- islam hukuk usulü- 1. hafta sorular

Adsense kodları


islam hukuk usulü- 1. hafta sorular

Smf Seo Versiyon , -- Seo entegre sistem.

Array
laz imam
Sat 13 March 2010, 10:38 pm GMT +0200
                                İSLAM HUKUKU 1. HAFTA SORULAR


Soru-1. Deliller arasındaki tearuzun giderilmesinde hangi metodlar kullanılır?
Cevap- Cem, Tercih, Nesh, Tesakut.
Soru-2. Tearuzun kelime manası nedir?
Cevap- Arz kökünden türemiştir. Mukabele etmek, bir şeyi başka bir şeyle karşılaştırmak manalarına gelir.
Soru-3. Mutearız kelam ne demektir?
Cevap- İki sözden biri, diğerinin önüne durup onu yöneldiği cihetten alıkoyuyorsa bunlara Mutearız kelam denir.
Soru-4. Tearuzun terim manası nedir?
Cevap- Aynı meselede iki delilden birinin, diğerinin gerektirdiği hükümle çelişen bir hükmü gerektirmesidir.
Soru-5. Şer’i deliller arasında tearuzun imkânı meselesinde kaç görüş vardır?
Cevap- Üç görüş vardır.  1- Şer’i deliller arasında tearuzu kabul etmeyenler.  2-  Şer’i deliller arasında tearuzun mümkün olduğunu savunanlar.  3- Tearuzun kat’i deliller arasında imkânsız; zanni deliller arasında mümkün olduğunu savunanlar.
Soru-6. Şer’i deliller arasında tearuzu kabul etmeyenler kimlerdir?
Cevap- Dört mezhep imamları.--- Fakihlerin geneli.--- Usül âlimlerinin geneli.--- Muhaddislerin geneli.--- Zahiriler.
Soru-7. Hadisler arasında ve dolayısıyla şer’i deliller arasında herhangi bir tearuz ihtimalini kesin bir ifade ile reddeden kimdir?
Cevap- İmam Şafi
Soru-8. Şer’i deliller ve hadisler arasında tearuzu kabul etmediğini söyleyip, birbiriyle tezat teşkil eden iki hadisin olamayacağını, varsa bunların arasını uzlaştıralım diyen kimdir?
Cevap- İbn. Huzeyme
Soru-9. Şer’i deliller arasında gerçek tearuz mutlak surette imkânsızdır. Müçtehidin düşüncesinde ise tearuz mümkündür diyen kimdir?
Cevap- Şatıbi
Soru-10. Şer’i deliller arasında tearuzun mümkün olduğunu savunanlar kimlerdir?
Cevap- Safiyyuddin el-Urmevi.--- İbnu’s-Sübki.--- Caferilerden bazı âlimler.
Soru-11. Tearuzun kat’i deliller arasında imkânsız; zanni deliller arasında mümkün olduğunu savunanlar kimlerdir?
Cevap- Şirazi.--- Amidi.--- Beyzavi.--- Molla Hüsrev
Soru-12.  Kıyasın şer’i bir delil olduğunu kabul etmeyen kimdir?
Cevap- İbn. Hazm
Soru-13. Hanefilerin tearuzun rüknü hususunda görüşü nedir?
Cevap- Tearuz ancak bir meselede eşit kuvvette bulunan ve iki zıt hüküm ifade eden deliller arasında meydana gelir. Delillerden birinin kuvvetli olması, diğerinin zayıf olması halinde tearuz gerçekleşmez. Kuvvetli olana göre amel edilir. Ör. Meşhur hadis ile ahad hadis tearuz içinde olmaz. Meşhur hadis zaten ahad hadisten kuvvetlidir. Aynı kategoride değillerdir.
Soru-14. Tearuzun gerçekleşmesi için delillerin denk ve eşit kuvvette olmasını şart koşmayanlar kimlerdir?
Cevap- Şafiler.--- İbnu’l-Hümam.---İbn. Emiru’l-Hac
Soru-15. Tearuzun şartları nelerdir?
Cevap- Üçtür.  1-  Mahal(konu) birliği.  2-  Vakit birliği.  3-  Hükümlerin çatışması.
Soru-16. Tearuzun en önemli şartı nedir?
Cevap- Hükümlerin çatışmasıdır.
Soru-17. Genel olarak bütün grupların tearuzu gidermek için kullandıkları yöntemler nelerdir?
Cevap-  Cem ve Tevfik.(te’lif).--- Tercih.--- Nesh.--- Tesakut.(terk).--- Tevakkuf.
Soru-18- Hanefilerin tearuzu gidermek için kullandıkları metod sıralaması nedir?
Cevap- Nesh.--- Tercih.--- Cem ve Tevfik.--- Tesakut.
Soru-20. Cumhurun tearuzu gidermek için kullandıkları metod sıralaması nedir?
Cevap- Cem ve Tevfik --- Tercih --- Nesh --- Tesakut --- Tevakkuf
Soru-21. Muhaddislerin tearuzu gidermek için kullandıkları metod sıralaması nedir?
Cevap- Cem ve Tevfik --- Nesh --- Tercih --- Tevakkuf
Soru-22. Hanefilere göre müçtehitlerin karşılaşacakları tearuz yerleri nerelerdir?
Cevap- Ya naslar arasında ya naslar dışındaki deliller arasında.
Soru-23. Zanni delillerde tearuzun bulunabileceğini savunanlar kimlerdir?
Cevap- İsnevi ve Şevkani
Soru-24. İslam âlimlerinin genelinin kabul ettiği şer’i deliller nelerdir?
Cevap- Kur’an --- Sünnet --- İcma --- Kıyas
Soru-25. Tearuzun giderilmesi meselesinde dikkat edilmesi gereken nedir?
Cevap- Tearuz, karşılaştırma yaparken Allah’ın koyduğu kanunların ana gayelerinden ve genel prensiplerinden uzaklaşılmamalıdır.