sumeyye
Mon 27 August 2012, 01:19 pm GMT +0200
Kul Borca Olması: [324]
1) Nevevî, borcun zekât mükellefliğine engel olduğunu kabullendiğimiz takdirde, kul borcu veya Allah borcu olmasını dikkate almamak gerektiğini savunur.
2) Hanefî ve Malikî Mezhebleri ise, borcun nisabı etkilemesi için, kullar tarafından istenmesinin gerektiğini ileri sürer. Züfer'e göre, zekât borcu, zekâtın farz olmasını engellemez. Ebu Yusuf’tan bir rivayete göre, zekât borcu, nisab elde olduğu sürece zekâtın farz oluşunu engeller, nisab tüketilmişse zekâtın farz oluşunu engellemez.
3) Kardavî, zekâtı devlet tahsil ediyorsa, Allah'a ait borçların -devletçe tahkik ve tespiti zor olduğundan- nisabı düşürmediği, fakat mükellefçe doğrudan fakirlere ödendiği takdirde öncelikle bu borçların ödenmesi gerektiği görüşündedir.
Kanatimizce, birinci görüş uygulamaya ve zekâtın ruhuna daha elverişlidir.
[324] Kardavî, FZ, c. I, s. 161; Kâsânî, BS, c. II, s. 6-9; Mavsıli, İhtiyar, c. I, s. 99; Serahsî, age, c. II, s. 169, 186.