- Hz Peygamber in vefatından önce İslamiyetin genişlemesi

Adsense kodları


Hz Peygamber in vefatından önce İslamiyetin genişlemesi

Smf Seo Versiyon , -- Seo entegre sistem.

Array
hafiza aise
Thu 12 May 2011, 11:46 am GMT +0200
1- Hz. Peygamber'in Vefatından Önce İslâmiyetin Genişleme Durumu

Hicretin 1. yılından itibaren, özellikle kabile bazında İslâm'a katılımlarla, tertiplenen gazveler ve sevkedilen seriyyeler, merhale merhale İslam toplumunun hakimiyet alanını genişletmiştir. Bedir savaşına kadar gerçekleştirilen gazveler ve seriyyelerle müslümanlar Medine ve çevresinde, Medine'den Kızıldeniz'e kadar uzanan topraklarda hakimiyet sağlamışlardır. Bedir savaşı ile Hendek savaşı arasındaki gelişmelerle hakimiyet alanı Mekke yakınlarına kadar uzanmış, müslümanlar Hicaz'da en büyük askerî ve toplumsal güç olduklarını kanıtlamışlardır. Bu safhada Yahudiler Medine'den çıkarılmışlardır. Hendek savaşından sonra Beni'l-Mustalik'in itaat altına alınmasıyla Hicaz'ın doğusuna, yani Necid içlerine, ardından Hayber'in fethiyle de Medine'nin kuzeyine doğru hakimiyet alanı genişlemiştir.

Hicretin 8. yılında Mekke'nin fethiyle yarımada sakinleri İslâm'a hızlı bir şekilde katılmaya başlamışlardır. Tebük seferi ile Arabistan'ın kuzeyindeki Hristiyan Arapların ve Yahudilerin oturduğu bölgelerin Medine'ye bağlılığı sağlanmıştır.

Hz. Peygamber'in, hakimiyeti sağlamak için Arap yarımadasının her yerine askeri birlik göndermesi gerekmemiştir. Hicretin 9. ve 10. yılında Medine'ye yarımadanın çeşitli bölgelerinden heyetlerin gelmesiyle birlikte, o ana kadar hakimiyetin uzanmadığı bölgeler, Hz. Muhammed (s.a.s.)’in ya peygamberliğini, ya da hâkimiyet vezaferini kabul etmiştir. Medine'ye gelen heyetler arasında bulunan Kinde, Murâd ve Hemdân gibi güçlü kabilelerin İslamiyeti kabulü ile Yemen; Ezd kabilesinin kabulü ile Umman; Abdülkays, Temîm ve Esed kabilelerinin kabulü ile doğu ve orta Arabistan İslam topraklarına katılmıştır. Çünkü kabilelerin İslamiyeti kabul etmeleri, zekat vermeleri ve diğer bazı mükellefiyetleri yerine getirmeleri, Medine devletine bağlılıklarını göstermek için kafi geliyordu. Bu yerlerle Hz. Peygamber muntazam ilişkiler kuruyor, valiler, öğretmenler ve vergi memurları tayin ediyordu.