sumeyye
Tue 1 June 2010, 09:27 am GMT +0200
İstikbaliniz Kıble Olsun!
“UNUTMAYIN Kİ ÇOCUĞUNUZ SİZİN AYNANIZDIR”
Sevgili kardeşlerim! Allah’la aranızdaki bağı öğrenmek istiyorsanız, çocuğunuza bir bakın! Onda kendi “KİMLİĞİNİZİ ve ALLAH’LA OLAN BAĞINIZI” göreceksiniz Evet, aynen öyle Şaşırsanız da, kabul etmeseniz de aslında o sizin aynanızdır
Çocuğunuzun ne âlemde olduğuna bir bakın!
Kimleri seviyor?
Kimlerden nefret ediyor?
Zamanını ne ile geçiriyor?
Veya ne ile geçirmekten hoşlanıyor?
Zihni kimin fikirleri ile meşgul?
Kimleri taklit ediyor?
Çocuğunuz zorla mı namaz kılıyor?
Yoksa severek, istekle mi kılıyor?
Bu soruları cevapladığınız zaman “KİMLİĞİNİZ ve ALLAH’LA OLAN BAĞINIZ” ortaya çıkacaktır Yani Allah’a ve dinine samimi olup olmayışınız ortaya çıkacaktır Belki bu yazdıklarım birçok okuyucuya ağır gelebilir Hatta itiraz seslerini duyar gibiyim Ama ben diyorum ki: İstikbaliniz KIBLE olsun hayatınızdaki her alanda! Bakın çocuğunuzunki de aynı olacaktır
Diyeceksiniz ki; biz eğitiyoruz; fakat çevre çok bozuk Etrafımız virüslerle çevrilmiş Her tarafımızı kuşatmış bu virüsler Vücudumuza egemen olmaya çalışıyorlar Her yer günah bataklığına dönmüş Bu kadar çok ve çeşitli virüslerden evlatlarımızı nasıl koruyacağız? Her zaman yanlarında nöbet bekleyemeyiz ki!
Evet, doğru söylüyorsunuz Çevre çok bozuk ve her zaman yanlarında olamazsınız Ama unutmayın ki, eğer sizin istikbaliniz KIBLE olursa çocuklarınızın da öyle olacaktır Siz yanlarında yokken bile davranışlarınız konuşacaktır, sizin olmadığınız ortamlara sizin davranışlarınız hâkim olacaktır Ahlakınız, siz yokken çocuklarınıza nasihat edecektir Sabrınız, onları frenleyecek Tevazunuz onlara kazandıracak Kanaatiniz onları zenginleştirecek Takvanız onları koruyup yol gösterecektir Yani istikbaliniz kıble olsun ki evlatlarınızın ki de aynı olsun kardeşlerim!
Evet kardeşlerim! Zaten etrafımızın virüslerle çevrili olduğunu gördüğümüz için, gazetemizde bunu yazmayı kendimize borç bildik Bu virüsleri yok etmek için tek çaremiz, onların her anında ve acilen anti-virüs programı yerleştirmektir evladımıza Hatta daha onlar anne karnında iken başlamalıyız ki çocuğumuz daha küçük yaşlarda iken virüsleri tespit etme ve onları etkisiz hale getirme yeteneğine sahip olsun
Çocuklarımız küvezde büyütemeyiz kardeşlerim! Onları eve kapatıp arkadaş ortamından da uzaklaştıramayız Bir gün elbette virüsler, dört bir yandan sinmeye çalışacak evlatlarımıza sevgili kardeşlerim! O halde virüsler sinmeden daha önce çocuğumuz tanıyor olmalı ki anında müdahale edebilsinler
Çocuk, bir arkadaşı tarafından kötü bir hareket yapmaya teşvik edildiğinde, yerleştirdiğimiz anti-virüs programıyla hemen karşı çıkacaktır Moda takıntısı, İslami terbiyeden ve ahlaktan yoksun bir arkadaşı olduğunda, özenmek yerine hemen “Kime benzerseniz, ondansınız” hadisi gelecektir aklına Teşhir edici kıyafetlere teşvik edildiğinde “Hayâ imandandır” hadisi ile o virüsü etkisiz hale getirecektir Kendini dünyalık zevk ve eğlencelere kaptıran bir arkadaşı olduğunda “Dünya kâfirlerin, ahiret ise müminlerindir” hadisi gelip frenleyecektir kendisini Böylece önceden ailesinin tanıttığı virüsleri etkisiz hale getirecektir İnşallah!
Diyeceksiniz ki Firavunlar evlatlarımızın zehirleyip, toplumu en temelden bozmak için yeni yeni virüsler üretiyor, Elimizden ne gelir ki? Çağımızın Firavunlarının zulmü, evlatlarımıza her yönden gelmekte; onların eğitimlerine, oyunlarına hatta evdeki yaşantılarına kadar uzanmış Çocuklarımızı evlerinde bile manevi yönden zehirlemeye çalışıyorlar Buna ne diyeceksiniz?
Ümitsiz olmayalım kardeşlerim! Bizler sorumluluğunu bilen Müslümanlar olarak gözümüzü açmalıyız ve birbirimizle uğraşacağımıza kendimizi, evladımızı kurtarmaya çalışmalıyız Yeni virüsler için bizler de yeni anti-virüsler üretmeli ve çocuğumuzu o yönde eğitmeliyiz Rabbimiz her şeye şahit ve O’nun takdiri olmadan şu kâinatta hiçbir şey gerçekleşmez Unutmayalım ki Musa, Firavun’un sarayında yetişti Siz zamanın Musalarını orada arayın Firavun’un zulmünü onlar devirecek İnşallah!
O halde bize düşenleri bir gözden geçirelim kardeşlerim:
* Bizler gerçekten samimi Müslümanlar mıyız? Allah’a karşı esas duruşumuzu belirleyip yeterince O’nun yolunda başımızı koymuş muyuz?
* Evlerimizi şöyle bir gözden geçirelim Acaba çocuklarımıza istikamet (yön) veriyor mu? İman karargâhı haline gelmiş mi evlerimiz? Onların istikameti için her türlü kararın alındığı bir mekân olma özelliğini taşıyor mu evlerimiz?
* Çocuklarımızın Lafonten Masalları ve Kırmızı Başlıklı Kız masallarıyla büyümelerine izin veriyor muyuz? Onları televizyonla mı ıslah etmeye çalışıyoruz?
Sorunun cevabı “EVET” ise; istikametimiz henüz KIBLE olmamış kardeşlerim! Unutmayalım ki çocuğumuz bizim aynamızdır Kendimizi onlarda görebiliriz Daha iyi olmamak için mazeretimiz yok sevgili kardeşlerim1
İstikbalimiz daima KIBLE olsun! Allah yar ve yardımcınız olsun!
Âmin
Firdevs Irmak