- Lügatca Harfi - İ

Adsense kodları


Lügatca Harfi - İ

Smf Seo Versiyon , -- Seo entegre sistem.

Array
hafız_32
Mon 6 September 2010, 06:07 pm GMT +0200
Lügatca Harfi - İ


İane: Yardım için toplanan para.

İâne_i hayâl: Hayâlin yardımı.

İbda: İcâd.

İbtidâi: İlk (mekteb)

İbtisâm: Gülümseme.

İcbar: Zorlama.

İcmali: Kısa, toplu.

İctihad: Din âlimlerinin Kur´ân-ı Kerîm ve hadislere dayanarak ortaya koydukları şer´î düstur.

İdadi: Lise

İdâre-i müstebîde: İstibdâd idaresi.

iddiâ-yı muhîk: Haklı iddia.

İfâ: Yerine getirme.

İfrat: Aşırı gitme.

İğfâllât: Aldatmalar.

İhata: Sarma, kuşatma.

İhâta-i edebiyye: Edebiyata ait geniş bilgi sahibi olma.

İhda: Hediye verme, hediye etme.

İhraz: Alma, elde etme.

İhtikâr: Hakir görme.

İhtimâr: Mayalanma.

İhtirâmat: Hürmetler.

İhtisâsât: Hissetmeler.

İhtiyâr: Seçme, isteme.

İhvan-ı safa: Temiz, samîmi dostluk.

İhzar: Hazırlama.

İkâme-i dâva: Meseleyi ortaya koyma.

İkdam: Devamlı ve gayretle çalışma.

İklîm: Ülke.

İksîr-i beka: Ebedîlik içkisi.

İktâhâm: Göğüs germe, karşı durma.

İ´Iâ: Yükseltme.

İlâhî: Ey Allah´ım!

İlân-ı mübahat: Açık açık öğünme. ilhâd: Allah´ı inkâr etme, dinsizlik.

İlhad:Allah’ın inkar etme ,dinsizlik

İlm-i hâl: Dinî kaideleri öğretmek üzere yazılmış kitap.

İmâ: Dolayısıyla anlatma.

İmâle: Kısa heceyi vezne uydurmak için lüzumundan fazla uzun okuma.

İmhâl: Mühlet verme.

İmrâr: Geçirme.

İmtina: Çekinme, geri durma.

İmtisal: Gerekeni yapma, emre uyma.

İmtizaç: Karışabilme, uyuşma.

İn´am: Nimet verme iyilik etme.

İnayet: Gayret; lütuf, ihsan. . -

İnbisât: Yayılma; ferahlık.

İncizab: Cezbolma, çekilme.

İnd-AIlah: Allah katı

infat: nafaka verip geçindirme.

İnfial: Gücenme.

İnfîrâd: Yalnız olma.

İnhirâf: Dönme, sapma.

İnhitat: Aşağı düşme. değişme, dönme.

İnkiılabat: değişmeler.

İnk^yâd: Boyun eğme, bağlılık.

İnkisâr: Kırılma.

İnsan-ı kâmil: Olgun, fazîlet ve güzel huy sahibi insan.

İnsilah: Sıyrılıp çıkma.

İnşad: Şiiri ahengine göre okuma.

İnşirah: Açılma, ferahlık.

İntac: Neticelendirme.

İntihâb: Seçme.

İntikad: Tenkid.

İntikaş: Nakşolunma.

İntîsâb: Bağlanma, mensubolma.

İntişâr: Neşrolunma, yayılma.

İntîzâr: Bekleme.

inzal;İİndirme.

İrâd-i nutk: Nutuk söyleme.

İrad: Getirme; söyleme.

İrşâd:Doğru yolu gösterme.

İrtica: Gericilik.

İrtifa: Yükselme; yükseklik.

İrtihal: Göçme.

İs’af: Kabul etme.

İsmâ´: Dinletme.

İslâd: Bir şeyi birisi için yaptı deme.

İstiâb: İçine alma, kaplama.

İstibdâd: Baskı.

İstiğna: Tok gözlülük, kanaat etme.

İstiğrâb: Garib bulma.

İstiğrak: İçe dalma; kendinden, geçme.

İstihfaf: Hafif görme, ehemmiyet vermeme.

İstihkak: Hak kazanma.

İstihkar: Hor görme.

İstihsâl: Üretme.

İstihsan: Müdafa etme.

İstihza: Alay etme.

İstikşaf: Keşfetmeye çalışma.

İstimâ: Dinleme, işitilme.

İtimdat: Yardım isteme.

İstinaden: Dayanarak.

İstinkaf :Reddetme, kabul etmeme.

istirdâd: Geri alma geri isteme.

İshâd: orak gösterme.

İsrâk: Allah´a ortak koşma.

İştihar: Şöhret bulma,

iştiyak: Şevklenme, özleme.

İşve-i şebâb: Gençlik cilvesi.

İ´tidâl: Ölçülülük, aşırı olmama.

İtikAf: Bir yere kapanıp ibadetle vakit geçirme.

îtimâd-ı nefs: Kendine güvenme.

İ’tiyât: Alışkanlık.

İtminan: Emin olma, güvenme.

İttibâ: Tabî olma.

İttifak: Birleşme; sözleşme.

İttihâd: Aynı fikirde birleşme.

İttihâz: Kabul etme, edinme.

İttisal: Bitişme, ulaşma.

İz*âcât-ı mütevâliye: Devamlı kopuşlar.

İzâle: Giderme, yoketme.

İzlâl: Hakir görme.

İzmihlal: Yokolma, yıkılma.