sumeyye
Thu 21 January 2010, 10:48 am GMT +0200
Mısır Hayatı Ve Halkın İsâ Aleyhisselâm´dan Gördükleri Şaşılacak Haller:
Hz.Meryem, Mısır´da, on iki yıl kaldı. İsâ Aleyhisselâmı, halktan, gizledi. [77] Hiç kimse, İsâ Aleyhisselâmın, onun oğlu olduğunun farkına varmadı.
Hz.Meryem´in, ne oğlunun hayatı hakkında, ne de, geçimi hakkında, hiç kim seye güvenci yoktu.
Bir tarladan ekin biçildiğini işitti mi? [78] hemen, oğlunun beşiğini, bir omuzu-na alır, toplayacağı başakları koyacağı kabı da, o bir omuzuna yüklenerek tarla ya gidip başak toplardı.
Hz.Meryem; İsâ Aleyhisselâm, on iki yaşını tamamlayıncaya kadar, böyle yap mağa devam etti. [79]
Hz.Meryem; Mısır halkından, bir çiftlik ağasının evine konuk olmuştu. Çiftlik ağasının evinde yalnız fakirler ve yoksullar, otururdu. O sırada, Çiftlik ağasına âid bir mal, saklandığı yerden, çalınmıştı. Fakat, Ağa, evinde barınan fakir ve yoksulları, suçlamıyordu. Hz.Meryem ise, ağanın uğradığı bu musîbetten dolayı, üzgündü.
İsâ Aleyhisselâm; annesinin, Ev sahibinin musibetine, üzüldüğünü görünce, ona:
"Ey anneciğim! Çalınan malını, ona, göstermemi istermisin? diye sordu.
Hz. Meryem:
"Evet! İsterim ey oğulcuğum!" dedi.
İsâ Aleyhisselâm:
"Öyle ise, ona, söyle: benim için, yoksulları, evine toplasın!" dedi.
Hz. Meryem, Ev sahibine, yoksulları, evinde toplamasını, söyledi.
Yoksullar, toplanınca, İsâ Aleyhisselâm, iki kişiyi suçlu buldu.
Onlardan, birisi: âmâ, diğeri: kötürümdü!
İsâ Aleyhisselâm, kötürümü, kör´ün omuzuna bindirdikten sonra,:
"Onunla birlikte ayağa kalk!" dedi.
Âmâ:
"Ben, bunu, yapmaktan âcizim!" dedi.
İsâ Aleyhisselâm:
"Peki! Dün gece, buna, ayağa kalkmağa, nasıl güc yetirdin?!" diye sordu.
İsâ Aleyhisselâmın, bu sözünü, işittikleri zaman, âmâyı, ayağa kaldırdılar.
Körün, ensesine binen kötürüm, oradan, deponun penceresine kadar uzandı.
İsâ Aleyhisselâm:
"İşte, dün gece, senin malını,âmâ olan,gücü ile, kötürüm olan da, gözü ile birbirine yardım ederek böyle, çalmışlardır!" dedi.
Kötürüm ve âmâ, İsâ Aleyhisselâmın sözünü, doğruladılar, Çiftlik Ağasına, ma lını, geri verdiler.
O da, onu, mal deposuna koydu ve:
"Ey Meryem! Bu malın, yarısını, sen al!" dedi.
Hz.Meryem:
"Ben, bunun için, yaratılmadım!" dedi.
Çiftlik ağası:
"Öyle ise, onu, alıp oğluna, ver!" dedi.
Hz. Meryem:
"O, hal ve şan yönünden, benden daha büyüktür!" dedi.
O zaman, İsâ Aleyhisselâm, on iki yaşındaydı.[80]
[77] Taberî-Tarih c.2,s.20, İbn.Esîr-Kâmil c.1,s.312.
[78] Taberî-Tarih c.2,s.20.
[79] Taberi-Tarih C.2.S.20. Sâlebî-Arais s.386.
[80] Taberî-Tarih c.2,s.20-21, Sâlebî-Arais s.387-388.
M. Asım Köksal, Peygamberler Tarihi, Türkiye Diyanet Vakfı Yayınları: 2/313-314.