- Medinede vefat eden ilk sahabi

Adsense kodları


Medinede vefat eden ilk sahabi

Smf Seo Versiyon , -- Seo entegre sistem.

Array
reyyan
Thu 26 August 2010, 09:43 am GMT +0200


İman hakikatlerine gönül veren Hz. Es'ad, Kur'ân sayesinde kalbini hastalıklardan korumuştu


Ali İhsan Er'in yazısı:

O, Efendimiz ile karşılaştığı günden vefatına kadar dört-beş sene gibi kısa bir müddet yaşamıştı ancak bu zaman içerisinde ömür dakikalarını Allah ve Resûlü'nün rızası yolunda harcamıştı.

Allah Resûlü'nün (sallallahu aleyhi ve sellem), Medine'ye teşriflerinin üzerinden aylar geçmişti. Bu zaman içerisinde Efendimiz, İstanbul'un manevi dinamiklerinden Hz. Ebû Eyyûb el-Ensârî'nin evinde misafir kalırken ashâbıyla bir araya geliyordu. Gün geçtikçe Müslümanlar'ın sayılarının artmasıyla geniş bir mescidin inşasına da ihtiyaç duyulmuştu. Efendimizin Medine'ye ilk teşrif ettiği gün mübarek devesinin ilk çöktüğü arsada, Mescid-i Nebevi'nin yapılmasına başlandı.

Burası, Hz. Es'ad'ın himayesinde olan Sehl ve Süheyl isimli iki yetim gencin hurmalarını kuruttuğu bir arsaydı. Allah Resulü bu gençlere, arsanın bedelini ödeyeceğini haber verince, "Vallahi olmaz! Yâ Resûlallah! Biz, O'nun bedelini ancak Allah'tan isteriz. Allah rızası için O'nu Size bağışlıyoruz" dediler. Yetim olan bu çocukların ihtiyaçları göz önünde bulundurularak arsa bedelleri, Hz. Ebû Eyyûb el-Ensârî ile Hz. Es'ad b. Zürâre tarafından karşılanmıştı.

Mescid-i Nebevî'nin inşâsına başlanmıştı. Ensâr ve Muhacir, Allah Resulü ile daha sık bir araya gelebilecekleri bir mescide kavuşmanın sevinci içindeydiler. Onların sevinçlerini paylaşan Allah Resulü de ashâbıyla birlikte çalışıyor, İbrahim* Toraman kerpiç taşıyordu. Nitekim O, mübarek hayatları boyunca, topluma ait bütün işlerde ashâbıyla birlikte çalışarak insanlığa büyük bir örnek olmuştur.

HZ. ES'AD HASTALANIYOR

Hicretin üzerinden dokuz ay geçmişti. Mescidin inşâsı devam ediyordu. Hz. Es'ad b. Zürâre (radıyallahu anh) bu arada hastalanmıştı. Vefa İnsanı Efendimiz, bu üzücü durumu haber alınca, o büyük dostunun ziyaretine giderek O'nun için dua ettiler. Yüce Allah, bu dünyayı ahiretin bekleme salonu olarak kurmuştu. Ebedî huzur yeri olan cennet de bu dünyada kazanılacaktı. Mescidin inşa edildiği sırada, Hz. Es'ad'ın bu dünyadaki vazifesi sona ermiş, (Şevvâl ayında) ahirete göçmüştü.

Dostlardan ayrılmak zor bir işti. Allah Resûlü, bu aziz dostunun vefat haberini işitince çok üzüldü ve sadık sahâbîsi için yapılacak son vazifeyi yerine getirdi. O'nun cenazesini yıkayıp, namazını kıldırarak ona dua etti. Medine'de vefat eden ilk sahâbî olan Es'ad b. Zürâre, Allah Resûlü (sallallahu aleyhi ve sellem) ve ashâb tarafından Bakî Kabristanlığı'na defnedildi.

ÖLMEKTEN KURTARIRDI!

Medine'deki İslâm inancından uzak bazı çevreler, Hz. Es'ad b. Zürâre'nin vefatını fırsat bilerek Müslümanlar'ın inançlarını sarsmak için etrafa birtakım çirkin sözler yaymaya başladılar. Onlar, Allah Resûlü hakkında, "Eğer, O'nun gücü olsaydı arkadaşını ölmekten kurtarırdı" diyorlardı. Bu uygunsuz sözleri işiten Peygamber Efendimiz, onlara asıl vazifesinin peygamberlik olduğunu söyleyerek yanlış düşündüklerini açıklamışlardır.

Kur'ân'ın ortaya koyduğu bu yüce hakikatleri anlayamamak kalpteki hastalık sebebiyledir. Allah Resûlü de bu hastalıkları tedavi etmektedir. Nitekim Hz. Es'ad, Akabe'den başlayarak hayatının sonuna kadar iman hakikatlerine gönül verirken Kur'ân sayesinde kalbini hastalıklardan korumuştu. O, Efendimiz ile karşılaştığı günden vefatına kadar dört-beş sene gibi kısa bir müddet yaşamıştı ancak bu zaman içersinde de, ömür dakikalarını Allah ve Resûlü'nün rızası yolunda harcamıştı. O, bu gayretleri ile ahirette cennet meyvesini verecek bir yolda olmuştu. Hz. Es'ad'ın vefatı ile sonuçlanan hastalığın omurilik ve beyni etkileyen menenjit olduğu rivayet edilmektedir. Böyle bir hastalık sebebiyle vefat ettiğinden şehitlik mertebesine ulaşmış oluyordu.

Bugün