- Mezarlarla ilgili yasakları

Adsense kodları


Mezarlarla ilgili yasakları

Smf Seo Versiyon , -- Seo entegre sistem.

Array
hafiza aise
Thu 4 August 2011, 03:25 pm GMT +0200
16— Mezarlarla İlgili Yasakları:

 

Kabirleri yüksek yapmak; yapımında tuğla, taş ve kerpiç kullanmak, Çamur vs. ile sıvamak, üzerlerine kubbeler yapmak, Hz. Peygamber'in (s.a.) Sünneti değildi. Bunların hepsi bid'attir. Mekruhtur; Hz. Peygamber'in (s.a.) sünnetine aykırıdır. ALLAH Rasûlü (s.a.), Ali b. Ebî Tâlib'i (r.a.) Yemen'e hiçbir put bırakmadan hepsini yok etmek ve yüksek olan her kabri yerle bir etmek için göndermişti.[1305] O halde şu yüksek kabirlerin hepsinin yerle bir edilmesi Hz. Peygamber'in (s.a.) sünneti demektir. Kabrin kireçle ya­pılmasını, üzerine bina kondurulmasını ve yazı yazılmasını yasaklamıştır.[1306]

Ashabının kabirleri ne yüksek, ne de yere yapışık (yayvan) idi. Onun ve iki arkadaşının (Hz. Ebu Bekir ile Hz.Ömer) kabirleri de bu şekilde idi. Hz. Peygamber'in (s.a.) kabri deve hörgücü gibi tümsek ve kızıl arazi çakılları ile kaplanmıştı; yapılı değildi. Aynı zamanda çamurla sıvanmış da değildi, İki arkadaşının kabri de böyleydi.[1307]

Kabrini belli etmek istediği kimsenin kabrine! alâmet olarak bir taş dikerdi.[1308]

ALLAH Rasûlü (s.a.) mezarların mescid edinilmesini, üzerlerinde kandil­ler yakılmasını yasaklamiş[1309] ve bunları yapanları lanetleyerek bu konu­daki yasağın şiddetini ortaya koymuştur. Mezarlara doğru namaz kılmayı yasaklamıştır. Ümmetine, kendi kabrini bayram yerine çevirmemelerini emretmiş, kabir ziyaretlerini alışkanlık haline getiren kadınları lânetlemiştir.[1310]

Kabirlere karşı saygısızca davranmamak, onları çiğnememek, üzerleri ne oturmamak ve yaslanmamak[1311] saygı göstermek amacıyla kabirleri mes cid haline çevirip yanlarında ve yakınlarında onlara doğru namaz kılma mak, onları bayram ve put edinmemek Hz. Peygamber'in (s.a.) sünneti idi[1312]  


[1305] Müslim, 969; Tirmizî, 1049; Ebu Davud, 3218; Nesâî, 4/88; Hâkim, 1/369; Tayâlijiî, 155; Ahmed, 741 ve 1064.                    

[1306] Müslim, 970;  Ebu Davud 3226; Nesâî, 4/86; tbn Mâce,  1563.  "Yazı yazılmasını yasakladı"  kısmı bunlar arasında yalnız İbn Mâce'de vardır, bu rivayet seneddeki kopukluktan dolayı zayıftır. Ancak Hâkim, Müstedrek (l/370)'de muttasıl senedle rivayet etmiştir.

[1307] Buharı, 23/96.

[1308] Ebu Davud, 3206; Beyhakî, 3/312: Muttalib b. Ebî Vedâa (r.a.) anlatıyor: Osman b. Maz'ûn ölünce cenazesi dışarı götürülüp defnedildi. Hz. Peygamber (s.a.), bir ada­ma birtaş getirmesini emretti. Adam taşı kaldıramadı. ALLAH Rasûlü (s.a.) taşın yanına vardı, kollarını sığadı ve sığar sığmaz taşı yüklendi, götürüp kabrin başına koydu. Şöyle buyurdu: "Bununla kardeşimin kabrini öğrenmiş olur, ailemden Öleni buraya defnederim. " Deriz ki: Şayet taş, kabirlerin çokluğundan ve birbirlerinden ayırdedile-mez olduğundan dolayı isteneni gerçekleştirmezse, bu takdirde Ölünün ismi bir levha­ya yazılıp, akrabaları ve dostları yerini bilsinler diye kabrinin başına konulursa doğru olur.

[1309] Ahmed, 1/229, 287, 321, 337; Ebu Davud, 3236; Tirmizî, 320; Nesâî, 4/94, 95; İbn Mâce, 1575; îbn Hibbân, 788. İbn Abbas'tan gelen bu hadiste: "ALLAH Rasûlü (s.a.)

mezar ziyaretlerim alışkanlık haline getiren kadınları, mezarların üzerlerini mescid ya­panları ve kandil yakanları lanetledi." deniliyor. Bu hadis zayıf ise de ilk iki fıkrasını destekleyecek şu hadisler rivayet edilmiştir: Ebu Hureyre'den, Ahmed (2/337, 356), Tirmizî (1056), İbn Mâce (1576), İbn Hibbân (789); Hassân'dan, Ahmed (3/442, 443), İbn Mâce (1574) ve Hâkim (1/374). Mezarları mescid edinmenin yasak olduğu pek çok yolla sahih

olarak rivayet edilmiştir. Bu konudaki hadisler yukarıda geçti.

[1310] Bir önceki dipnotta geçen "ALLAH Rasûlü (s.a.) mezar ziyaretlerini alışkanlık haline getiren kadınları... lanetledi" hadisinde, kadınların, sık sık kabir ziyaretlerinin mek­ruh olduğuna delil vardır. Zaman zaman ziyaretleri ise meşrudur. Hâkim (1/376) ile Beyhakî'nin (4/78) sahih senedle Hz. Âişe'den; yine Müslim (974/103), Ahmed ve NesâFnin ondan rivayet ettikleri bir hadiste Hz. Âişe, Hz. Peygamber'e (s.a.) mezarda ölülere ne diyeceğini sormuş, ALLAH Rasulü (s.a.) de ona aşağıdaki fasılda gelecek oian duayı Öğretmişti. Bir de Hz. Peygamber (s.a.) bir mezar başında çocuğuna ağla­yan bir kadın görmüş; ama ses çıkarmamış ve ona: "ALLAH'tan kork, sabret" demişti. Bunu Buharî, Enes'ten rivayet etmiştir.

[1311] Müslim, 971; Ebu Davud, 3228; Nesâî, 4/95; İbn Mâce, 1566. Ebu Hureyre'nin riva­yet ettiği bu hadiste Hz. Peygamber (s.a.) buyuruyor ki: "Herhangi birinizin, bir kor üzerine oturması ve o korun, o kişinin elbisesini yakarak derisine kadar varması, bir kabir üzerine oturmasından daha hayırlıdır."

[1312] İbn Kayyim el-Cevziyye, Za’du’l-Mead, İklim Yayınları: 1/499-500.