- Hz. Muhammedin Getirdiği Dinin Kolaylığı

Adsense kodları


Hz. Muhammedin Getirdiği Dinin Kolaylığı

Smf Seo Versiyon , -- Seo entegre sistem.

Array
saniyenur
Sat 25 August 2012, 11:05 am GMT +0200
HZ. MUHAMMED'İN GETİRDİĞİ DİNİN KOLAYLIĞI

Hz. Muhammed ne soyut bir teorisyen ve ne de idealist bir ahlâkçı İdi; o bir uygulama insanıydı. Uygulamadığı ve yapmadığı hiçbir şeyi söylemez ve vazetmezdİ. Bir keresinde birisi O'nun ahlâkı ve kişiliği hakkında sorun­ca Hz. Aişe (r.a.) ona "Kur'ân'ı okumadın mı?" diye sordu. Adam olumlu cevap verince o da "O, Kur'ân ahlakıyla ahlâklanmıştı" de­di. Kur'ân ne emrettiyse onu uygulamış ve vazetmiştir. Kur'ân neyi yasakladıysa ondan kaçınmış ve insanlara da öyle yapmalarını söylemiştir. Bizzat kendisinin uygulamadığı veya makul olmayan şeyleri vazetmezdi. O, insanın pratik yönüne hitap etmeyen veya in­sanların günlük hayatlarında yeri olmayan so­yut teoriler veya ideal ahlâkî kavramlar üret­mek üzere gönderilmemiştir. Onun tebliğ ve öğretisi somut gerçekler ve hakikatler içerir ve insanların günlük hayattaki meselelerini çözmek için gerekli tam bir Hayat Kanu­nudur.

Hz. Peygamber'in tebliği tamamen iş ve amellerin uygulamaya konulması konusunu vurgulamaktadır. "İnsan ancak çalıştığına eri­şir." (53: 39). Bu âyet üç temel ilkeye işaret etmektedir. İlki, herkes çalıştığının karşılığım kazanır; ikincisi, hiç kimse rızasını almaksı­zın başkasının çalışmalarının semeresini ala­maz; üçüncüsü hiçkimse çalışmadan birşey elde edemez.

Bu âyet, insan hayatının manevi ve maddi her sahasında karşılık İlkesinin varolduğunu gös­termektedir. Hz. Muhammed'in, hayatın karmaşık meselelerini ve katı gerçeklerini na­sıl basit ve pratik usullerle çözdüğünü göster­mektedir. Bu âyet onun kişiliği hakkında da bilgi verir: O pratik ve aktif bir insandı, bir eylem adamıydı ve bütün hayatı da buna şa­hitlik etmektedir.

Önce Mekke'de Kureyşlilere ve daha sonra Medine'de Yahudiler'e, Kureyşlilerin ve Arapların diğer müşrik kabilelerinin birleşik güçlerine karşı, çok ağır şartlar altında çok çalışarak mücadele vermiş; nihayet hayatın her sahasında gösterdiği kararlı ve azimli ça­bayla düşmanların tamamını mağlup ederek Medine'de İslâm devletini kurmaya muvaffık olmuştur.

Onun hayatında ulaştığı başarılar insanoğlu­nun meselelerine pratik yaklaşımının bir işa­retidir.