- Koruma Kanunu bu ülkenin ayıbı

Adsense kodları


Koruma Kanunu bu ülkenin ayıbı

Smf Seo Versiyon , -- Seo entegre sistem.

Array
ehlidunya
Thu 6 September 2012, 05:50 pm GMT +0200

Koruma Kanunu bu ülkenin ayıbı    
   

Kocaeli Kartepe İnsan Hakları Derneği üyesi aktivistlerin yargılandığı, “Atatürk’e hakaret” dâvâsının dün gerçekleşen ilk duruşması sonrası bir açıklama yapan Dernek Başkanı Ali Akbaş, “5816 sayılı Atatürk’ü Koruma Kanununu kaldırın. Bu çağda düşünceleri ifadenin yasak olması Türkiye’nin ayıbıdır, ülkemize yakışmıyor.” dedi. Dâvâ, 30 Kasım 2012 Cuma gününe ertelendi
 
Koruma Kanunu bu ülkenin ayıbı
“10 Kasım yas törenleri kaldırılsın” dedikleri için Atatürk’e hakaret suçlamasıyla hakim karşısında çıkan Kartepe İnsan Hakları Dayanışma Derneği aktivistlerinin duruşması, video kayıtlarının incelenmesi için ertelendi. Dernek Başkanı Ali Akbaş, Meclise çağrıda bulunarak, “5816 Sayılı Atatürk’ü Koruma Kanunu’nu kaldırın, bu çağda düşünceleri ifadenin yasak olması Türkiye’nin ayıbıdır, ülkemize yakışmıyor” dedi.
İzmit İnsan Hakları Parkı’ndaki Özgürlük Meydanı’nda 8 yıldır basın açıklamalarıyla düşüncelerini ifade eden dernek aktivistleri, 21 Ocak 2012 günü yaptıkları basın açıklamasında, 10 Kasım yasa törenlerinin kaldırılmasını istemişlerdi. Bu açıklama sonrasında Kocaeli Emniyet Müdürlüğü Güvenlik Şubesi’nde ifadeleri alınan aktivistler, hakkında 5816 Sayılı Atatürk Aleyhine İşlenen Suçlar Kanunu’na istinaden dava açılmıştı. Dernek Başkanı Ali Akbaş ve açıklamayı yapan Behlül Metin, Atatürk’e hakaret suçlamasıyla dün Kocaeli Adliyesi 2. Ceza Mahkemesi’nde hakim karşısına çıktı. Duruşma, video kayıtlarının incelenmesi için 30 Kasım’a ertelendi.
Duruşma çıkışında Kocaeli Adliyesi önünde açıklamalarda bulunan Dernek Başkanı Akbaş, 5816 sayılı Atatürk’e Hakaret Kanunu’ndan haklarında dava açıldığını belirterek, şunları söyledi:
“Bununla ilgili mahkemece ifadelerimiz alındı. Biz İslâmî insan hakları aktivistleriyiz, amacımız kimseye hakaret etmek değil, bir sivil toplum kuruluşu olarak gördüğümüz aksaklıkları ortaya koyarak iyileşmeler sağlanmasına yardımcı olmaktır. Mahkemede, Anayasa’nın 25. ve 26. maddelerinin vatandaşa tanıdığı, ‘düşünceleri ifade özgürlüğü’ çerçevesinde yaptığımız açıklamada sadece düşüncelerimizi ifade ettiğimizi, kimseye hakaret etmediğimizi belirttik. Adaletin tecelli edeceğine inanıyoruz. Olumsuzluk durumunda dâvâyı temyiz edeceğiz, eğer iç hukuk yolları tıkanırsa Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’ne kadar hakkımızı arayacağız.”
 
“MECLİS’İ GÖREVE ÇAĞIRIYORUZ”
5816 sayılı Atatürk’ü Koruma Kanunu’n kaldırılmasının, önümüzdeki dönemde Meclis’in gündemine geleceğini öğrendiklerini ifade eden Akbaş, şöyle devam etti:
“Buradan Meclis’e seslenerek diyoruz ki, ‘düşünceleri özgürce ifadeye engel olan ve Anayasa ile çelişen bu kanunu bir an evvel kaldırın.’ Çünkü bu dâvâlar, beratla sonuçlansa dahi, dünyadaki insan hakları örgütleri tarafından dikkatle izlenmekte ve ‘düşünceleri ifade özgürlüğüne engel’ olarak raporlarına geçmekteler. Şu anda bir çok Avrupa insan hakları örgütü bizden duruşmanın seyri hakkında bilgi bekliyor. Oluşan bu raporlar Avrupa Birliği komisyonları tarafından dikkate alınıyor, müzakereler sırasında Türkiye’nin önüne getiriliyor. Türkiye’nin, normalleşmesi için bize göre, düşünceyi ifadenin önünde engel olan 5816 sayılı Atatürk’ü Koruma Kanunu’nun kaldırılması gerekiyor. Bu konuda yeni dönemde Meclis’i göreve çağıyoruz.”