- İhtiyaçlar iki düzeydedir

Adsense kodları


İhtiyaçlar iki düzeydedir

Smf Seo Versiyon , -- Seo entegre sistem.

Array
sumeyye
Sat 12 February 2011, 02:32 pm GMT +0200
İhtiyaçlar İki Düzeydedir:


 

a) Her ferdin, bir diğerinin zarar ya da yararını kendi zarar ve yararı imiş gibi görmedikçe karşılanamayan ihtiyaçlar. Bunlar ancak herkesin, diğerine arka çıkmada, ona mecburî olarak infakta bulunmada, karşılıklı mirasçı olmada bütün gücünü ortaya koyması yoluyla karşılanabilir. Kısaca bunlar, her iki taraf için de bağlayıcı olan yükümlülükler sebebiyle doğar. Böylece “nimet-külfet dengesi” kurulmuş olur. Bu kısma insanlar arasında en lâyık olanlar, aralarında akrabalık bağı bulunanlardır. Çünkü bunların birbirlerini sevmeleri, birbirleriyle anlaşmaları sanki fıtrî bir du­rummuş gibidir.

b) Bundan daha az bir fedakârlıkla gerçekleşebilen kısım. Bu­nun sonucunda afetzedelerin yardımına koşulması bütün insanlar tarafından bir usul olarak kabul edilmiştir. Sıla-ı rahmin yani ak­rabalık haklarının gözetilmesinin ise bütün bunlardan daha güçlü ve sağlam olması kabullenilmiştir.

 

Evliliği Ve Terkini Gerekli Kılan Sebepler:
 

Bu konuya ait meselelerin büyük çoğunluğunu şunlar teşkil eder: Evliliği ve terkini gerektiren sebepler, evliliğin sünnetleri, karı ve kocada bulunması gereken özellikler, iyi geçinme, namu­sun her türlü kötülüklerden ve arlanmayı gerektiren davranışlar­dan korunması gibi kocanın görevleri; iffetin korunması, kocaya itaat etmek, ev işlerini görmek gibi karının görevleri, geçinemeyen eşlerin aralarının nasıl bulunacağı, talâkın sünneti, kocası ölen kadının yas tutması, çocukların büyütülmesi, anne ve babaya iyi­likte bulunulması, kölelerin iyi idare edilmesi ve onlara güzel davranılması, onların da efendilerinin hizmetinde kusur göstermeme­si, kölelerin hürriyetlerine kavuşturulması sünneti, akrabalık ve komşuluk bağlarının gözetilmesi, ülkede bulunan fakirlere yar­dımcı olunması, beklenmedik musibetler karşısında yardımlaşma ve dayanışma içerisine girilmesi, kabile eşrafına saygılı olunması ve onların da kabile halkı ile ilgilenmesi, mirasçılar arasında mi­rasın taksim edilmesi, nesep ve sıhriyet bağlarının korunması... Bu saydığımız şeylerin esasları hakkında, -farklı dinlere mensup olmalarına ve birbirlerine uzak ülkelerde bulunmalarına rağmen- istisnasız bütün uluslar görüşbirliği içerisindedirler ve on­ların gereğini yerine getirmeye çalışmaktadırlar.

Allah’u a’lem!