hafiza aise
Tue 5 July 2011, 03:34 pm GMT +0200
10— Hz. Peygamber'in (s.a.) Safiyye ile Evlenmesi:
Hz. Peygamber (s.a.) Huyey b. Ahtab'ın kızı Safiyye'yi ve onun halasının kızını esir aldı. Safiyye Kinâne b. Ebi'l-Hukayk'ın nikâhlısıydı. Safiyye, yeni zifafa girmiş bir gelindi. Allah Rasûlü (s.a.) Bilâl'e, Safiyye'yi çadırına getirmesini emretti. Bilâl, Safiyye'yi ölülerin arasından geçirip getirdi. Allah Rasûlü (s.a.) bu durumu hoş görmeyerek Bilâl'e: "Ey Bilâl! Senden merhamet kalktı mı?" dedi[748]
Allah Rasûîü (s.a.) Safiyye'ye İslâm'ı sundu; o da müslüman oldu. Onu kendisi için ayırarak azad etti ve azad edilmesini mehir yerine saydı.[749] Yolda Safiyye ile gerdeğe girdi ve onun için düğün yemeği verdi. (Gerdeğe girdiğinde) Safıyye'nin yüzünde bir morartı gördü. Allah Rasûlü (s.a.): "Bu nedir?" diye sorunca Safiyye şöyle dedi: "Ey Allah'ın Rasûlü! Sen üzerimize gelmeden önce rüyamda, ayın sanki yerinden ayrılarak, kucağıma düştüğünü gördüm. Vallahi, senin hakkında kesinlikle hiçbir şey düşünmüyordum. Bunu kocama anlatınca: 'Medine'de bulunan şu kralı istiyorsun!' diyerek yüzüme bir tokat attı"[750]
Ashab, Allah Rasûlü'nün (s.a.) Safiyye'yi, hanımı olarak mı, yoksa cariye olarak mı aldığı hususunda şüpheye düşerek, "Bekleyiniz! Eğer Safiyye'yi örterse o hanımlarından birisi; örtmezse cariyelerinden birisidir" dediler. Allah Rasûlü (s.a.) bineğine binince, giymiş olduğu elbisesini Safiyye'nin sırtına ve yüzüne örttü, sonra elbisenin bir ucunu kendi altına aldı. Böylece ashab Safıyye'nin, Hz. Peygamber'in (s.a.) hanımlarından biri olduğunu anladılar ve yolculukta Allah Rasûlü'nü (s.a.) geriden takip ettiler. Rasûlullah (s.a.) bineğine bindirmek için yanına geldiğinde Hz. Safiyye, Allah Rasûlü'-ne (s.a.) saygısından ötürü, ayağıyla O'nun uyluğunun üzerine basmaktan çekinip dizini, O'nun uyluğunun üzerine koyarak hayvana bindi.[751]
Hz. Peygamber (s.a.) Safiyye ile gerdeğe girdiğinde Ebu Eyyûb, sabaha kadar eli kılıç kabzasında, Allah Rasûlü'nün (s.a.) çadırının yambaşmda dikilerek gecesini geçirdi. Ebu Eyyûb, Allah Rasûlü'nün (s.a.) çadırdan çıktığını görünce tekbir getirdi. Allah Rasûlü (s.a.): "Ey Eyyûb! Sana ne oluyor?" diye sordu. Ebu Eyyûb: "Ey Allah'ın Resulü! Bu kadının yanma girdiğinden beri, bu gecemi uykusuz geçirdim. Senin, onun babasını, kardeşini, kocasını ve bütün akrabalarını öldürdüğünü hatırlayarak, sana bir kötülük yapmasından korktum." deyince, Allah Rasûlü (s.a.) gülerek, Ebu Eyyûb'a güzel sözler söyledi[752]
[748] İbn ishak, Yunus b. Bükeyr'den bir rivayetinde, onun şöyle dediğini nakletmiştir: Bana babam İshak b. Yesar şöyle anlatmıştır: "Allah Rasûlü Kamus kalesini fethedince..."
[749] Buharı, 67/13; Müslim, 1365 (84) (85): Enes hadisinden. ;
[750] Heysemî, Mecmau'z-Zevâid'de (9/251), İbn Ömer'den benzerini rivayet edip şöyle del mistir: Taberanî rivayet etmiştir. Râvileri, Sahih râvileridir.
[751] Buharı, 67/60; Müslim, 1365: Enes b. Mâlik'ten.
[752] tbn Hişâm, 2/339-340. İbn (shak'tan senedsiz olarak rivayet etmiştir.
