sumeyye
Tue 27 December 2011, 02:43 pm GMT +0200
bölüm: 11
Ihlas süresinin değeri ve kıymeti
Ihlas süresinin değeri ve kıymeti
2896- Ebû Eyyûb (r.a.)’den rivâyete göre, Rasûlullah (s.a.v.) şöyle buyurdu: “Bir gecede Kur’ân’ın üçte birini okumaktan hanginiz acizdir? Kim Kulhüvallahû ehad sûresini okursa Kur’ân’ın üçte birini okumuş sayılır.” (Nesâî, İftitah: 27; Dârimî, Fedail-ül Kur’ân: 17)
Bu konuda Ebû’d Derdâ, Ebû Saîd, Katâde b. Numân, Ebû Hüreyre, Enes, İbn Ömer ve Ebû Mes’ûd’tan da hadis rivâyet edilmiştir.
Tirmizî: Bu hadis hasen sahihtir. Bu hadisi Zaide’den daha iyi rivâyet eden bir kimseyi tanımıyoruz. Fudayl b. Iyaz ve İsrail rivâyetlerinde ona uymuşlardır. Şu’be ve pek çok güvenilir kişiler bu hadisi Mansur’dan rivâyet etmekte ve karışıklığa düşmektedirler.
2897- Ebû Hüreyre (r.a.)’den rivâyete göre, şöyle demiştir: Rasûlullah (s.a.v.) ile beraber geldim Rasûlullah (s.a.v.) bir kimsenin İhlas sûresini okuduğunu işitti ve vâcib oldu buyurdu. Ben ne vâcib oldu? Dedim; “Cennet” buyurdular. (Müsned: 7669)
Tirmizî: Bu hadis hasen garibtir. Bu hadisi sadece Mâlik b. Enes’in rivâyetiyle bilmekteyiz. Ebû Huneyn Ubeyd b. Huneyn’dir.
2898- Enes (r.a.)’den rivâyete göre, Rasûlullah (s.a.v.) şöyle buyurdu: “Kim İhlas sûresini her gün ikiyüz kere okursa elli senelik günahları silinir. Ancak üzerindeki kul borcu bunun dışındadır.”
Aynı senedle Rasûlullah (s.a.v.)’in şöyle buyurduğu da rivâyet edilmiştir: “Kim uyumak istediğinde yatağı üzerinde sağ yanına yatar sonra İhlas sûresini yüz kere okursa kıyamet günü Rabbi ona şöyle diyecektir: Ey kulum! Sağından Cennete giriver.” (Dârimî, Fedail-ül Kur’ân: 27)
Tirmizî: Sabit’in, Enes’den rivâyeti olarak bu hadis garibtir.
Yine bu hadis Sabit’den değişik şekillerde de rivâyet edilmiştir.
2899- Ebû Hüreyre (r.a.)’den rivâyete göre, Rasûlullah (s.a.v.) şöyle buyurdu: “İhlas sûresi Kur’ân’ın üçte birine denktir.” (Müslim, Salat-ül Müsafirin: 27; İbn Mâce, Edeb: 17)
Bu hadis hasen sahihtir.
2900- Ebû Hüreyre (r.a.)’den rivâyete göre, Rasûlullah (s.a.v.) şöyle buyurdu: “Toplanınız size Kur’ân’ın üçte birini okuyacağım. Bunun üzerine toplanan toplandı. Sonra, Rasûlullah (s.a.v.) odasından çıkarak İhlas sûresini okudu ve odasına girdi. Birbirimize şöyle dedik: Rasûlullah (s.a.v.), size Kur’ân’ın üçte birini okuyacağım buyurmuştu. Ben kuvvetle tahmin etmekteyim ki bu kendisine gökten gelen bir haberdir. Daha sonra Rasûlullah (s.a.v.) çıktı ve şöyle buyurdu: Size Kur’ân’ın üçte birini okuyacağımı söylemiştim, dikkat edin o okuduğum sûre Kur’ân’ın üçte birine denktir.” (Müslim, Salat-ül Müsafirin: 27; İbn Mâce, Edeb: 17)
Tirmizî: Bu hadis bu şekliyle hasen sahih garibtir. Ebû Hazım el Eşcaî’nin ismi Selman’dır.
2901- Enes b. Mâlik (r.a.)’den rivâyete göre, şöyle demiştir: Ensâr’dan bir adam vardır. Ku’ba mescidinde imamlık yapardı. Okuyabileceği bir sûreyi namazda onlara okuyacağında İhlas sûresiyle başlar sonra başka bir sûre okur ve her rekatta aynen böyle yapardı. Arkadaşları kendisiyle konuştular ve şöyle dediler: “Sen bir sûreyi okuyor onu yeterli görmeyip başka bir sûre daha okuyorsun. Ya daima bu sûreyi oku veya diğerini oku.” Ensâr’dan olan bu kimse dedi ki: “Ben bu İhlas sûresini okumayı bırakacak değilim size bu sûre ile namaz kıldırmamı isterseniz yaparım istemiyorsanız imamlığı bırakırım.” Bu kimseyi en değerli kişileri olarak gördüklerinden başka birisinin kendilerine imam olmasını istemediler. Peygamber (s.a.v.) onlara geldiğinde durumu ona haber verdiler. Bunun üzerine Peygamber (s.a.v.), Ey filan dedi; cemaatin söylediğinden seni alıkoyan ve her rekatta bu sûreyi okumaya seni yönelten sebeb nedir? Buyurdu. O kimse: Ey Allah’ın Rasûlü ben bu sûreyi seviyorum. Bunun üzerine Rasûlullah (s.a.v.) şöyle buyurdu: “Bu sûrenin sevgisi seni Cennete sokacaktır.” (Dârimî, Fedail-ül Kur’ân: 27)
Tirmizî: Bu hadis Ubeydullah b. Ömer’in Sabit’den rivâyeti olarak bu şekliyle hasen garib sahihtir.
Mübarek b. Fedâle, Sabit’den, Enes’den şöyle rivâyet etmiştir: Bir adam şöyle dedi: Ey Allah’ın Rasûlü! Ben bu İhlas sûresini seviyorum. Rasûlullah (s.a.v.)’de buyurdu ki: Senin o sûreyi sevmen seni mutlaka Cennete girdirecektir.
Aynı şekilde Ebû Dâvûd, Süleyman b. Eş’as, Ebû’l Velid vasıtasıyla Mübarek b. Fedâle’den bu şekilde rivâyet etmiştir.