sümeyra
Tue 17 January 2012, 01:52 pm GMT +0200
Kerametin Sübutu
«Velilerin kerameti, haktır.»
Velîlsr; Allah'dan en çok korkan, O'nun emirlerini yapıp, nehiylerinden kaçan mü'minlerdir.
Keramet; tabiat kanunlarının işlemesinin, muayyen bir an ve mekânda kesilmesi ile hasıl olan fevkalâde haldir.
Bir insanda meydana gelen fevkalâde haller, onun velî oiduğunu göstermez. Deccal, harikuladeliklerin en göz alıcılarını gösterecektir. Fakat o, en büyük kâfirdir. Bir insan vasıtasıyla meydana gelen fevkalâde haller, ne kadar acaîp olursa olsun, o insanın akidesi islâm akîdi değilse, amelleri Allah'ın emirlerine uygun değilse, Allah'ın yasaklarından kaçınmıyorsa; o harikulade hal, istidractır. Asırlardan beri müfsitlerin, zavallıları kandırmak için icra ettikleri, sanat neticesi meydana gelen fevkalâdeliktir. .İnançları, düşünüşü ve hareketi îslâmî olmayan adamdan ne kadar harika doğarsa doğsun; bunu yapan fasıktır, zındıktır. Böyle mel'unların harikuladeliklerine bakıp onlara tâbi olanlar da, bu küfrün yol göstericilerine tâbi olan sapıklardır.
Müslümanların ekserisi ve shl-i sünnet âlimlerinin çoğunluğu, evliyanın kerametinin vukuunu ve caiz olduğunu kabul etmişlerdir. Ancak sapık Mutezile Mezhebi'nin ileri gelenlerinden çoğu üs, ehl-i sünnet'ten Ebu îshak, kerameti kabul etmemişlerdir.
Bunlar, velîde hasıl placak kerametin, nebinin mucizesine benzeyeceği mülâhazası ile, mucizeyle kerametin birbirinden ayırt edilemiyeceği vehminde bulunmuşlardır.
Halbuki, nebinin mucizesinde, «nebîlik dâvası» vardır. Velînin kerametinde ise, nebîlik iddiası yoktur ve olamaz da. Zira, bir velî, kerameti ile nebîlik iddiasında bulunurra, o kimse keramete lâyık değildir. Hatta bu iddian sebebiyle kâfir olur. Keramet ile mucize aracında buna benzer, daha birçok farklar vardır. Bunlardan ileride bahsedilecektir.
Kerametin sübutunu gösteren deliller şunlardır:
1. Kur'an, 3. Sahabe sözleri,
2. Sünnet, 4. Akıl.[229]
«Velilerin kerameti, haktır.»
Velîlsr; Allah'dan en çok korkan, O'nun emirlerini yapıp, nehiylerinden kaçan mü'minlerdir.
Keramet; tabiat kanunlarının işlemesinin, muayyen bir an ve mekânda kesilmesi ile hasıl olan fevkalâde haldir.
Bir insanda meydana gelen fevkalâde haller, onun velî oiduğunu göstermez. Deccal, harikuladeliklerin en göz alıcılarını gösterecektir. Fakat o, en büyük kâfirdir. Bir insan vasıtasıyla meydana gelen fevkalâde haller, ne kadar acaîp olursa olsun, o insanın akidesi islâm akîdi değilse, amelleri Allah'ın emirlerine uygun değilse, Allah'ın yasaklarından kaçınmıyorsa; o harikulade hal, istidractır. Asırlardan beri müfsitlerin, zavallıları kandırmak için icra ettikleri, sanat neticesi meydana gelen fevkalâdeliktir. .İnançları, düşünüşü ve hareketi îslâmî olmayan adamdan ne kadar harika doğarsa doğsun; bunu yapan fasıktır, zındıktır. Böyle mel'unların harikuladeliklerine bakıp onlara tâbi olanlar da, bu küfrün yol göstericilerine tâbi olan sapıklardır.
Müslümanların ekserisi ve shl-i sünnet âlimlerinin çoğunluğu, evliyanın kerametinin vukuunu ve caiz olduğunu kabul etmişlerdir. Ancak sapık Mutezile Mezhebi'nin ileri gelenlerinden çoğu üs, ehl-i sünnet'ten Ebu îshak, kerameti kabul etmemişlerdir.
Bunlar, velîde hasıl placak kerametin, nebinin mucizesine benzeyeceği mülâhazası ile, mucizeyle kerametin birbirinden ayırt edilemiyeceği vehminde bulunmuşlardır.
Halbuki, nebinin mucizesinde, «nebîlik dâvası» vardır. Velînin kerametinde ise, nebîlik iddiası yoktur ve olamaz da. Zira, bir velî, kerameti ile nebîlik iddiasında bulunurra, o kimse keramete lâyık değildir. Hatta bu iddian sebebiyle kâfir olur. Keramet ile mucize aracında buna benzer, daha birçok farklar vardır. Bunlardan ileride bahsedilecektir.
Kerametin sübutunu gösteren deliller şunlardır:
1. Kur'an, 3. Sahabe sözleri,
2. Sünnet, 4. Akıl.[229]