selsebil
Sat 25 April 2009, 12:35 am GMT +0200

Prof. Dr. Ahmet Maranki, imani telkinin tedaviye
yardımcı olduğunu söyledi
Prof. Dr. Ahmet Maranki, imani telkinin tedaviye yardımcı olduğunu söyledi.
Takvim Gazetesindeki yazısında iman yoluyla tedavinin, bir dini mezhebin veya ibadethanenin
yetkisiyle olmadıını belirten maranki, "Yaratıcıya inanarak, aklımızı çeşitli metotlarla yönlendirdiğimizde
organlarımızın da görevlerini kolaylaştırabiliriz. İman kuvvetiyle ne kırılan bir bacak
ne de ölmüş bir hücre diriltilemeyebilir ancak şartlandırılarak yani telkin yoluyla tedaviye yardımcı olunabilir" dedi.
Nefsin hep nakit işlere yönelik enerji oluşturup öncelikli olanlarını yürüttüğüne dikkat çeken Maranki,
yazısını şöyle sürdürdü:
"İnsanlar ibadetlerini yapmakta zorlandıkları halde işlerine her gün giderler. Çünkü maaş alırlar.
Fakat ibadetlerini erteleyebilirler. İnsandaki içgüdüsel sesler ve şartlanma bizi akıl sesinden uzak tutar.
Bu da bizi yeni bir inanca, arayışa ve bilimi zorlayarak yeni buluşlara ve görüşlere doğru yönlendirir.
İnancın enerjisi bize bu yolla yeni ufuklar açabilir.
"Akıl sesi kurallı dengeleyicidir. Vicdan içgüdüsel bir sestir ve inançtır. Bir enerjidir.
İnsan ruhu yaratılış gereği olmasını istediği bir şeye yürekten inanmaya hazırdır.
İnsanın üfürükçü, hipnozcu ve kırık çıkıkçı gibi metot üreten pek çok kişiyi
arayıp bulması, deneye dayanmayan metotlara itibar etmesi de bu düşünceden kaynaklanmaktadır.
"İnsanın düşünceyle oluşturduğu korku ve neşe bir arada bulunamaz.
Korku, asit-karbonlu hava gibidir; aklı ve ruhu zehirler, bazen ölümlere bile sebep olabilir.
Savaşlarda büyük kahramanlıklar gösteren nice kadın ve erkeğin küçücük böceklerden
veya farelerden korkması düşüncelerin etkisiyle beyinlere nakşedilen korkudandır.
Hayatımızdaki geri dönüşü olmayan hataları unutarak beynimizdeki menfi enerjilerden kurtulmalıyız.