- İlk teşehhüt

Adsense kodları


İlk teşehhüt

Smf Seo Versiyon , -- Seo entegre sistem.

Array
hafiza aise
Fri 26 November 2010, 01:50 pm GMT +0200
7.  İlk Teşehhüt/Oturuş:[439]
 

Peygamberimiz {sallailâhu aleyhi ve sellem) 'her iki rekatta bir oturduğunuzda «ettehiyyâtu lillâhi»'yi okuyunuz' buyurmuş­tur.[440] Namazını yanlış kılana, 'namazın yarısında oturduğun za­man, sol ayağının uyluk kemiği üzerine tamamen otur. Sonra da «teşehhüt» oku' buyurmuştur.

 

8.  Rükû ve Secdelerde Teşbih:
 

Ukbe bin Âmir (radiyallâhu anh) anlatıyor; 'Çok büyük olan Rabbinin adını teşbih et! [441] âyeti nazil olduğunda, Rasulullah (sallailâhu aleyhi ve sellem) bize; 'bunu [442] rükûtarınızda söyleyi­niz' buyurdu. 'Yüce Rabbinin adını teşbih et [443] âyeti nazil oldu­ğunda, 'bunu [444] secdelerinizde söyleyiniz' buyurdu. [445]

Bu emir ifadeleri, vaciplik ifade eder. Çünkü Yüce Allah'ın emriyle, Rasulü'nün (sallailâhu aleyhi ve sellem)'İn emri bir ara­da varit olduğu gibi, bizatihi Peygamberimiz (sallailâhu aleyhi ve sellem)'in uygulamasıyla da sabit olmuştur. [446]

Rükû ve secdede Yüce Allah'ı teşbih etmenin vacip olduğu­nu, Rasulullah (sallailâhu aleyhi ve sellem)'in şu buyruğu da teyit etmektedir; '...Dikkat ediniz! Hiç kuşkusuz, rükûda ve secdede Kurân okumam yasaklandı. Bu nedenle rükûda Aziz ve Celtl Rabbi tazimle anınız. Secdede ise, çokça dua yapmaya gayret ediniz. Çünkü size icabet olunmaya en lâyık yerdir.[447]

Huzeyfe (radiyaliâhu anh), aniatıyor; Rasuhllah (sallaHâhu aleyhi ve sellemj'in rükû yaptığı zaman üç defa 'Subhâne Rabbi-ye'l-Azîm7; secde yaptığı zaman da üç defa 'Subhâne Rabbiye'l-A'lâ' dediğini işittim.[448]

Rükû ve secdede okunacak başka tesbihat ve zikirler de bu­lunmaktadır. Bunlar 'kavlî sünnetler' bahsinde zikredilecektir.



[439] Hanefî mezhebine göre «ettehiyyâtu» okumak vacip, sessiz okumak sün­nettir. (Çev.)

[440] Buhârî ve Müslim. Lafız Nesâî'ye aittir. 2/238.

[441] Vakıa, 74.

[442] Subhane Rabbiye'l-AzînYi. (Çev.)

[443] A'lâ, 1.

[444] Subhâne Rabbiye'l-A'lâ'yi- (Çev.)

[445] Ebû Dâvûd, 869; İbni Mâce, 887; Ahmed, 16773.

[446] Bunun vacip olduğu görüşünü savunanlar arasında, Ishâk ve Ahmed bin Hanbel vardır. Bkz. Aunu'l-Ma'bCıd, 3/85.

[447] Müslim, 479; Ebû Dâvûd, 876.

[448] Tirmîzî, 262; Ebû Dâvûd, 871; Nesâî, 3/226; İbni Mâce, 888. Varyantla-rıyla birlikte 'sahih'tir.