sumeyye
Fri 25 March 2011, 02:31 pm GMT +0200
Karısı Olanın; Karım Yok Vb. Demesi:
Bir adama; 'karın var mı? diye sorulur da, o; 'hayır' der ve bu cevabıyla talâka niyyet ederse; talâk vâki olur. Bu hükütn El- Muhît adlı eserde yer almış olup, müellif; 'sahih olan da budur' demiştir. Aynı şekilde bir kadın kocasına; 'sen benim kocam değilsin' der, kocası da boşamaya niyyet ederek ona; 'doğru söyledin' derse; keza aynı niyyetle karışma; 'sen benim karım değilsin' veya; 'sen benim karım olmadın' yahut; 'ben senin kocan değilim' veyahut; 'ben sana koca olmadım' derse; talâk vâki olur.
İmameyn dediler ki; 'bu durumda talâk vâki olmaz. Çünkü onun bu sözü yalan haber vermektir. Talâka niyyet etse bile talâk vâki olmaz.[29]
Ebû Hanîfe'ye göre ise; bu sözlerde gizli olan mukadder bir cümle bulunduğundan dolayı talâk vâki olur. Bu mukadder cümle şöyledir: 'Sen benim karım değilsin, çünkü ben seni boşadım.' Böyle bir gizli cümlenin bulunması muhtemel olduğundan dolayı, koca talâka niyyet etmişse; niyyeti sahih olur ve talâk vâki olur.
Yabancı biri bir erkeğe; 'karın boşanmamış mı?' diye sorar da erkek; 'hayır' cevabı verirse; karısı boş olur. 'Evet' cevabı verirse, karısı boş olmaz. Bir erkek karışma; 'ben boşum de!' derse; karısı bunu söylemedikçe boş olmaz. Çünkü o karısından bir hüküm inşâ etmesini emretmiştir. Koca başka bir adama; 'karıma boş olduğunu söyle' derse; o adam onun karışma bu sözü söylese de, söylemese de; karısı boş olur. Çünkü koca o adama; kendisinin karısına boşanma ihbarında bulunmasını emretmiştir. Bu da boşanmanın daha evvel vukûbulmuş olmasını gerektirir.
Bir başkası evli bir adama; 'eğer hakkımı bugün ödemezsen, karın boş olsun1 der, adam da ona cevap verme kastıyla; 'evet' derse; yemini bağlanır. Çünkü cevap, sualin iadesini gerektirir. Bu durumda koca; 'evet, hakkını ödemezsem, karım boş olsun1 demiş gibi olur.
Bir kimse karısına; 'iddet bekle, iddet bekle, iddet bekle' der ve; 'ben bununla bir talâkı kastettim1 derse; bu sözü diyâneten doğru kabul edilir ama hüküm nazarında karısı üç talâkla boşanmış olur. 'Ben bu cümlelerin ikincisiyle iddeti kastettim' derse; bu sözü hüküm makamlarınca doğru kabul edilir. 'Bu cümlelerin birincisiyle talâkı
kastettim ama ikinci ve üçüncü ile bir şeye niyyet etmedim' derse; üç talâk vâki olur. Bu son iki cümle talâk müzâkeresi halinde söylendiklerinden dolayı, mutlaka talâk mânasında kabul edilirler. [30]
[29] Buradaki tabirin anlaşılmasındaki zorluk; Arapça ile Türkçe kelime ve cümle yapılannın farklı olmasından dolayıdır. Nitekim buradaki Arapça ibareyi tam olarak tercüme mümkün olamamaktadır; tıpkı her Türkçe ibarenin Arapça'ya aynen tercüme edilememesi gibi... (Mütercim).
[30] Abdullah b. Mahmûd b. Mevdûd el- Mavsılî, El-İhtiyar Li-Ta'lîlî'l-Muhtar, Ümit Yayınları: 3/147-149.