İETT harekete geçti

 
 İETT harekete geçti
İETT Genel Müdürlüğü ile Kültür Üniversitesi'nin ortaklaşa düzenlediği 'İstanbul'da Güvenli Yolculuk Projesi' kapsamında İETT şoförleri, molotoflu saldırılar başta olmak üzere, yolcuların can güvenliği, hırsızlık, tartışma gibi pek çok konuda eğitilecek.

 

 
Eğitimin büyük katkılar sağlayacağını ifade eden İETT Genel Müdürü Hayri Baraçlı, şoförlere verilecek eğitimin yanı sıra molotoflu saldırılara yönelik kendilerinin de ekstra güvenlik önlemi alacaklarını söyledi.

İETT Genel Müdürlüğü ile Kültür Üniversitesi'nin ortaklaşa düzenlediği 'İstanbul'da Güvenli Yolculuk Projesi' Üniversite'nin Şirinevler Yerleşkesi'nde gerçekleştirilen basın toplantısı ile kamuoyuna tanıtıldı. Toplantıya İstanbul Vali Yardımcısı Mustafa Altuntaş, İETT Genel Müdürü Hayri Baraçlı, İstanbul Kültür Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Dursun Koçer, proje koordinatörü Yard. Doç. Dr. Münevver Mertoğlu ve İEET şoförleri katıldı. Toplantı sonrasında İETT Genel Müdürü Baraçlı şoförlere 27 ay sürecek projede ilk eğitimi verdi.

Söz konusu proje ile İETT şoförlerinin daha eğitimli hale geleceğini anlatan Hayri Baraçlı, eğitim konuları içinde şiddete karşı alınacak önlemlerin de olduğunu ifade etti. İstanbul halkına daha iyi hizmet verebilme adına bir çalışma yaptıklarını belirten Baraçlı, "Bu programda ana tema, güvenli yolculuk. Güvenli yolculuk nasıl sağlanır? Krizle nasıl başa çıkılır? Onunla ilgili çalışmalarımız olacaktır. Halkımızla şoförlerimiz arasındaki ilişkiyi daha doğru kurabilme adına yaptığımız bir çalışma bu. Bu çerçevede olası bazı problemler karşımıza çıkabiliyor. Bu problemlere de nasıl tedbir alabiliriz? O konuda eğitimlerimiz olacak. Bunların arasında ilk yardım eğitimleri de olacak; ama buradaki amaç İstanbul halkının güvenli yolculuk yapabilmesi. Teorinin yanında, pratik uygulamalar da olacak." diye konuştu.

"ŞOFÖRLER MOLOTOFLU SALDIRILARA KARŞI EĞİTİLECEK"

Eğitim konuları arasında ani krizlerin de yer alacağını dile getiren Baraçlı, "Aniden gelişen olaylar ile ilgili alınabilecek önlemler arasında, ani krizler ile ilgili alınabilecek önlemler var. Bu sadece şoförlerimizle değil; halkımızın buna karşı duyarlı olması, bu tarz olaylarda onların da tedbir almasını sağlamamız lazım. Biz yangın çıktığında veya molotof atıldığında önce yolcumuzu, sonra otobüsü nasıl kurtarabiliriz ona bakıyoruz. O tedbirlerimizi giderek artırıyoruz. Hatta kendimiz de bazı güvenlik önlemleri de alacağız. Bu konularda teori dışında pratik eğitimlerin de yapılacağını üniversite yönetimi bize iletti" ifadelerini kullandı.

Proje hakkında bilgi veren Yard. Doç. Dr. Münevver Mertoğlu "Bu eğitim, dışarıdaki trafiği de olumlu yönde etkileyecek. Yolcuları da televizyon vasıtası ile eğitmek istiyoruz. Bir odak çalışması yaptık. Onların temel sorunlarını tespit ettik. Yolcuların, İETT otobüs sürücüleri ile ilgili yakınmalarını anketler yaparak değerlendirdik. Eğitim içeriğini ona göre belirledik. Uzun süre araç kullanmaya bağlı araç şoförlerinin sağlık sorunları bu konuların başında geliyor. Otobüs içinde yaşanan bir kriz ortamında şoför nasıl hareket edecek, bunları eğitim konuları arasında yer alacak. Canımızı emanet ettiğimiz şoförler nasıl önlem alacaklar, emniyetle nasıl işbirliği yapacaklar." diye konuştu.

İETT şoförlerinin molotoflu saldırılara karşı daha duyarlı olabilmeleri için eğitim konuları arasında bu konuya da dikkat çekeceklerini vurgulayan Mertoğlu, "Kriz yönetiminin içinde bu konu yer alıyor. Tatbikat yapılacak. Hukuki boyutu anlatılacak. Nasıl hareket edecekleri konusunda bilgilendirilecekler. İlk yardım konusu anlatılacak. Panik halde ne yapması gerektiği anlatılacak. Şoförler o panik anında ne yapacaklarını bilmiyor. Bu tür olayları tasvip etmiyoruz; ama böyle bir olay karşısında en az zararla bu konu nasıl atlatılır, onu anlatacağız. Yaptığımız görüşmelerden onu anladık." şeklinde konuştu.

Eğitimin kendileri için çok faydalı olacağını düşünen İETT şoförü Süleyman Ceyhan şunları söyledi: "Bu gibi seminerlerin daha da uzatılması gerekir. Biz bir yıl içinde 2 gün geleceğiz. Benim gibi 7 bin personel gelecek. Haklarımızı bilmiyoruz. Avrupa'da çok büyük bir can güvenliği önlemi sağlanmış. Bizim can güvenliğimiz kesinlikle yok. İstanbul çok büyük ve bir şehir ve olumsuzluklar çok fazla. Çok ağır şartlarda görev yapıyoruz. Molotoflu saldırılarda vatandaşlarımız da çok duyarlı davranmıyorlar. Halkımız bu gibi hususlarda çekimser davranıyorlar."