hafiza aise
Tue 19 April 2011, 09:27 am GMT +0200
Mescid-i Dırar
Dönüş yolunda da Efendimiz'in karşısına, çozum bekleyen problemler çıkmıştı; Tebük'e hareket ettikleri sıralarda inşa edilen nifak mescidi, bir mazeret uydurup da Tebük'e gelemeyenlerin durumu ve yokluğunda Medine'de biriken daha birçok konu, çözüm için bizzat O'nun gelişini bekliyordu.
Efendimiz'in Medine'ye yaklaştığı sıralarda yanına gelen Cibril-i Emın, Allah'ın kesin emrini ulaştırmış ve Tebük'e çıkmadan önce gelen namaz taleplerine karşılık, "Dönüşte belki!" dediği Dırar mescidinde namaz kılınmaması gerektiğini tebliğ etmişti.363
Meselenin gerçek yönünü şimdi herkes görmüştü; böylesine hayırlı bir işte Efendimiz'in ağırdan aldığını görüp de taaccüp edenler, ayetin gelişiyle birlikte Allah Resülii'niin attığı her adımda ne kadar hikmet bulunduğunu görüp Allah'a hamd ediyorlardı! Meğer ortada, Allah ve Resülü'ne karşı yürütülmeye çalışılan mücadelede nifaka merkez haline getirilmek istenen bir mescit vardı ve Efendimiz'in burada namaz kılmasıyla takdis edilecek olan bu mekan, bundan sonra odak haline gelecek ve adı 'mescit' bile olsa hep küfre hizmet edecekti.
Ayet gelip de meselenin iç yüzünü ortaya koyduğuna göre şimdi sıra, nifaka odak haline getirilmek istenen bu binanın ortadan kaldırılmasına gelmişti. Efendiler Efendisi, ashabından bir kısmını yanına çağırarak bu görevi onlara verince onlar, tereddütsüz gittiler. Bu binayı ateşe verip yerle bir ettiler!364
Nifak adına bir adım daha akim kalmıştı; her bir hamle Hicaz'ı, küfür ve nifaktan temizlerneye yarıyordu ve bundan sonra münafıklar için Medine, üzerlerindeki baskının daha da arttığı bir mekana dönüşecekti.
363 Bkz. Tevbe, 9/107-110
364 Efendimiz (s.a.s.) Dırar mescidinin yerine de bir ev yapması için burayı ashabından birisine tahsis edecekti; ancak yine ashabın şehadetiyle burada, ne bir çocuk dünyaya gelecek ne bir güvercin yuva yapacak ne de bir tavuk kuluçkaya yatacaktı! Bkz. Vakıdi, Megazi, 1/1046; Salihi, Siıbiılii'l-Hiida ve'r-Reşad, 5/472