seymanur K
Tue 13 September 2011, 01:52 pm GMT +0200
Maslahatların Dünyevî Ve Uhrevî Olması
Maslahatlar elde edilmesi vacip, mendup ve mubah olanlar şeklinde üç kısma ayrılır. Önemli maslahatların elde edilmesi bütün şeriatlarda farz kılınmıştır.
Maslahat bir başka açıdan da üçe ayrılır. Birincisi, ufırevî maslahatlar. Bunlar ahirette elde edileceği umulan maslahatlardır. Zira kimse amelinin nasıl sonuçlanacağını bilemez. Bilse bile amelinin kabul edilip edilmeyeceğini kesin olarak bilemez. Bunu da bilse amelinden sevap ve maslahat elde edip edemeyeceğini kesin olarak bilemez. Çünkü kabul edilen amelin sevap ve maslahatları da ahirette amellerin tartılması sırasında gidebilir.
ikincisi, dünyevî maslahatlar. Bunlar da kendi içinde ikiye ayrılır.
a- Yiyecek, içecek, giyecek, nikah kıyılan hanım, ikamet edilen ev ve binilen hayvanlardan elde edilecek maslahatlarda olduğu gibi hemen elde edilen maslahatlar. Yine karşılıklı olarak bedellerin hemen teslim edildiği muameleler ile avlanma, ot biçme, odun toplama örneklerinde olduğu gibi sahipsiz mubah şeylere el koyma ile elde edilen maslahatlar da bu gruba girer.
b- Kâr elde etmek için ticaret yapma örneğinde olduğu gibi elde edileceği umulan maslahatlar. Kâr umuduyla yetim mallarını işletme, ilim ve zanaat öğrenme, ev inşa etme, hububat alma, ağaç dikme vs. tüm bunlardan maslahat elde edileceği kesin değildir, sadece umulur. Aynı şekilde had cezaları ve diğer seri cezaların suçlu için caydırıcı olma maslahatının elde edileceği umulur.
Üçüncüsü; hem uhrevi hem de dünyevi maslahatlar. Zekat, kefaret vs. malî ibadetler örnek olarak verilebilir. Bunlan alan kimse için dünya maslahatı, veren kimse için ahiret maslahatı söz konusudur. Dünyevi maslahat hemen elde edilir, ahiret maslahatının ise elde edileceği umulur.