- Kuranı kerîmde cumartesi ashabı kıssasına getirilen yorum

Adsense kodları


Kuranı kerîmde cumartesi ashabı kıssasına getirilen yorum

Smf Seo Versiyon , -- Seo entegre sistem.

Array
sidretül münteha
Thu 26 May 2011, 03:39 pm GMT +0200
Kur'an-ı Kerîm'de Cumartesi Ashabı Kıssasına Getirilen Yorum


Yukarıda arzetmeye çalıştığımız hususlar, Kur'an'daki "cumartesi ashabı" dediğimiz kavmin durumunu teyid ediyor. Allah Teâlâ İsrâiloğullarına cumartesi gününde çalışmayı haram kıldı. Bu günü ibâdete tahsis etmelerini emretti. Bu nedenle İsrailoğulları bu günde dünya işleriyle uğraşmadılar. Fakat bir kasaba halkı deniz kenarına gelerek konakladı ve Allah'ın emrine muhalefet etti. Cumartesi günlerinde balık avlamaya başladı. Kur'an-ı Kerim, kasabanın diğer halkından bir grub, onları bu yaptıklarının men'edip kendilerine öğüt verdiğinde üçüncü bir grubun şöyle dediğini bize nakletmektedir:
“Allah'ın kendilerini (dünyada) helak edeceği veya (âhirette) çetin bir azab ile cezalandıracağı bir kavme ne diye öğüt veriyorsunuz?” 235 Va'z eden ıslâhçıların cevabı şu oldu:
"Rabbinize özür (dilemeye yüzümüz olsun) için. Umulur ki sakınırlar. 236
Görülüyor ki kasaba halkı üç gruba ayrıldılar:
Birinci grup: Rabbinin emrine isyan etti ve Allah'ın yasaklarını çiğnedi.
İkinci grup: İsyankâr gruba öğüt verdi, işledikleri haramlardan onları vazgeçirmeye çalıştı.
Üçüncü grup ise: Allah'ın emrine itaatten ayrılmadı ama isyankâr zâlimleri men'etmeye de çalışmadılar.
Kur'an-ı Kerim şu ifâdelerle durumun seyrini sürdürür: "Vaktaki onlar artık yapılan vaazlar unuttular. Biz de kötülükten vazgeçirmekte sebat edenleri selâmete çıkardık. Zulmedenleri ise yapmakda oldukları isyan ve günahları yüzünden şiddetli bir azab ile yakaladık. Bu suretle onlar serkeşlik ederek yasak edileni yapmakda ısrar edince kendilerine: "hor ve zelîl maymunlar olun" dedik237
Kur'an-ı Kerim, bu iki âyette iki önemli hususu açıklamaktadır: Birincisi: Azan ve isyan eden bir toplumun muhakkak Allah'ın azabına çarpılacağı,
İkincisi: Öğüt verip münkeri yasaklamaya çalışan toplumu da Allah'ın koruduğu ve koruyacağıdır.
Binaenaleyh hükmümüzü şöyle koyabiliriz:
"Şüphesiz ki Allah Teâlâ bir toplumu cezalandırınca, ma'rufu emredip, münkeri yasaklamaya çalışma farziyyetini hakkıyla îfâ edenler kurtulacaktır."
Kur'an-ı Kerim, cumartesi günü hürmetini çiğnemeyen ve bu günahı işleyenleri men'etmeyen üçüncü bir grubun durumunun nasıl olduğunu hususunu açıklamadı.
Ulemadan bazısı: "Bu grup da aynı şekilde kurtulan gruba dahildir." dedi. Bir kısım ulema da: "Bu grup, cezaya çarptırılan grup gibi Allah'ın azabına uğradı" görüşünü ileri sürdü.
Bu son görüşü, ma'rufu emretmeye ve münkeri nehyetmeye gücü yetenlere işaret buyuran yukarıda verdiğimiz hadis-i şerifler te'yid etmektedir. Hadis şunu ileri sürüyordu. "Bir toplum görevlerini ihmal ettiği zaman, Allah'ın, hakkında takdir ettiği azab kendisine isabet edecektir."



235 Yunus: 10/103.
236 Sünen-i Ebî Davud Kitabu-l Melâhim (Babu-l Emr ven. Nehy) Tirmizi ve Nesâî aynı anlamda rivayet ettiler.
237 Fethü-l Bârî: 13/48