selsebil
Thu 2 July 2009, 11:29 am GMT +0200
İBRET BİR HİKAYE
ve
DÜŞÜNDÜRDÜKLERİ
İmam Suyûtî, İbnu Asâkir'den naklen diyor ki:
Harûn-u Reşîd zamanında yakalanan bin zindîk, Hârûn'a getirilince Hârûn katline ferman okumuştur. Bu arada zindîk:
"Ne için kellemi vuruyorsun?" Hârûn:
"Allah'ın kullarını rahata kavuşturmak için." demiş; zindîk:
"Ben Rasûlullah sallallâhu aleyhi ve sellem üzerine, bir harfi dahi O’nun ağzından çıkmayan bin hadis uydurdum; onları ne yaparsın?"
Hârûn:
"Ey Allah'ın düşmanı! Ebû İshak el-Ferâzî, Abdullah bin Mubârek gibi zevatlar hayattadırlar. Uydurduğun tek tek harfleri dahi çıkarıp seçiyorlar." demiştir. ( Târih-ul-Hulefa s.293)
Binaenaleyh bazı insanlar, "Hadislerde mevdû' hadisler çoktur." demek bahanesiyle hadisleri devreden çıkarmak isterler; bu yanlıştır. Hadis uyduranlar oldu ise de, Allah Teâlâ her asırda kalblerine hadis ilmini ilham ettiği zevatları gönderir. Onlar da uydurulan hadisleri tanırlar; senedleri muhkem hadisleri tesbit ederler; mevdû' olanları da teşhir ederler. Bu da ümmete Allah Azze ve Celle'nin bir lütfudur.
İktibas: Tahkîm-i Sâdat Şerh-i Mişkât,
dilara Yayınları