- kalbi tebesir

Adsense kodları


kalbi tebesir

Smf Seo Versiyon , -- Seo entegre sistem.

Array
sumeyye
Thu 27 May 2010, 10:34 am GMT +0200
KALBİ TEBEŞİR

Kalbi tebeşir, yazıyor duvarlara beyaz beyaz; “tükeniyorum…” Taş sektiriyor kimsenin bilmediği sokak aralarında, yakan top oynuyor girip de çıkamadığı yollarda Masal dinliyor gaz lambasının kör aydınlığında Şarkılar, türküler söylüyor bin yıllık kandillerin altında Ve dua ediyor sabah ezanlarında… Kalbi tebeşir, yazıyor her yere beyaz ve her gün biraz daha tükeniyor… İp atlıyor ebem kuşağının altında Kuzu otlatıyor uçsuz bucaksız meralarda Kaval çalıyor yanık yanık hiç görmediğiniz dağların arkasında Koşuyor sonra alabildiğine hırçın ve uçuyor bir uçurtmanın kuyruğunda Gözleri dolu dolu bakıyor, dokunsan yer yarılır, gök çatlar… Hüzün dolu yıllarını bir bardak sütün içine hapsetmiş bakıyor öyleceÇocuk bu, hala dünkü çocuk “Bir gazoz param olsa…” diye mırıldanıyor; “Bir gazoz param olsa…” Birden, karbonat, limon tuzu karışımından yaptığı gazoz geliyor aklına ve burnunun ucunda o deli çıtır çıtır koku… Yutkunuyor, gözleri dolu dolu… Şengül geliyor aklına ve Özcan sakızı… Sonra Nihal ve Burhan bir Pinokyo bisikletin akort tellerinde başını döndürüyor Susuyor, gözleri konuşuyor tıpır tıpır… Derken Deniz’e verdiği ilk mektup ve o ilk hayal kırıklığı geliyor aklına, gülümsüyor… “Yıllar…” diyor içinden, “Yıllar ne çabuk geçti…” “Daha dün çocuk değil miydim? Daha dün bütün bunları ben yaşamıyor muydum? Ya da affedersiniz siz yaşamamış mıydınız? Hıımm…” Kan uykuları, kan törenleri var bu dağlarda artık ve bu sokaklarda ağlayan milyonlarca çocuk Ebem kuşaklarının altında çığlık atan, çıldıran, saçını başını yolan analar, kadınlar, kalın bir seste, manidar bir bakışta, duvarları yıkan, dağılan, asil babalar var… Kavallar yine var ama çok yanık, çok içli… İp atlayan çocukların yerini “sus” almış, acıya sus… Pinokyo bisiklet diye bir şey yok artık varsa da bundan böyle olmayacak, olmayacak gazoz parasının özlemi ve o çıtır çıtır sesi, kokusu… Uçsuz bucaksız ovalarımızda, dağlarımızda kan türküleri var, kan uykularda ölüm var… Dahası ŞEHİTLERİMİZ var…ŞEHİTLERİMİZ… Kalbi tebeşir, yazıyor duvarlara beyaz beyaz; “tükeniyorum… Kalbi tebeşir kan içinde, kanı içinde susuyor dağların gerisinde…

(Murat İnce)