Eslemnur
Thu 10 March 2011, 02:32 am GMT +0200
Kadının İddetî Ve İddet Esnasında ' Süknâhakkı
Bakara sûresinde Yüce Allah şöyle buyurmaktadır:
Boşanan kadınlar kendi kendilerini üç kur' (yani, üç ay hâli} gözetlerler. (Bakara/228)
Boşanan kadınların iddeti bu şekilde idi. Ancak Yüce Aİİah, kocasının kendisi ile gerdeğe girmeden boşadığı kadını bundan i: tisnâ ederek Ahzâb sûresinde şöyle buyurmaktadır:
Ey îmân edenler! Mümin kadınları nikahlayıp sonra kendilerine dokunmadan (yani, onlarla cima etmeden} onları boşarsanız, sizin için onlar aleyhine sayacağınız bir iddet yoktur. (Ahzâb/49) Bu durumdaki bir kadının iddet bekleme yükümlülüğü yoktur. Arzu ettiği takdirde boşandığı gün evlenebilir. Hayız görmeyen ve kocasının kendisiyle gerdeğe girdikten sonra boşadığı kadın da üç kur' [üç ay hâli] beklemeden istisna edilmiştir.
Talâk sûresinde Yüce Allah şöyle buyurmaktadır:
Hayızdan kesilmiş (yani, yaşlı olduklarından dolayi artık hayız görmeyen) ve (yaşlarının küçüklüğü sebebiyle henüz} hayız görmeyen kadınlarınıza gelinçe, -şüphelendinizse- onların iddeti üç aydır. (Talâk/4)
Görüldüğü gibi, hayız görme yaşma gelmemiş ve kendisi ile gerdeğe girildikten sonra kocası tarafından boşanmış kadının durumu da aynı şekildedir: onun da iddeti üç aydır. Şayet üç ay geçmeden önce hayız görmeye başlarsa, hayızı esas alarak iddet bekler ve ay hesa -1 ile iddet beklemeyi terke der.
Yüce Allah, hamile kadının iddetini de, üç ay hâli beklemekten istisna etmektedir:
Hamile olanların iddetleri ise yüklerini bırakmalarıdır {yani, hamile kadının iddet süresi, doğurmasiyi a sona erer. Doğum yapar yapmaz evlenmesi helâl olur}. (Talâk/4)
Dedi: Üç kur5 [ay hâli] beklemek, kocasının kendisi ile gerdeğe girip boşadığı hamile olmayan ve hayız gören kadin için söz konusudur. Hür-Yahudi ve Hristiyan kadın ile Müslüman erkeğin evlenmiş olması halinde de durum böyledir. Müslüman cariyenin iddeti, şayet hür ya da kölenin nikâhı altında ise iki hayızdır. Şayet hayız görmeyecek yaşta ise, bir ay iddet bekler. Câriye olarak satın alınması halinde de durum böyledir. [221]
[221] Mukatil B. Süleyman, Ahkam Ayetleri Tefsiri, İşaret yayınları: 217-219.