saniyenur
Mon 21 May 2012, 05:18 pm GMT +0200
Liderliğin Nitelikleri
Rasulullah, ilişki kurduğu herkese kendini sevdiren ve ümmetinin baştacı olmasını sağlayan birçok niteliklere sahipti. Lütufkâr, nazik, mütevazı ve sevgi doluydu. Onun uğruna her şeylerini feda etmeye hazır insanların kalplerini kazanmıştı.
Cesaret Ve Kararlılık
Bunlardan da öte, Muhammed, cesur ve korkusuzdu. Bazı zamanlarda bir sürü tehlike ve felâketlerle birarada karşılaştı, fakat asla hiçbir zayıflık veya ürkeklik belirtisi göstermedi. Ebu Hureyre'nin bir rivayetinde Peygamber şöyle buyuruyor: "Nefsimi elinde bulundurana and olsun ki, eğer inananlardan kendilerine binek temin edemediklerim benim arkamda kalmaktan dolayı memnuniyetsizlik duymamış olsalar, Allah Yolu'nda bir sefer olduğu zaman (asla) arkada kalmazdım. Nefsimi elinde bulundurana andolsun ki, Allah yolunda öldürülmeyi ve tekrar hayata getirilmeyi, sonra yine öldürülmeyi ve hayata getirilmeyi, sonra yine öldürülmeyi ve hayata getirilmeyi ve tekrar bu yolda öldürülmeyi dilerim." (Mişkât).
Peygamber birçok savaşta çarpıştı ve düşmanın en tehlikeli saldırılarında bile yerinden bir adım olsun geri çekilmedi. Savaş bütün şiddetiyle devam ederken daima düşman hatlarına en yakın yerde bulunurdu. Beraberindekiler kaçıyor olduklarında bile bulunduğu yerde cesaretle çarpıştı. Bu olay Uhud ve Huneyn savaşlarında görüldü. Beraberindekiler savaş alanından kaçıp giderken o yerinden ayrılmadan çarpıştı ve kaçanları geri çağırdı. Her iki olayda da durumu kurtaran onun cesareti ve kahramanlığı oldu. İbn Ab-bas, Peygamber'ın Huneyn savaşında her saldırıya karşı sarsılmaz bir şekilde karşı koyduğunu söylemiştir. îbn Ömer'den rivayet edildiğine göre o; "Peygamber'dan daha cesur ve korkusuz kimseyi görmediğini" söylemiştir. Hz. Ali, savaş ne zaman korkunç bir hâl alsa, hep beraber onun kanatlan altına sığındıklarını söylemiştir.
Muhammed'ın savaş alanında yaptıkları daha sonra gelen nesilleri şaşkınlığa uğratmıştır. Hepsi, hayret ve şaşkınlık içinde onun askerî bir komutan olarak ortaya koyduğu örneğe hayran kalmışlardır. Bedir Savaşı^ nda, Peygamber, çocuklarla beraber 313 kişi olan eksik teçhizatlı bir orduyla, zamanın silah ve savaş araçlarıyla mücehhez 1.000 kişilik bir orduya karşı çarpıştı; maddî güç dengesizliğine rağmen onlara karşı olağanüstü bir cesaretle direndi ve zafere ulaştı. Huneyn Savaşı'na katılmış olan Bera b. Azib-in rivayet ettiğine göre Peygamber'dan başka herkes kaçmıştı. İbn Azib: "Şahitlik ederim ki Rasulullah metanetini korudu ve yerinden ayrılmadı. Allah'a yemin ederim, savaş kızışınca onun yanına sığındık ve bizden ona en yakın yerde durabilen en cesur olanımız olarak kabul edildi." demiştir. Enes, Rasulullah'ın herkesten daha cesur olduğunu söylemiştir. Bir keresinde, Medine'ye, düşmanın saldırdığı haberi gelmişti.Halk çarpışmaya hazırlandı. Fakat aralarından ileri atılan kişi sadece Muhammed 'ın kendisi idi. Bineğini bile eğerlemeden yola koyuldu ve düşmanın bulunması muhtemel olan bütün yerleri dolaştı. Daha sonra dönerek hiçbir tehlike olmadığını bildirdi.
Peygamber böyle konularda daima cesaret ve kararlılıkla insiyatifi elinde bulundurdu. O, 28 seferde bulundu ve her savaşta müstesna bir cesaret ve kahramanlık örneği gösterdi.