İbn Kayyim el-Cevziyye, Za’du’l-Mead, İklim Yayınları: 3/371-373.
Hz. Peygamber (s.a.) Huyey b. Ahtab'ın kızı Safiyye'yi ve onun halasının kızını esir aldı. Safiyye Kinâne b. Ebi'l-Hukayk'ın nikâhlısıydı. Safiyye, yeni zifafa girmiş bir gelindi. Allah Rasûlü (s.a.) Bilâl'e, Safiyye'yi çadırına getirmesini emretti. Bilâl, Safiyye'yi ölülerin arasından geçirip getirdi. Allah Rasûlü (s.a.) bu durumu hoş görmeyerek Bilâl'e: "Ey Bilâl! Senden merhamet kalktı mı?" dedi[748]
Allah Rasûîü (s.a.) Safiyye'ye İslâm'ı sundu; o da müslüman oldu. Onu kendisi için ayırarak azad etti ve azad edilmesini mehir yerine saydı.[749] Yolda Safiyye ile gerdeğe girdi ve onun için düğün yemeği verdi. (Gerdeğe girdiğinde) Safıyye'nin yüzünde bir morartı gördü. Allah Rasûlü (s.a.): "Bu nedir?" diye sorunca Safiyye şöyle dedi: "Ey Allah'ın Rasûlü! Sen üzerimize gelmeden önce rüyamda, ayın sanki yerinden ayrılarak, kucağıma düştüğünü gördüm. Vallahi, senin hakkında kesinlikle hiçbir şey düşünmüyordum. Bunu kocama anlatınca: 'Medine'de bulunan şu kralı istiyorsun!' diyerek yüzüme bir tokat attı"[750]
Ashab, Allah Rasûlü'nün (s.a.) Safiyye'yi, hanımı olarak mı, yoksa cariye olarak mı aldığı hususunda şüpheye düşerek, "Bekleyiniz! Eğer Safiyye'yi örterse o hanımlarından birisi; örtmezse cariyelerinden birisidir" dediler. Allah Rasûlü (s.a.) bineğine binince, giymiş olduğu elbisesini Safiyye'nin sırtına ve yüzüne örttü, sonra elbisenin bir ucunu kendi altına aldı. Böylece ashab Safıyye'nin, Hz. Peygamber'in (s.a.) hanımlarından biri olduğunu anladılar ve yolculukta Allah Rasûlü'nü (s.a.) geriden takip ettiler. Rasûlullah (s.a.) bineğine bindirmek için yanına geldiğinde Hz. Safiyye, Allah Rasûlü'-ne (s.a.) saygısından ötürü, ayağıyla O'nun uyluğunun üzerine basmaktan çekinip dizini, O'nun uyluğunun üzerine koyarak hayvana bindi.[751]
Hz. Peygamber (s.a.) Safiyye ile gerdeğe girdiğinde Ebu Eyyûb, sabaha kadar eli kılıç kabzasında, Allah Rasûlü'nün (s.a.) çadırının yambaşmda dikilerek gecesini geçirdi. Ebu Eyyûb, Allah Rasûlü'nün (s.a.) çadırdan çıktığını görünce tekbir getirdi. Allah Rasûlü (s.a.): "Ey Eyyûb! Sana ne oluyor?" diye sordu. Ebu Eyyûb: "Ey Allah'ın Resulü! Bu kadının yanma girdiğinden beri, bu gecemi uykusuz geçirdim. Senin, onun babasını, kardeşini, kocasını ve bütün akrabalarını öldürdüğünü hatırlayarak, sana bir kötülük yapmasından korktum." deyince, Allah Rasûlü (s.a.) gülerek, Ebu Eyyûb'a güzel sözler söyledi[752]
[748] İbn ishak, Yunus b. Bükeyr'den bir rivayetinde, onun şöyle dediğini nakletmiştir: Bana babam İshak b. Yesar şöyle anlatmıştır: "Allah Rasûlü Kamus kalesini fethedince..."
[749] Buharı, 67/13; Müslim, 1365 (84) (85): Enes hadisinden. ;
[750] Heysemî, Mecmau'z-Zevâid'de (9/251), İbn Ömer'den benzerini rivayet edip şöyle del mistir: Taberanî rivayet etmiştir. Râvileri, Sahih râvileridir.
[751] Buharı, 67/60; Müslim, 1365: Enes b. Mâlik'ten.
[752] tbn Hişâm, 2/339-340. İbn (shak'tan senedsiz olarak rivayet etmiştir.
İbn Kayyim el-Cevziyye, Za’du’l-Mead, İklim Yayınları: 3/371-373.