sumeyye
Sun 16 January 2011, 05:13 pm GMT +0200
Kişinin Güvence Verdiği Şahsı Öldürmesi
26. Ömer bin el-Hamık el-Huzaî (r.a.) rivayet ediyor:
"Kim bir kimseye canı konusunda güvence verip de sonra onu öldürürse, ben o katilden beriyim. İsterse öldürülen kimse kâfir olsun."[197]
İzah
Dinimiz bâzı suçları büyük günah olarak saymıştır. Faiz, içki, kumar, zina bu büyük günahlardan bir kaçıdır. İşte dinimizce büyük günahlardan sayılan işlerden birisi de adam öldürmektir. Adam öldürmenin haramlığı bir âyette şöyle nazara verilir:
"Kim bir mü'mini kasten öldürürse, onun cezası, çok uzun zaman kalmak üzere Cehennemdir. Allah onu gazabına uğratmış, ona lanet etmiş ve onun için pek büyük bir azap hazırlamıştır."[198]
Hadislerde de adam öldürmenin haramlığı üzerinde hassasiyetle durulur. Yukarıdaki hadis de bunlardan biridir.
Ancak bu hadiste adam öldürmenin haramlığının yanı sıra önemli bir husus üzerinde daha durulmuştur. O da bir kimseye canı konusunda eman verip, sonra sözünde durmamaktır. Meselâ bir kimse teröristtir. Kuşatıldığında onu kuşatanlar teslim olduğu takdirde kendisini öldürmeyecekleri hususunda ona teminat vermişlerdir. İşte o kimse silahını bırakıp teslim olduğunda onu öldürmek büyük bir suçtur.
Hadisin son kısmında güvence verdikten sonra bir kâfiri öldürmenin de büyük suç olduğu bildirilmektedir. Meselâ savaş duaımunda karşı tarafa teslim olması karşılığında güvence verilir. Onlar da bu güvenceye itimat ederek teslim olurlar. Ardından güvence verenler onları öldürürlerse, hadisin tehdidine dâhildirler.
Evet, Müslüman, güvenilir insan demektir. Güvence verdikten sonra artık daha aksi ile hareket edemez.[199]
Peygamberimizin Sarığı
28. Câbir (r.a.) rivayet ediyor:
Resûlullah Mekke'nin fethi günü Mekke'ye girerken başında siyah bir sarık vardı.[200]
"Rahmetim Gazabımı Geçmiştir"
29. Ebû Hüreyre (r.a.) rivayet ediyor:
Resûlullah (s.a.v.) Allah'ın şöyle buyurduğunu bildirdi:
"Ben noksanlardan son derece münezzeh ve mukaddesim. Rahmetim gadabımı geçti. Rahmetim gadabımı geçti."[201]
Kıyamet Yakındır
30. Ebû Said el-Hudrî (r.a.) rivayet ediyor:
"Suru üfleyecek olan İsrafil (a.s.) yüzünü çevirmiş, onu ne zaman üfleyeceği emrini beklerken ben nasıl dünya nimetlerinden lezzet alabilirim?"
Sahabîler, "Ey Allah'ın Resulü, bize ne yapmamızı emredersiniz?" diye sordular.
Resûlullah (s.a.v.)
"Hasbünallahi ve ni'mel vekîl (Allah bize yeter, O ne güzel vekildir)" deyiniz buyurdu.[202]
İzah
Tirmizî'de, "Tevekkelnâ alellah (Allah'a tevekkül ettik)" deyiniz ilâvesi vardır.
Allah Kur'ân'da kuvvetle kıyametin geleceğini haber verir. Bu âyetlerden birisi şu mealdedir:
"Kıyamet günü mutlaka gelecektir; onda hiçbir şüphe yoktur. Lâkin insanların çoğu inanmaz."[203]
Kıyametin kopacağı kesin olmakla birlikte, vaktini Allah'tan başka hiç kimse bilemez.
"Kıyametin vaktine dâir bilgi Allah karındadır"[204] gibi âyetlerle bu gerçek ifâde edilmiştir.
Kıyametin vakti bilinmemekle beraber, kıyametin kopması çok yakındır.
"Kıyamet yaklaştıkça yaklaştı."[205] ve
"Onlar onu uzak görüyorlar, Biz ise yakın görüyoruz"[206] gibi âyetler de bu gerçeği ikaz eder.
İşte Peygamberimiz de yukarıdaki hadislerinde kıyametin çok yakın olduğunu, bu işle vazifeli meleğin her an onu üflemek için emir beklediğini nazara verir ve "Böyle iken ben nasıl dünya nimetlerinden istifade edebilirim?" buyurarak mü'minler "kıyametin uzak olduğu gibi bir düşünceye karşı ikaz edilmektedir. 35 numaralı hadise ve İzahına da bakınız.[207]
[197] Mu'cemü'l-Evsat, 5:138, (4264.) İmam Taberâni, Mu’cemu’s-Sağir Tercüme ve Şerhi, (İsmail Mutlu), Mutlu Yayınları: 1/86.
[198] Nisa: 4/93.
[199] İmam Taberâni, Mu’cemu’s-Sağir Tercüme ve Şerhi, (İsmail Mutlu), Mutlu Yayınları: 1/86-87.
[200] Tirmizî, Libas: 11. İmam Taberâni, Mu’cemu’s-Sağir Tercüme ve Şerhi, (İsmail Mutlu), Mutlu Yayınları: 1/87.
[201] İmam Taberâni, Mu’cemu’s-Sağir Tercüme ve Şerhi, (İsmail Mutlu), Mutlu Yayınları: 1/87.
[202] Tirmizî, Kıyamet: 9. İmam Taberâni, Mu’cemu’s-Sağir Tercüme ve Şerhi, (İsmail Mutlu), Mutlu Yayınları: 1/88.
[203] Mü'min: 40/59.
[204] Lokman: 31/34.
[205] Necm: 53/57.
[206] Meâric: 70/6-7.
[207] İmam Taberâni, Mu’cemu’s-Sağir Tercüme ve Şerhi, (İsmail Mutlu), Mutlu Yayınları: 1/88-89.