ehlidunya
Wed 10 August 2011, 11:12 pm GMT +0200
Kur'an okumadığım gün boşluk hissediyorum
Kur'an-ı Kerim, indirilmeye başlandığı ay Ramazan'da bir başka haz yaşatır inananlara.
Mukabele ve hatim programlarıyla her gün 'İlahi mesajdan' istifade edilmeye çalışılır. Kimileri de bu huzur iklimini sadece Ramazan'la sınırlamaz, bütün bir yılı Kur'an ikliminde geçirir. Cafer Kalaycı da onlardan biri. 50 yaşından sonra Kur'an okumayı öğrenen Cafer Bey yılların açığını kapatmak için yoğun çaba gösteriyor. Günlük uyguladığı programlar ve de azmi sayesinde günde en az 5 cüz okuyor.
Emekli posta memuru olan Cafer Kalaycı gençlik yıllarında Kur'an-ı Kerim'i okumayı öğrenememiş. Öğrenememe sebebini de bilindik bahaneler olarak açıklıyor. Çoğu insanın bahane ettiği iş yoğunluğu sebebine o da sığınır. Cafer Bey, Kur'an'ı yaşadığı acı bir olaydan sonra öğrenmeye karar verdi. 25 yaşındaki gencecik oğlunu trafik kazasında kaybetmenin acısını İlahi beyana sımsıkı sarılarak gidermeye çalışır. Evladının ruhuna önceleri evinde düzenlediği mevlit ve Kur'an programları ile hediyeler gönderir. Fakat Kur'an okumayı öğrenerek kendisinin de evladını sevindirebileceğini düşünür. Sıkı bir çalışma programı uygular ve kısa sürede Kur'an-ı Kerim'i okumayı öğrenir. "Akranlarım bağda, bahçede, kahvede gezerken ben camilerde Kur'an çalışıyordum. İlk zamanlarda zorlandım ama bir ayda öğrendim." diyor Cafer Bey. Sadece Kur'an'ı öğrenmekle yetinmeyen Kalaycı, her gün kendisine düzenli hedefler koyarak Kur'an okumayı ilerletir.
zaman
Kur'an-ı Kerim, indirilmeye başlandığı ay Ramazan'da bir başka haz yaşatır inananlara.
Mukabele ve hatim programlarıyla her gün 'İlahi mesajdan' istifade edilmeye çalışılır. Kimileri de bu huzur iklimini sadece Ramazan'la sınırlamaz, bütün bir yılı Kur'an ikliminde geçirir. Cafer Kalaycı da onlardan biri. 50 yaşından sonra Kur'an okumayı öğrenen Cafer Bey yılların açığını kapatmak için yoğun çaba gösteriyor. Günlük uyguladığı programlar ve de azmi sayesinde günde en az 5 cüz okuyor.
Emekli posta memuru olan Cafer Kalaycı gençlik yıllarında Kur'an-ı Kerim'i okumayı öğrenememiş. Öğrenememe sebebini de bilindik bahaneler olarak açıklıyor. Çoğu insanın bahane ettiği iş yoğunluğu sebebine o da sığınır. Cafer Bey, Kur'an'ı yaşadığı acı bir olaydan sonra öğrenmeye karar verdi. 25 yaşındaki gencecik oğlunu trafik kazasında kaybetmenin acısını İlahi beyana sımsıkı sarılarak gidermeye çalışır. Evladının ruhuna önceleri evinde düzenlediği mevlit ve Kur'an programları ile hediyeler gönderir. Fakat Kur'an okumayı öğrenerek kendisinin de evladını sevindirebileceğini düşünür. Sıkı bir çalışma programı uygular ve kısa sürede Kur'an-ı Kerim'i okumayı öğrenir. "Akranlarım bağda, bahçede, kahvede gezerken ben camilerde Kur'an çalışıyordum. İlk zamanlarda zorlandım ama bir ayda öğrendim." diyor Cafer Bey. Sadece Kur'an'ı öğrenmekle yetinmeyen Kalaycı, her gün kendisine düzenli hedefler koyarak Kur'an okumayı ilerletir.
zaman