- Kültür Sanat

Adsense kodları


Kültür Sanat

Smf Seo Versiyon , -- Seo entegre sistem.

Array
hafiza aise
Mon 11 June 2012, 06:51 pm GMT +0200
Kültür Sanat
Mustafa Fuat ER • 51. Sayı / KÜLTÜR SANAT


Modern, kentli, manevi sanat

Hip-hop’çı grafitti sanatçısı Muhammed Ali eserleriyle modern kentin haşarı ve agresif sokak sanatını, dingin ve vakur bir dinî sanatla buluşturmaya çalışıyor.

Fransa cumhurbaşkanı Sarkozy’nin, İçişleri Bakanlığı dönemindeki buluşu olan “Avrupa İslamı” terkibi, geçtiğimiz aylarda Avrupa Komisyonu’nda, bu kez geliştirilmek üzere tekrar tartışılmaya başlandı. Bu terkip, Müslümanların bir entegrasyon sürecini sağ salim tamamlayarak Avrupalılaşması hedefine yönelik bir özlem içeriyor. Bu arada, elbette, İslam dünyasında benzeri olmayan  ve bütünüyle Avrupa’ya özgü bir yerellik taşıyan bir İslami kültür de birkaç on yıldır oluşmuş durumda. Daha vaatkâr olanıysa, entegrasyon sürecinde ne rendelenmiş, ne de kendisiyle masaya oturulmaz bir muhafazakarlıkla içine kapanmış yeni nesil bir müslüman aydın/sanatçı tipinin bu Avrupalı İslami Kültür içinde artan etkisi. Bu tipin temsilcilerinden biri de, Birmingham/İngiltere doğumlu 28 yaşındaki Muhammed Ali. Hip-hop’çı, hızlı bir ilk gençlik dönemini geride bırakmış bir sanatçı o. Üniversitede multimedya tasarımı eğitimi almış, bir müzik şirketinde ve yine bilgisayar oyunları alanlarında tasarımcı olarak çalışmış ama asıl ününü sokak grafittisi alanında kazanmış. Muhammed Ali bir süredir CNN, BBC, CBS gibi önemli televizyon kanallarına, ilginç buldukları öyküsünü anlatıyor, üniversitelerde ve müzelerde kendi sanatı üzerine sunumlar ve konferanslar düzenliyor. Dubai, Danimarka, İsveç, Amerika gibi birçok ülkede de sergi açıp, bazı ezberleri bir miktar bozuyor. Özetle, püskürtmeli tüp boyalarla (aerosol) yapılan sokak grafittisini, hüsn-ü hat başta olmak üzere İslam sanatlarının birikimleriyle meczeden bir tarz onunki. Bazen bir ayet-i kerimenin, bazen selam (barış), cennet ya da zikr gibi dinî çağrışımlı kelimelerinin son derece yaratıcı grafitti uygulamalarından oluşan çalışmaları, Batman filmlerine yakışan kasvetli bir çıkmaz sokakta ya da kaotik bir kavşağa bakan bir DVD marketinin kör duvarında yılgın metropol insanının karşısına çıkabiliyor. Modern kentin haşarı ve agresif bir sokak sanatını, dingin ve vakur bir dinî sanatla buluşturma girişimi, ona göre, medeniyetlerin çatışması teriminin yaygın içeriğine yönelik olumlu bir saptırma. Aerosol Arabic adını verdiği bu tarz çoktan İngiltere sınırlarını aşmış Amerika, Avustralya, Singapur gibi ülkelerde de takipçiler kazanmış. Modern gündelik hayatın ve yaşam tarzının geldiği son duraktan trene binen genç Müslüman Avrupalıların cesur bir sentez atağıyla karşı karşıya olduğumuzu kesinlikle söyleyebiliriz. — Ahmet Murat Özel

Az çoktur: Hayallere Sığmayan Minyatür Odalar

Minyatür sanatını Türkiye-deki sanatseverlerle buluşturan Rahmi M. Koç Müzesi,  Henry Kupjack’in ‘Hayallere Sığmayan Minyatür Odalar’ sergisini 15 Haziran 2009 tarihine kadar uzatma kararı aldı.

Henry Kupjack yıllardır minik, büyüleyici ve her detayı kusursuz dünyalar meydana getiriyor. Pek çok ‘Minyatür Oda’ çalışması Winterthur Müzesi, Chicago Sanat Enstitüsü, Boston Kütüphanesi ve Illinois Devlet Müzesi’nde, Forbes Galerisi’nde sürekli olarak sergilenmekte. Sanatçının çeşitli müzelerde yer alan 50’den fazla ‘Minyatür Oda’sı bulunmakta.

