Hadice
Mon 6 June 2011, 01:20 pm GMT +0200
II. Şerh Edebiyatı
Tasnif Devri Eserlerine dayak çalışmalar içinde en yaygın olanı şerh edebiyatıdır.
Şerh edebiyatı, hiç şüphesiz, müelliflerin, lügat açısından önemli lafızlar ve müşkil manalar ihtiva eden hadisleri açıklamak, irabını, hükümleri ve bu hükümler ile ilgili fakihlerin görüşlerini tesbit düşüncelerinin mahsulüdür. Bu sebeple şerh edebiyatı, hadislerdeki garîb ve nâdir kullanılan kelimelerin sözlük açıklamalarını ihtiva eden hadis lügatları («garîbu'l-hadis») ile h. İH. asırda başlamıştır. Daha sonraları, Hattâbî (3881998)'nin Meâlimü's-sünen ve A'lamu's-sünen isimli Ebû Davud ve Buhârî üzerine yazdığı şerhler gibi, şerh kelimesi kullanılmadan kaleme alınmış kısmî şerhler ile gelişmesini sürdürmüş, bilâhare, açıkça şerh adıyla ve muhtelif bakış açılarına göre yazılmış büyük hacimli eserlere kavuşmuştur. Bu edebiyat daha dar çerçevede yazılmış olan haşiye ve ta'lik 'ler ile devam etmiştir.
Hemen işaret edelim ki şerh edebiyatı, hadis edebiyatı içinde önemli ve yaygın bir yer işgal etmesine rağmen, sadece hadis ilmi ile sınırlı kalmış değildir. Kur'an için yapılan açıklamalar tefsir ismini almıştır. Fıkıh, kelâm, sarf-nahiv, şiir-edebiyât ve öteki islamî ilimlere dair eserlere de şerhler yazılmıştır. Hatta, Hadis Usûlü eserleri de şerhedümiştir.
Pek tabiî olarak, biz burada bütün bu detayı verebilecek durumda değiliz. Ancak, sırasıyla, şerh, haşiye, ta'lik ve ğarîbu'I-hadis ile ilgili eserlerden söz edecek, meşhur ve muteber birkaç örneği tanıtmaya çalışacağız.
Ne var ki, daha önce şerh ve şerhcilik konusunda genel bilgilerin hatırlanması yararlı olacaktır.[480]
[480] Doç. Dr. İsmail Lütfi Çakar, Hadis Edebiyâtı, İfav Yayınları: 141-142.