sumeyye
Thu 24 February 2011, 12:38 pm GMT +0200
İsna Aşeriye
Hz. Ali ve oğulları Hasan ile Hüseyin, daha sonra Hüseyin soyundan gelen oniki imamı tanıdıkları için “onikiciler” anlamında İsna Aşeriye diye isimlendirilen İmamiye mezhebi mensuplarıdır.
Rafızi
Genellikle Şiâ veya Şia'nın İmamiye kolu için kullanılan “terk edenler” anlamında bir terimdir. Bazan aşırı şiileri ifade etmek için de kullanılır. Hz. Hüseyin'in torunlarından Zeyd bin Ali (ö. 122/740), Kufe'lilerin biatını aldıktan sonra, 15 bin Kufe'li taraftarıyla birlikte, Emevî halifesi Hişam bin Abdil-melik'in Irak valisine isyan etmişti. Taraflar arasında savaş sürerken, Zeyd, adamlarından bazılarının Hz. Ebu Bekr ile Hz. Ömer'e sebbettiklerini işitmiş ve onları bu gibi kötü sözlerden menetmiş, onlar hakkında hayırdan başka bir şey söylenemeyeceğini ifade etmiştir. Bunun üzerine, kendisine biat etmiş olanlar Zeyd'den ayrılmışlardı. Zeyd, onlara hitaben “beni terkettiniz” demiş ve onun bu hitabından dolayı bu gruba “Rafızîler” adı verilmiştir. Zeyd küçük bir topluluk içinde kalmış ve ölünceye kadar savaşmıştır.
Şiîler, Râfıza hakkında yapılan bu yorumu kabul etmemekte ve başka bir iddia ortaya atmaktadırlar. Buna göre, gulat-ı şiadan Mugîriye kolunun kurucusu Mugire bin Saîd el-Beceli'nin (ö. 119/737) imamet konusunda ileriye sürdüğü yanlış görüşleri, Cafer Sadık (ö. 148/765) taraftarı olan şiiler kabul etmemiş, onu terketımiş, bu sebeple Mugire kendilerine Râfıza adını vermiştir. Onların bu iddialarına rağmen, Hz. Zeyd'i en kritik bir zamanda terkettikleri inkarı mümkün olmayan tarihi bir gerçektir.