sumeyye
Tue 4 September 2012, 03:05 pm GMT +0200
Kefen Masrafları: [464]
Malı Bulunanlar:
Malı Bulunanlar:
Ölünün kefen masrafı, öncelikle -varsa- kendi malından karşılanır; borç, vasiyet ve miras bundan sonragelir,ancak rehin bırakılan mal geri alınmaz.
Malı Bulunmayanlar:
Malı bulunmayan ölünün kefen masrafları, hayattayken nafakasını karşılamakla mükellef olana aittir. Malı ve nafakasını karşılayacak biri bulunmayan ölünün kefen masrafları devletçe karşılanır.
Kadının Kefen Masrafları:
(a) eş-Şeybanî, Malikî ve Hanbelî Mezheplerine göre, kocanın, karısının kefen masraflarını karşılaması gerekmez.
(b) Ebu Yusuf’a göre, koca, karısının kefen masraflarını karşılamak zorundadır. Fetva verilen görüş de budur.
(c) eş-Şeybanî’den malı bulunmayan kadınların teçhiz ve tekfinlerinin, nafakalarını vermekle mükellef olanlara ait olduğu görüşü de nakledilir.
(d) Caferi Mezhebine göre; zengin de olsa karının kefen ve teçhiz masrafları kocasına aittir. Biri bağışlarsa, kefen borcu kocadan düşer. Koca zengin değilse, karının kefeni, terikesinden ödenir.
Ölünün teçhiz ve tekfin masraflarını mirasçılardan biri karşılarsa, bunu mirastan alabilirken, mirasçı olmayanlar alamaz. Kabri açılan ölünün kefeni çalınırsa ve ceset daha henüz tazeyse ve dağılmamışsa yeniden kefenlenir, masraf ölünün malından, ama mirasçılar arasında bölündüyse mirasçılar veya vasiyet edilenler tarafından karşılanır; ceset dağılmışsa bir tek elbiseyle kefenlenir.
Kefen masrafları devletçe karşılanmayınca, müslümanlar bunu karşılamakla mükelleftir. Teçhiz, kabre nakil vb. masraflar kefen gibi kabul edilir ve onun hükümlerine göre hareket edilir.
Kefeni önceden hazırlamak caizdir. Rasulullah’ın hayatında bunu yapanlar olmuş ve tasvib edilmişlerdir.
[464] Kâsânî, BS, c. I, s. 308-309; Cezîrî, Fame, c. I, s. 513; Humeynî, age, s. 30 (3).