reyyan
Thu 28 July 2011, 05:29 am GMT +0200
Kelimelerin Sakladığı Haller
Eylül 2009 129.SAYI
Sabahattin AYDIN kaleme aldı, SUNUŞ bölümünde yayınlandı.
Farkındasınızdır, bazı kelimeler var ki ne zaman radyo ya da televizyon açsak çok geçmeden mutlaka duyarız onları. Her gün bir şekilde, bir yerde mutlaka karşımıza çıkarlar, kendilerini unutturmazlar. Haber bültenlerinde, eğitim kültür programlarında, dizilerde, her yerde. Barış, huzur, kriz ya da bunalım, demokrasi, birlik ve beraberlik bu kelimelere küçük bir örnek.
Yine farkındasınızdır, bir kelimenin çok tekrar edilmesi, o konuya dair bir soruna işaret eder aynı zamanda. Sürekli dürüstlükten dem vuran birinin büyük ihtimalle ciddi bir ahlakî sorunu olduğu, ikide bir ne cesur adam olduğunu anlatan birinin korkuyla başının dertte olduğu gibi... Muhatabınızın konuşmalarını dikkatli izlerseniz karakteri hakkında enikonu bilgi sahibi olursunuz.
Tıpkı bunun gibi, her taşın altından çıkan kelimelere bakarak yaşadığımız zamanın karakterini ve hatta ruhunu anlamak mümkün. Siyasi ortamdan ekonomiye, sosyal meselelerden toplum psikolojisine hemen her alanda pek çok sorun kelime vurgularının altında saklanır. Şöyle düşünün; ülkelerin, toplumların birbiriyle canciğer olduğu yerde durduk yere ikide bir barış denilir, birlik beraberlik mesajları verilir mi?
Biz bu ay biz de böyle çok kullanılan bir kelimenin ardına düştük. Şu bir türlü bulamadığımız, bulsak da kana kana yaşayamadığımız huzuru ele aldık. “Bunalımdan Huzura” başlığı altında modern zamanların yitiği olmuş huzurun nereye kaybolduğuna, nerede aranması gerektiğine değindik. Sanıyorum yazıyı okuyunca siz de mevzuya dair kanaatimizi paylaşacaksınız: “Huzurda olmadan huzur bulunmaz.”
Mübarek rahmet ayının içindeyiz. Yazıları belli bir konuya yoğunlaştırmayı yanlış gören yazı işleri politikamıza rağmen bir sürü ramazan yazımız oldu bu ay. Fakat peşinen söyleyelim, televizyonlardaki yavan iftar şovlarının, sası sahur programlarının, ramazana özel pek çok kitabın, gazete eklerinin düştüğü tuzağa düşmediğimizi biliyoruz. Semerkand ruhsuz ve samimiyetsiz yazıyı yayınlamaz.
Önümüzde bayram var. Dua ve temenni edelim ki, gerçekten bayram yapmayı hak ederek çıkmışızdır bu rahmet ırmağından. Maddi manevi kirlerden arınmışızdır, içimiz dışımız pir ü pak olmuştur. Biz ramazan bayramınızı şimdiden kutlayalım, cümle hayırlara, gönül hoşluğuna vesile olmasını niyaz edelim.
Ekim sayımızda buluşmak üzere inşallah.