tefekkür etmek ve birlikte müzakere etmek için 26 senedir miladi takvime göre bir Kutlu Doğum Haftası ihdas ettiklerini hatırlatan Başkan Yardımcısı Özafşar, kutlu doğum haftasının sadece Türkiye’de değil, hem Kıta Avrupa’sında, hem İslam dünyasının muhtelif bölgelerinde, Amerika Birleşik Devletleri’nde, Avustralya’da, iç Asya’da ve Rusya’da idrak edildiğini söyledi.

Kutlu doğum haftası vesilesiyle Rusya’da çeşitli etkinliklerle Hz. Peygamberin getirdiği inançların, ahlak öğretilerinin ve düşünce sistemlerinin çok boyutlu olarak ele alınacağını bildiren Başkan Yardımcısı Özafşar, böylelikle Rusya’da önemli bir geleneğin başlatıldığına temas etti.

“Çanakkale bizim için bir destandır”

Bu haftanın aynı zamanda, Çanakkale zaferinin yıl dönümü olduğunu hatırlatan Başkan Yardımcısı Özafşar, “Çanakkale bizim için bir destandır, Çanakkale büyük milletimizin kurtuluş tarihidir, Çanakkale insanlığın sınav günüdür. Bütün büyük devletlerin karşı karşıya geldiği, aynı zamanda büyük mücadelelerin verildiği ve belki de bütün bu milletlerin, devletlerin evlatlarını toprağa verdiği acı günün hatırasıdır.  Bu vesileyle, bu savaşlarda hayatını kaybedenlere ben de Cenabı Hakk’tan rahmet diliyorum ve şehitlerimizi rahmetle, minnetle, şükranla yad ediyorum.” dedi.

“Hz. Peygamber, insanlığa sadece bir inanç ve ahlak sistemi getirmemiş, aynı zamanda toplumsal bir düzen inşa etmiştir”

Konuşmasında, Hz. Peygamberin birlikte yaşama ahlakı ve hukukunun temel ölçülerini hayatı, öğretileri ve uygulamalarıyla insanlığa öğrettiğine temas eden Başkan Yardımcısı Özafşar şunları söyledi:

“Sevgili Peygamberimiz Medine-i Münevvere’ye hicret etti ve Medine’de ilk İslam toplumunu inşa etti. Gider gitmez ilk yaptığı iş Mescid-i Nevebi’yi inşa etmek oldu. Ayrıca Müslümanlar arasında bir kardeşlik protokolü, ilk defa bir sosyal düzen, akde dayanan bir düzen, mülkiyet anlayışını değiştiren, varlık anlayışını değiştiren, kardeşi kardeşe kucaklaştıran bir sözleşme imzalanmıştır. Sadece Müslümanlarla değil, Medine’nin savunması ve Medine’de güven içerisinde yaşayabilmek için gayrimüslimlerle, Hristiyanlarla ve Yahudilerle özellikle bir Medine Vesikası imzalamıştır ve böylece Medine site devletinin temellerini atmıştır. Ortak sorumluluk, ortak yükümlülük eşit yükümlülük ilkesi gereğince bir toplumsal düzen kurmuştur. Hazreti Peygamber (sas), insanlığa sadece bir inanç ve sadece bir ahlak getirmemiş, aynı zamanda bir toplumsal düzen kurmuştur, sosyal düzen kurmuştur, objektif ölçülere dayanan, karşılıklı anlayışa dayanan karşılıklı hukuk normlarına dayanan, herkesi bağlayan bir hukuk çerçevesinde bir toplumsal düzen kurmuştur.”

“İslam şiddetle bir arada anılamaz.”

İslam’ın insan hak ve hukukuna ilişkin temel ölçüleri belirlediğini ve Hz. Peygamberin birlikte yaşama ahlakını inşa ettiğini vurgulayan Başkan Yardımcısı Özafşar, Müslümanların bu inanç ve ahlak yapısıyla büyük medeniyetler kurduğunu, tarih boyunca İslam’ın güzelliğini dünyaya anlattığını belirtti.

Buna rağmen yaşadığımız çağda İslam dünyasının kan ve göz yaşı içinde bulunduğunu kaydeden Başkan Yardımcısı Özafşar, şöyle devam etti:

Hz. Muhammed (sas)’in yolundan giden, onun sünnetine uyan Müslümanlar şiddetle anılamaz. İslam şiddetle bir arada anılamaz. İslam, hak, hukuk ve adalet dinidir, inancıdır. Hz. Peygamber: “İnsanlar bir tarağın dişleri gibi birbirine eşittir.” buyuruyor.  İnsanlığa bu eşitliği getiren Yüce Peygamberin ümmeti bugün neden birbirine düşer ve neden dünyanın bir kısmı onun getirdiği bu yüksek hakikatleri insanlığın düşmanıymış gibi göstermeye gayret eder. İslam, Kur’an ve Hz. Muhammed’in (sas) sevgisi, mesajı ortadadır. İnşallah Kutlu Doğum Haftaları münasebetiyle ve muhtelif etkinliklerle bu mesaj daha yakından tanınacak, öğrenilecek ve yayılacaktır. Muhtelif dünya gündeminde bu rahmet mesajları yaygınlaştırılacaktır.