ezelinur
Fri 30 July 2010, 08:01 pm GMT +0200
KALPTEKİ HASTALIK
"Abdülfettâh-ı Akrî" büyük evliyâ idi
Sözleri hasta olan rûhlara devâ idi
O bir gün buyurdu ki: (Kalp Allah'a mahsustur
Onun muhabbetiyle bulur râhat ve huzûr
Eğer ki meylederse Allah'tan gayrisine
O kalp Hasta demektir bakmalı çâresine
Meselâ "Hubbu dünyâ" bir kalbe girse eğer
Hastalığı kapmıştır tedâvî îcâb eder
Kalbinden bu sevgiyi kim etmişse tam ihrâç
O zâtın sohbetidir bu derde asıl ilâç
"Allah adamları"nın sözü ve nasîhati
Söküp atar gönülden dünyâya muhabbeti
Hubbu dünyâ her kimin kalbinde varsa eğer
Onlardan uzak durup görmemek îcâb eder
Zîrâ bu kişilerle berâberlik ve ülfet
İnsanı bu belâya sürükler en nihâyet
Zîrâ bir kap üzümden Çürük olsa bir teki
Diğer sağlamları da çürütür elbetteki
Çünkü çabuk yayılır her kötülük ve zulmet
Lâkin çok zor yayılır iyilik güzel haslet
Hadîste buyuruldu: (İki mü'min müslümân
Bir yerde bir araya gelirlerse bir zaman
Allah ve Peygamberden bahsetmezlerse eğer
Hak teâlâ onlara elbette lânet eder)
Hâlbuki büyüklerden bahsedilen bir yere
İner mutlak sûrette rahmet-i ilâhiyye
"Kitâb"ı okunursa onların yine şâyet
Yağar yine oraya bir bereket ve rahmet
Zîrâ o büyüklerin bir sözü bir nazarı
Söküp atar kalplerden karartı ve pasları
Hakkı bâtıl olandan ayırmak tefrîk etmek
Herkesin yapacağı kolay iş değildir pek
Dünyâda en müşkil iş "Hak" nedir "Bâtıl" nedir?
Bunu doğru olarak ayırt edebilmektir
Tasavvufta yükselmiş çok yüksek evliyâlar
Hakkı bâtıl olandan kolayca ayırırlar
Böyle bir evliyâya kavuşursa bir kişi
Dünyâ ve âhirette kolay olur her işi
Kitaplarını dahî seve seve okuyan
Ayırır bu sâyede o da hakkı bâtıl'dan
Rastgele bir kitâbı okursa birisi de
Şeytânın maskarası olur netîcesinde
Vaktiyle bir müslümân Kâbe'ye gidecekmiş
Rastgele birisine gidip yol suâl etmiş
Onun târif ettiği bir yola girmiş ama
Nice sonra Kâbeyi sormuş başka adama
O demiş: (Ne Kâbesi burası Horasan'dır
Aksi istikâmette gelmişsin ne zamandır)
Hâlbuki bu arada geçmiş "Hac mevsimi" de
Yanlış yere sormanın zararı budur işte
"Abdülfettâh-ı Akrî" büyük evliyâ idi
Sözleri hasta olan rûhlara devâ idi
O bir gün buyurdu ki: (Kalp Allah'a mahsustur
Onun muhabbetiyle bulur râhat ve huzûr
Eğer ki meylederse Allah'tan gayrisine
O kalp Hasta demektir bakmalı çâresine
Meselâ "Hubbu dünyâ" bir kalbe girse eğer
Hastalığı kapmıştır tedâvî îcâb eder
Kalbinden bu sevgiyi kim etmişse tam ihrâç
O zâtın sohbetidir bu derde asıl ilâç
"Allah adamları"nın sözü ve nasîhati
Söküp atar gönülden dünyâya muhabbeti
Hubbu dünyâ her kimin kalbinde varsa eğer
Onlardan uzak durup görmemek îcâb eder
Zîrâ bu kişilerle berâberlik ve ülfet
İnsanı bu belâya sürükler en nihâyet
Zîrâ bir kap üzümden Çürük olsa bir teki
Diğer sağlamları da çürütür elbetteki
Çünkü çabuk yayılır her kötülük ve zulmet
Lâkin çok zor yayılır iyilik güzel haslet
Hadîste buyuruldu: (İki mü'min müslümân
Bir yerde bir araya gelirlerse bir zaman
Allah ve Peygamberden bahsetmezlerse eğer
Hak teâlâ onlara elbette lânet eder)
Hâlbuki büyüklerden bahsedilen bir yere
İner mutlak sûrette rahmet-i ilâhiyye
"Kitâb"ı okunursa onların yine şâyet
Yağar yine oraya bir bereket ve rahmet
Zîrâ o büyüklerin bir sözü bir nazarı
Söküp atar kalplerden karartı ve pasları
Hakkı bâtıl olandan ayırmak tefrîk etmek
Herkesin yapacağı kolay iş değildir pek
Dünyâda en müşkil iş "Hak" nedir "Bâtıl" nedir?
Bunu doğru olarak ayırt edebilmektir
Tasavvufta yükselmiş çok yüksek evliyâlar
Hakkı bâtıl olandan kolayca ayırırlar
Böyle bir evliyâya kavuşursa bir kişi
Dünyâ ve âhirette kolay olur her işi
Kitaplarını dahî seve seve okuyan
Ayırır bu sâyede o da hakkı bâtıl'dan
Rastgele bir kitâbı okursa birisi de
Şeytânın maskarası olur netîcesinde
Vaktiyle bir müslümân Kâbe'ye gidecekmiş
Rastgele birisine gidip yol suâl etmiş
Onun târif ettiği bir yola girmiş ama
Nice sonra Kâbeyi sormuş başka adama
O demiş: (Ne Kâbesi burası Horasan'dır
Aksi istikâmette gelmişsin ne zamandır)
Hâlbuki bu arada geçmiş "Hac mevsimi" de
Yanlış yere sormanın zararı budur işte