- Kâr Ortaklığında Muhasebe

Adsense kodları


Kâr Ortaklığında Muhasebe

Smf Seo Versiyon , -- Seo entegre sistem.

Array
sidretül münteha
Thu 20 October 2011, 07:33 pm GMT +0200
14. Kâr Ortaklığında Muhasebe



15. imam Malik der ki: Bir kimse başka birine kırad olarak bir mal verse, o da çalışarak kâr etse ve sermaye sahibinin bulunma­dığı bir sırada kârdan kendi hissesini almak istese, mal sahibi ol­madıkça hiç bir şey alması caiz değildir. Taksim edilmesi esnasın­da, mal ile beraber hesaplanmayan bir şey alacak olursa, onu Öde­mek zorundadır.

Sermayedar ile çalışan ortağın, mal yanlarında olmadan he­saplaşarak birbirlerinden ayrılmaları caiz değildir. Mal sahibi önce sermayesini alır, sonra da kârı anlaşmalarına göre taksim ederler.

imam Malik der ki: Borçlu bir kimse aldığı sermaye ile bir mal satın alsa ve alacaklıları da onu arayıp sermayedarın olmadığı bir beldede elinde fazlalığı belli olan kârlı bir mal ile yakalayarak malın satılmasını ve kârdan ona düşecek hisseyi almak isteseler, bu durumda, mal sahibi gelip sermayesini aldıktan sonra kârı an­laşmalarına göre taksim edinceye kadar o kârdan hiç bir şey ala­mazlar.

imam Malik der ki: Yine bir adam, diğer birine sermaye ola­rak bir mal verir, o da ticaret yaparak, kâr elde eder. Sonra serma­yeyi ayırır, kârı da taksan ederek kendi hissesini alır ve sermaye sahibinin hissesini de sermayeye katar ve bunu şahitler huzurun­da da yaparsa, mal sahibi huzurda olmadan kârı taksim etmek caiz değildir. Mal sahibi sermayesini alıp, geri kalanı anlaşmala­rına göre taksim edinceye kadarbir şey almışsa, onu iade eder.[19]

imam Malik der ki: Bir kimse başka birine sermaye olarak bir mal verse, o da o malı çalıştırıp mal sahibine: «Kârdan senin his­sen budur. Bu kadar da kendime aldım. Sermayen de tam olarak yanımdadır.» dese, bunu hoş karşılamam. Malın tamamı hazır olur, mal sahibi kendisiyle hesap görür, sermaye meydana çıkar, o da tam olarak kendisine ulaşacağını bilir, sonra kârı aralarında taksim ederler. Bundan sonra da, malı ona ister verir, ister ver­mez. Malın hazır olmasının gerekliliği, çalışanın onu eksiltmiş ol­ması ve bu yüzden de kendisinden alınmamasını ve elinde bırakıl­masını istemesi endişesinden dolayıdır.



[19] Hanefîler'e göre de, mal "sahibi sermayesini almadan Önce kârın taksim edilmesi doğru olmaz. Eğer taksim edilirse durdurulur. Yani mal sahibi, sermayesini alırsa, sahih olur. Aksi takdirde, taksim işlemi batıl olur, Şa­fii'lere göre ise, sermayenin tesliminden Önce de kâr taksim edilebilir. An­cak ticaret eşyalarının tamamen satılıp sermayenin nakde dönüşmesin­den önce taksim edilemez. (Cezîrî, el-Fıkh ale'l- el-Mezahibu'I-Erbea, c.3,