sidretül münteha
Sat 18 December 2010, 08:08 pm GMT +0200
(462) Meclise Gelince Selâm Vermek
1007— Ebû Hüreyre'den rivayet edildiğine göre, demiştir ki, Resûlüllah (Sav) şöyle buyurdu:
— Sizden biriniz meclîse geldiği zaman selâm versin. Dönünce de selâm versin; çünkü sonraki selâm öncekinden daha farklı değildir.»[740]
(...) Yine Ebû Hüreyre'den başka bir rivayet yolu ile bu. hadîsin aynı nakledilmiştir.[741]
Bîr meclise varıldığı zaman, orada oturanlara selâm vermek icabet ettiği gibi, o meclisten kalkıp ayrılırken de, yine selâm vererek ayrılmak gerekir. Selâm, geri dönme ihtimalini kaldırır ve geride kalanlara da yine güven sağlar ve onlara bir rahmet dileği olur. 986 sayılı hadîs-i şerife bakılsın.[742]
(463) Meclisten Kalkınca Selam Vermek
1008— Ebü Hüreyre'den rivayet edildiğine göre: — Peygamber (Sav) şöyle buyurdu: «— İnsan meclise geldiği zaman selâm versin. Eğer oturmak isterse (otursun). Sonra eğer kalkmak isterse, mecliste ayrılmadan önce yine selâm versin; çünkü ilk selâm son selâmdan daha lâyık değildir.»[743]
986 ve 1007 sayılı hadîslere bakılsın.[744]
[741] A. Fikri YAVUZ, İmam Buhari’nin Derlediği Ahlak Hadisleri (Edeb-ül Müfred), Sönmez Neşriyat: 2/378-379.
[742] A. Fikri YAVUZ, İmam Buhari’nin Derlediği Ahlak Hadisleri (Edeb-ül Müfred), Sönmez Neşriyat: 2/379.
[743] A. Fikri YAVUZ, İmam Buhari’nin Derlediği Ahlak Hadisleri (Edeb-ül Müfred), Sönmez Neşriyat: 2/379.
[744] A. Fikri YAVUZ, İmam Buhari’nin Derlediği Ahlak Hadisleri (Edeb-ül Müfred), Sönmez Neşriyat: 2/379.