saniyenur
Mon 13 August 2012, 01:45 pm GMT +0200
3- Mezhepte Müctehidler
Bunlar, üçüncü tabakayı teşkil eden, usûl ve furû'da imama tâbi olan kimselerdir. Bunların yaptıkları, ancak hakkında imamdan herhangi bir rivayet bulunmayan meselelerin hükümlerini açıklamaktan ibarettir. Mâlikîlere göre her çağda bulunması lâzım gelen müctehidler işte bunlardır. Bunların içtihadlanna "tahkîku'l-menat" denilir. Bu da, öncekilerin tesbit etmiş oldukları illetleri, onların ele almadıkları meselelere uygulamaktır. Bu tabakaya dahil olan müctehidler, mezhebce bir hükme bağlanmış olan meselelerde pek az içtihad yapmışlardır. O da, Öncekilerin istînbat ettiği hükümleri, sonrakilerin örfünde mevcut olmayan bazı şeylere dayandırılmış olması ihtimalini gözönüne alarak, açıklamak şeklindedir. Öyleki Önceki müctehidler, sonrakilerin nokta-i nazarlarını görselerdi kendi görüşlerinden vazgeçerlerdi.
Kısaca, bu tabakayı teşkil eden müctehidlerin içtihadı iki husustan dışarı çıkmamıştır:
a- Önceki müctehid imamların benimsediği kaideleri özetlemek, imamların yapmış oldukları kıyasların illetlerinden meydana gelen fıkıh kaidelerini bir araya toplamak.
b- Hakkında mezhebce bir nass bulunmayan hükümleri çıkarmak.
Bu tabaka, mezheblerin fıkhını yazan ve onların gelişmesini sağlayan prensipleri koyan; tercih, görüşler arasında karşılaştırma, bazı görüşleri destekleme, bazı görüşleri zayıf olarak gösterme gibi hususlarda belli ölçüleri yerleştiren ve her mezhebin fıkhî bünyesini keskin çizgilerle diğerinden ayıran müctehidleri teşkil eder: