- Kurbanın kesimi

Adsense kodları


Kurbanın kesimi

Smf Seo Versiyon , -- Seo entegre sistem.

Array
sidretül münteha
Tue 1 February 2011, 05:13 pm GMT +0200
60. Kurbanın Kesimi



Bu bab, kurban ne zaman kesilir ve kurbanı kim kesmelidir? diye iki mevzudur. [28]

 

1.Kesim Zamanı:
 

Ulema, birinci mevzu ile ilgili olarak -kurban kesme zamanının başlan­gıcı, sonu ve bu iki vakit arasındaki gecelerde kurban kesmenin caiz olup ol­madığı- olmak üzere üç hususta ihtilâf etmişlerdir. [29]

 

A- Kesimin Başlangıcı:

 

Bayram namazından önce kurban kesmenin caiz olmadığında mütte­fiktirler. Zira -Peygamber (s.a.s) Efendimiz'in,

«Kim namazdan önce keserse o, ancak bir et davarıdır» [30]ve:

«Bu günümüzde ilk yapacağımız iş namaz kılmak, sonra (kurbanları­mızı) kesmektir» [31]diye buyurduğu ve namazdan önce kurbanını kesen ada­ma bir daha kurban kesmesini emrettiği gibi- bu hususta birçok sabit hadisler vardır.

Fakat bayram namazı kılındıktan sonra ve fakat tmam daha kurbanını kesmemişken kesilen kurbanın hükmünde ihtilâf etmişlerdir.

îmam Mâlik «Hiçbir kimse kurbanını imamdan önce kesemez» demiştir. İmam Ebû Hanife ile Süfyan Sevrî ise, «İmam kurbanını kesmiş olsun ol­masın, bayram namazı kılındıktan sonra kurban kesmek caizdirdemişler­dir.

Bu ihtilâfın sebebi, -bu mevzuda varid olan hadislerin çeşitli olma­sıdır. Zira bu hadislerin birinde Peygamber (s.a.s) Efendimizin, kurbanını namazdan önce kesene, bîrinde de Peygamber (s.a.s) Efendimiz'den önce kesene bir daha kurban kesmesini emrettiği bildirilmektedir. İkinci hadis Müslim tarafından kaydedilmiştir [32]. Onun için, bu iki hadisin ayrı ayrı olay­lara ait olduğunu söyleyenler, kurban kesmenin cevazı için, bayram namazı­nın kılınmış olmasından başka, îmam'ın kurbanını kesmiş olmasını da şart koşmuşlardır. Bu iki hadisin aynı olaya ait olduğunu söyleyenler ise yalnız bayram namazının kılınmış olmasını kâfi görmüşlerdir. Ebû Bürde'nin hadi­si hakkındaki rivayetler de değişiktir. Zira bu hadisin bir rivayeti, «Ebû Bürde kurbanını namazdan önce kesmişti de, Peygamber (s.a.s) Efendimiz ken­disine bir daha kurban kesmesini emretti», bir rivayeti de« Ebû Bürde kurba­nını Peygamber (s.a.s) Efendimiz'den Önce kesmişti de, Efendimiz (s.a.s) kendisine bir daha kurban kesmesini emretti» şeklindedir. Bunun için bu iki rivayeti aynı olaya hamletmek daha uygundur. Zira -malumdur ki- kurbanım namazdan önce kesen adam Peygamber (s.a.s) Efendimiz'den de önce kes­miştir. Şu halde bu adamın kestiği kurbanın kâfi gelmeyişi, onu Peygamber (s.a.s) Efendimiz'den önce kesmiş olması için değil namazdan önce kesmiş olması içindi.

Nitekim Enes b. Mâlik ile başka ashabtan sıhhatli rivayetlerle gelen, Peygamber (s.a.s) Efendimiz'in, «Kim namazdan önce keserse bir daha kes­sin» mealindeki hadisi de bunu göstermektedir. Zira bu hadisin mefhum-u muhalifinden, namazdan sonra kesilen kurbanın kâfi geldiği anlaşılmakta­dır. Çünkü, eğer kurbanın sıhhati için, namazdan sonra kesilmesinden başka bir şart daha olsaydı Peygamber (s.a.s) Efendimiz onu da bildirecekti. Zira bildirmek onun görevi idi. Enes b. Mâlik'in rivayet ettiği hadisin tamamı «Rasûlullah (s.a.s) bayram günü dedi ki:

«Kim (kurbanını) namazdan önce kesmiş ise bir daha (kurban) kessin» şeklindedir.

Bu babın fer'ilerinden biri de, 'imamı bulunmayan bir köy halkı kurban­larını ne zaman kesebilirler?* mes'elesidir. Bu mes'ele hakkında senVî bir de­lil bulunmadığı için ulema bunda da ihtilâf etmişlerdir.

İmam Mâlik «Kendilerine en yakın olan köy imamının kurbanını kesip kesmediğini araştırmadan kesemezler» demiştir. İmam Şafii «Namaz ile hutbe miktarını bekledikten sonra kurbanlarım keserler» İmam Ebû Hanife «Fecirden sonra kesebilirler», bir kitle de «Güneş doğduktan sonra kesebilirler» demiştir.

İmam Mâlik'in tabileri kendi aralarında bir diğer mes'elede de ihtilâf et­mişlerdir ki, o da şudur: Eğer imam, musallada kurbanını kesmezse ne yap­malıdır? Kimisi 'İmam musalladan ayrıldıktan sonra kesilebilir', kimisi de 'İmamın musalladan ayrılmasını beklemek gerekmez' demiştir. [33]


[28] İbn Rüşd Kadı Ebu'l-Velid Muhammed b. Ahmed b. Muhammed b. Rüşd El-Hafîd, Bidayetü’l-Müctehid ve Nihayetü’l-Muktesid, Beyan Yayınları: 2/331.

[29] İbn Rüşd Kadı Ebu'l-Velid Muhammed b. Ahmed b. Muhammed b. Rüşd El-Hafîd, Bidayetü’l-Müctehid ve Nihayetü’l-Muktesid, Beyan Yayınları: 2/331.

[30] Buhârî,  73/1, no: 5546.

[31] Buhârî,  73/1, no: 5545.

[32] Müsüm,  35/2, no: 1964.

[33] İbn Rüşd Kadı Ebu'l-Velid Muhammed b. Ahmed b. Muhammed b. Rüşd El-Hafîd, Bidayetü’l-Müctehid ve Nihayetü’l-Muktesid, Beyan Yayınları: 2/331-333.