Henry Kupjack, ‘Minyatür Oda-lar’ın ortaya çıkmasında yılların deneyimi ve çocukluk hayal gücünün çok büyük tesiri olduğunu söylüyor. ‘Minyatür Oda’lar her yaştan insanı farklı sebeplerle derinden etkiliyor. Bu odalarda her kişinin yaşamından, tecrübelerinden, tarihinden, kültüründen izler bulması mümkün. Her bir oda, bir televizyon ekranından içeri bakıyormuş hissi uyandırıyor. Kupjack’in odaları öylesine gerçek ki minyatürlerin fotoğraflarından gerçek mi yoksa minyatür mü olduklarını ayırt etmek neredeyse imkânsız. Kurgunun başarısı ise gerçekçiliği yansıtacak yeterli detayın verilebilmesi açısından doğru orantılamaya bağlı. Kupjack ekolünde ideal oran olan 1 inch 1 adım; 1/12 ölçeğine denk düşüyor.

Kupjack’i bir minyatür sanatçısı olarak tanıtmak yeteneklerinin yelpazesini açıklamakta yetersiz kalıyor. Zira minyatür sanatçıları genellikle mobilya yapımı, madeni kalıp yapımı gibi, belirli bir tarzda uzmanlaşırken, Kupjack hepsini yapıyor. Bu süreçte sanatçı mimari tarihselliği bir cerrah mahareti ve dekor tasarımcısının yeteneği ile bir arada kullanıyor.

İstanbul’dan Enki Bilal geçti

Sıradışı çizgi roman tarzı ve yönetmenliği ile tanınan Boşnak asıllı Fransız sanatçı Enki Bilal 28 Mart- 2 Mayıs tarihleri arasında Yapı Kredi Sermet Çifter Salonu’nun konuğu. İlk gün düzenlenen söyleşide Bilal, tarzı, çalışmaları ve günümüzdeki çizgi roman-sinema ilişkisi hakkında kendisine yöneltilen soruları cevapladı.  Çizgi romanlarında geleceği çok farklı bir biçimde tasavvur eden Bilal, bu farklılığı ile çizgi romanın yeniden canlanmasına da sebep olmuştu. Onun disütopik desenlerinde gelecek ne diğer bilim kurgu yapıtlarındaki steril ortamlarda geçer ne de sorunlardan azade karakterler arasında. Enki Bilal eserlerinde bize çürümüş, karanlık, korkunç fakat gerçek bir dünya resmi çizer. Bu da güzel için, iyi için, doğru için duyduğu endişedendir. Eleştirmenlere göre desenleri metinlerinin önünde bir sanatçıdır Enki Bilal.

Yunus Emre Sempozyumu 22-23 Mayıs’ta

Yunus Emre’yi Anlamaya Doğru alt başlığıyla duyurulan Yunus Emre Sempozyumu, 22-23 Mayıs tarihlerinde Karaman’da gerçekleştirilecek. Aralarında Cemal Kurnaz, Mustafa Tatçı, Kenan Gürsoy, Cihan Okuyucu, Hasan Kamil Yılmaz, Ahmet Özdemir’in bulunduğu yirmi altı akademisyen ve bilim adamının katılacağı sempozyum iki gün sürecek. Sempozyum; tarihsel arka plan, Yunus’un dil ve edebiyat mirası, Yunus’un düşünce ve tasavvuf mirası, Yunus Emre ve çağımız başlıklı oturumlardan oluşacak.

Muharremiye

Muharremiye, Muharrem ayının hüznü ve aynı zamanda manevi atmosferini yaşama yolunda Osmanlı toplumunun bulduğu çözümlerden biridir. Kerbela Vakası’nın yaşandığı Muharrem ayında, suyu bile doya doya içmekten imtina eden bir eğitimle incelen toplumsal duyarlık, bu meşum olayı Muharrem ayına özgü manasına da gelen Muharremiye başlığı altında toplanan bir dizi etkinlikle hatırlardı. Geçtiğimiz ay genel sanat yönetmenliğini Taşkın Savaş’ın yaptığı Muharremiye ismiyle yayınlanan bir albüm bu geleneğin bir cephesini günümüze taşıyor. Etkileyici bestelere bürünmüş, Yunus Emre’ye, Sultan I. Mahmud’a, Kul Himmet’e ve başka önemli isimlere ait güftelerin yer aldığı albüm, Taşkın Savaş’ın albüm kitapçığında vurguladığı gibi, çok isabetli bir şekilde “yerinden (bolahenk)” tabir edilen akorddan okunup çalınmış. Kültür A.Ş.’nin yayınladığı albümde on iki eser yer alıyor.