- İnsanın uğradığı zulümden intikam alması

Adsense kodları


İnsanın uğradığı zulümden intikam alması

Smf Seo Versiyon , -- Seo entegre sistem.

rray
sidretül münteha
Wed 22 December 2010, 08:00 pm GMT +0200
252) İnsanın Uğradığı Zulümden İntikam Alması


558— Hz. Âişe  (Radiyallahu anhuma'dan, Peygamber  kendisine şöyle demiştir:

«— İşte önünde, intikam al.»[1083]

 

Burada hadîs-i şerifin hangi hâdise üzerine varid olduğuna dair bir açıklama bulunmadığından, hadîsin tamamından bir kısım olduğu ihtimali düşünülebilir. Bir haksızlığa ve zulme uğrayan, taşkınlık etmeyerek uğradığı hareketle karşısındakine mukabele edebilir; bu onun hakkıdır. Ancak inti­kam almayıp da haksızlık edeni bağışlamak daha iyi bîr harekettir ve bun­da eziyete katlanma sevabı vardır.[1084]

 

559— Hz, Âişe şöyle demiştir:

— Peygamber (Sallallahü Aleyhi ve Sellem)'in (bir kısım) hanımları, (kızı) Fatıma'yi Peygamber (Sallallahü Aleyhi ve Sellem)e gönderdiler. Fatıma (içeri girmek için babasından) izin istedi. Peygamber (Sav) , Hz. Âişe  'nin yanında abası üzerinde (yaslanmış) idi. Peygamber Fatıma'ya izin verdi; o da içeri girip şöyle dedi: Senin hanımların, Ebu Kuhafe'nin kızı (torunu ve Ebû Bekir'in kızı) hakkında adalet edesin diye beni gönderdiler. Hz. Peygamber şöyle buyurdu:

«— Yavrucuğum,  (kızım)! Benim sevdiğimi sen sevmez misin?»

Fatıma:

—  Evet, severim, dedi. Hz. Peygamber: «— O halde Ibunu (Âişe'yi) sev!» dedi.

Bunun üzerine Hz. Fatıma kalkıp gitti de, diğer hanımlara (durumu ve olanı) anlattı. Hanımlar, Fatıma'ya dediler ki:

—  Sen bizim hesabımıza bir iş göremedin. Bunun için Hz. Peygamber'e tekrar git.Hz. Fatıma:

—  Vallahi bu iş hakkında asla bir daha gitmem, dedi. Sonra (Peygam­berin diğer hanımı) Zeyneb'i gönderdiler. O da (içeri girmek için) izin is­tedi. Hz. Peygamber ona izin verdi. O da aynı şeyi Peygamber'e söyledi. Zeyneb bana saldırıp kötü söylemeye durdu. Ben de, Peygamber bana (ona cevap vermek için) izin verir mi, diye bakmadurdum. Bekledim, ni­hayet anladım ki, Peygamber (Sav) intikam almamı kerîh görmeyecek. Ben de Zeyneb'e söylenmeye durdum. Öyle kî; ona fır­sat vermeyip üstünlükle onu bastırdım. Peygamber (Sallallahü Aleyhi ve Sellern) e gülümsedi. Sonra dedi ki:

«— Dikkat edilsin, bu Ebû Bekir'in kızıdır.»[1085]

 

İlk bakışta, Hz. Peygamberin hanımları arasında adaletsizlik gibi bir durum mevcut olduğu şaibesi göze çarpıyorsa da hal böyle değildir. Her .yönden adaleti kemal mertebesine varan bir Peygamberin zevceleri ara­sında bir adaletsizlik İhtimali düşünülemez. Zevceler arasında adalet mad­dî yönden aranır ve bunu temin etmekle adalet yerine getirilmiş olur. Zev­celerin geçim ve geceleme işlerinde eşitliğin kurulmasiyle bu adalet mey­dana gelmiş olur. Bu, maddede olan eşitliktir. Kalb sevgisi İse, manevî bir haldir. Bunda eşitlik olamayacağından, sevgide adalet bahis konusu değil­dir. İşte Hz. Peygamberin bir kısım hanımlarının istedikleri adalet, bu sevgi yönünden olgn farkı sezmelerinden doğan bir harekettir. Bu durumu Bu­hari hazretleri Sahihinde şöyle anlatır:

