- Kılınan Namazı Cemaatle İade Etmek

Adsense kodları


Kılınan Namazı Cemaatle İade Etmek

Smf Seo Versiyon , -- Seo entegre sistem.

Array
ezelinur
Fri 29 January 2010, 06:47 pm GMT +0200

Bir kişi öğle, akşam veya yatsı namazını tek başına, ya da cema­atle kılar, sonra da kılmış olduğu farzın aynısını kılmakta olan bir ce­maate rastlarsa, bu namazını o cemaatle birlikte edâ edebilir mi? Mez-heblerin buna ilişkin detaylı görüşleri aşağıya alınmıştır.

Şafiiler dediler ki: Birinci namaz cemaatle de kılınmış olsa, mün­feriden de kılınmış olsa, vakit içindeyken namazın yeniden kılınması (ia­desi) mutlak olarak sünnettir. Yalnız bunun için gerekli bazı şartlar var­dır. Şöyle ki:

1. İade edilirken cemaatle kılınmalıdır.

2. Farz namazı iade etmeye niyet etmelidir.

3. İkinci namaz, en azından bir rek’ati bile olsa, vakit içinde kılın­malıdır. Kuvvetli olan görüş budur.

4. İmam bu namazı, iade edilmesinin caiz veya mendub olduğunu benimseyenlerle birlikte kılmalıdır.

5. Birincisi, farz veya cemaatle kılınması sünnet olan nafile bir namaz olmalıdır.

6. Bu iade bir defa için olmalıdır. Kuvvetli olan görüş budur.

7. Bu namaz, cenaze namazından başka bir namaz olmalıdır.

8. İkinci namaz, kazadan müstağni kalmasa bile sahîh olmalıdır.

9. İade eden kişi, safa girmesi mümkün olduğu halde, iftitah tek­birini saf dışında durarak tek başına almamalıdır. Tek başına aldığı tak­dirde iadesi sahîh olmaz. İftitah tekbirini aldıktan sonra cemaatten ayrılırsa iadesi sahîh olur.

10. Muktedir olan kişi, iade edilen namazı ayakta kılmalıdır.

11. İade eden kişi cemaatle yükümlü olmalıdır.

12. Çıplak kişi, namazı ancak karanlıkta iade edebilir.

Bu şartlardan biri gerçekleşmediği takdirde iade sahîh olmaz.

Hanbeliler dediler ki: Farzı cemaatle veya tek başına kılmış olan kişinin, mescidde iken cemaatle kılınması hâlinde, aynı namazı iade etme­si sünnet olur. İade edilen vakit, namaz kılmanın yasak olduğu bir vakit olsa da olmasa da veya kıldıran imam görevli olsa da olmasa da, hüküm aynıdır. Ama kişi, (farzını kılmış olarak) mescide girer de cemaatin na­mazda olduğunu görür fakat yasak vakitte bulunulursa, iadesi haram olur. İade ederse, mescide girmekle cemaat sevabını kazanmayı kasdetse de, bu namazı sahîh olmaz. Ama yasak vakitte bulunmadan, sırf iade etmek için mescide gelmişse, iade etmesi sünnet olmaz. iâde için gelmemişse iadesi sünnet olur. Bütün bunlar, akşam namazı dışındaki namazlarla ilgilidir. Akşam namazının iade edilmesiyse mutlak surette sünnet değildir. Bir kişi namazı iade ederse, farz olan, ilk kıldığıdır. İkinci kıldığı ise nafiledir. İkinciyi kılarken ya iadeye, ya da nafileye niyet etmelidir.

Malikiler dediler ki: Tek başına veya bir çocuğa imam olarak namaz kılan kişinin, vaktin müsâid olması ve kendisinden başka en azın­dan iki kişiyle teşekkül eden bir cemaatle, önceden kıldığı namazı iade etmesi mendub olur. Kendisi dışında imamdan ayrı olarak sadece bir kişi varsa, imam da görevli değilse, iade etmesi sahîh olmaz. Akşam namazı iade edilmez. Vitir kılındıktan sonra yatsı namazı iade edilmez. Cemaat sevabını kazanmak için olsa bile bunları iade etmek haramdır. Mekke ve Medine mescidleriyle Mescid-i Aksâ’da münferiden kılınan namazları, bu mescidler dışında cemaatle birlikte iade etmek de mendub değildir. Ama bu mescidlerdeki cemaatle iade etmek mendubtur.

Namazını tek başına kılan kişi, cemaat sevabını kazanmak maksa­dıyla, ancak imama tâbi olarak iade edebilir. İmam olarak iade etmesi sahîh olmaz. İade eden kişi, farza niyet ederek iki namazdan birini kabul buyurması için, işi Allah’a havale eder. îâde ederken nafileye niyet eder. Sonra da ilk kıldığı namazın batıl olduğu anlaşılırsa, iade ettiği namaz, aslî namaz olarak yeterli olmaz. Namazını cemaatle kılan kişinin, ikinci kez aynı namazı cemaatle kılması mekruhtur. Ancak ilk kıldığı namazda dâhil olduğu cemaat, anılan üç mescidin dışında olur da, sonra bu mescidlerden birine girerse münferid olarak değil de cemaatle birlikte yeniden kılabilir.

Hanefiler dediler ki: Bir kişinin, namazını tek başına kıldıktan sonra, aynı namazı cemaatle yeniden kılması caiz olur. İade olarak kıldı­ğı namaz, nafile yerine geçer. Tabiî imam nafile değil de farz kılarsa, onunla birlikte yeniden kılmak câiz olur. Zîra farz kılanın ardında nafile­yi kılmak mekruh değildir. Mekruh olan, cemaatin üç kişiden fazla olma­sı hâlinde nafile kılanın ardında farz namazı kılmaktır. Farz namazı ce­maatle kılan kimseler, ikinci kez aynı namazı cemaatle kılarlarsa ve ce­maatteki şahısların sayısı da üçten fazlaysa mekruh olur. Üç kişiden az olurlar da ezan okumaksızın iade ederlerse mekruh olmaz. Ezan okuyup da iade ederlerse mutlak surette mekruh olur. İkinci olarak kılınan nama­zın nafile olduğu bilinince, mekruh vakitlerde, nafile namaz kılmanın hük­müne tâbi olur. Ki buna göre ikindi namazını iade etmek caiz olmaz. Çünkü ikindiden sonra nafile kılmak yasaktır.

Münferid olarak namaza başlayan kişinin namazı edâ ise; kaza, adak veya nafile de değilse, kılmakta olduğu namazın cemaatle kılındığını gö­rürse; kendisi henüz secdeye varmamışsa, cemaat sevabına kavuşmak için durup tek selâm vermesi ve namazını kesmesi müstehab olur.

Kişinin kılmış olduğu namaz, bir vacibi terk etmesi ve benzeri bir nok­sanlıktan ötürü iade etmesi meselesine gelince; bu, kaza namazlarının kı­lınması bahsinde ele alınacaktır.[74]