saniyenur
Mon 16 January 2012, 06:44 pm GMT +0200
İcmalî (Toplu) İman Herkese Farzdır
Şüphe yok ki herkesin Allah Rasûlünün getirdiklerine genel ve icmalî olarak iman etmesi farzdır. Yine Allah Rasûlünün getirdiklerini tafsilatı ile bilmenin farz-ı kifâye olduğunda da şüphe yoktur. Çünkü bu, Allah’ın Rasûlü ile gönderdiklerini tebliği kapsamındadır. Kur’ân-ı Kerîm’in üzerinde düşünmek, onu akledip kavrayıp anlamanın çerçevesi içerisindedir. Kitabın ve hikmetin bilinmesi, zikrin korunması, hayra çağırıp iyiliği emrederek kötülükten alıkonulması, Yüce Rabbin yoluna hikmet ile güzel öğüt ile davet edilmesi, en güzel yol hangisi ise onunla mücadele edilmesi kapsamı içerisindedir. O bakımdan o (tafsilî iman) onlara kifâye yoluyla farzdır.
Muayyen olarak herbirerlerine farz olana gelince; bu onların güçlerinin, ihtiyaçlarının, bilgilerinin, tek tek yerine getirmekle emrolundukları şeylerin çeşitliliği kadar çeşitlilik arzeder. İlmin az bir bölümünü dahi dinlemekten âciz olan yahut ta onun inceliklerini kavrayamayan kimselere, elbetteki bunlara gücü yeten kimselere farz olan şeyler farz değildir.
Nassları duymuş ve bunları kavramış kimselere vacib olan şeyler, nasları duymamış kimselere vacib değildir. Müftü, muhaddis ve hakim olmayan kimselere vacib (farz) olmayan şeyler bu konumda olan kimselere vacibtir.