«Hz. Peygamber (Sav) 'in hanımları İki gruba ay­rılmışlardı. Bir grupta Hz. Aişe, Hz. Hafsa ve Hz. Şevde validelerimiz vardı. Diğer grupta da Hz. Ummü Seleme ile diğer hanımları vardı. Müslümanlar, Peygamber (Sav)'in Hz. Âişe'ye olan sevgisini biliyor­lardı; Yanlarında Peygamber'e hediye edecek bîr şeyleri olduğu zaman onu ellerinde bekletirler ve Hz. Aişe'nin nöbetine raslatarak Peygamber'e hediye ederlerdi. Bu halden ötürü diğer hanımlar kendi aralarında hâdiseyi söz ederek Peygamber'e kadar ulaştırmaya karar verdiler. Sonunda Hz. Zeyneb'le Hz. Aişe arasında karşılıklı tartışma oldu ve Hz. Âİşe maruz kaldığı ithamlara cevap vererek üstünlük temin etti ve böylece intikam aldı. Haksız­lığa uğrayanın, hakkını koruması için böyle intikam alması caiz oldu. Bu arada, Hz. Ebû Bekir'in kızı ile başa çikılamayacağını da Peygamberimiz an­latmış oldular; çünkü onda babadan gelme bir hilim ve dirayet vardı.»[1086]



[1083] Bu hadîs için, İbni Mace: K. Nikâh, 198i sayılı hadîs-i şerife bakılsın.

A. Fikri YAVUZ, İmam Buhari’nin Derlediği Ahlak Hadisleri (Edeb-ül Müfred), Sönmez Neşriyat: 1/563.

[1084] A. Fikri YAVUZ, İmam Buhari’nin Derlediği Ahlak Hadisleri (Edeb-ül Müfred), Sönmez Neşriyat: 1/563.

[1085] Müslim:  (44) Kltabü'l-Pezaiî, (83.) Bab. tbnî Mace: (9) Kitabü'n-Nikâh, Sayı: 1981.Nese'i: Kitabü Îşreti'n-Nisa, Cüz :  7, Sayfa : 61-63, 1964 Mısır bask. Fadlu'llah: Cild : 2, Sayfa : 19-22.

A. Fikri YAVUZ, İmam Buhari’nin Derlediği Ahlak Hadisleri (Edeb-ül Müfred), Sönmez Neşriyat: 1/563-564.

[1086] A. Fikri YAVUZ, İmam Buhari’nin Derlediği Ahlak Hadisleri (Edeb-ül Müfred), Sönmez Neşriyat: 1/565.



sumeyye
Thu 5 March 2015, 01:43 am GMT +0200
s.a.. , ahir zamanda zaten kimse kimsenin sözüne susupta oturmuyor..Pekala herkes cevabini veriyor birbirine..Önemli olan kalp kirmadan siniri asmadan gereken cevabi vermektir..Zira bu hususta da Sevgili Peygamberimiz s.a.v duruma tebessüm etmistir haksizlik yapilmadigi için ve konuda ileriye gidilmedigi içindir..Rabbim c.c razi olsun kardesim.

Rüveyha
Thu 5 March 2015, 08:00 pm GMT +0200
Ve aleykumusselam ve rahmetullah.Böyle bir durumda Mevlam sabredenlerden eylesin.Rabbim razı olsun kardeşim.

Bilal2009
Sat 25 May 2019, 01:30 pm GMT +0200
Ve aleykümüsselam Rabbim bizleri doğru yoldan ayırmasın Rabbim paylaşım için razı olsun

Sevgi.
Sun 26 May 2019, 03:07 am GMT +0200
Aleyküm selâm kişi haksızlığa uğradığı zaman buna karşı koyabilir veya sabredebilir bu kişiye göre değişir

ceren
Sun 26 May 2019, 04:17 pm GMT +0200
Esselmau aleyküm.Her daim Allahın rızası için yapılan kötülüğü af eden  kötülüğe bile iyilik ile cevap veren kullardan olalım inşallah.Rabbim razı olsun paylaşımdan kardeşim...