- Hocaefendi'den, ihtilafları ittifaka çevirecek vefa mesajları

Adsense kodları


Hocaefendi'den, ihtilafları ittifaka çevirecek vefa mesajları

Smf Seo Versiyon , -- Seo entegre sistem.

Array
ehlidunya
Tue 29 June 2010, 06:46 pm GMT +0200
Hocaefendi'den, ihtilafları ittifaka çevirecek vefa mesajları
 
 
Hocaefendi'nin, hemen herkeste takdir duygusu uyandıran "ihtilafları ittifaka çevirme mesajları" diyebileceğim son konuşmasından yerimizin alacağı kadarını arz etmek istiyorum bugün sizlere.

Fevkalade faydalı bulunan bu ihtilafları rahmete çevirme sohbetinden de anlaşılıyor ki; Hocaefendi, hem geçmişte hem de günümüzde hizmet eden tüm farklı meşrep mensuplarına vefa gösterilmesini istiyor, bugünkü gelişmiş hizmetlerin onların vaktiyle attığı temeller üzerine inşa edildiğinin farkına varılması gerektiğini hatırlatıyor, ayrıca temelde ittifak ettikten sonra detaylarda ihtilafa düşmeme konusunda da ölçüler sunuyor hepimize.

Tüm hizmet kesimlerini kucaklayan konuşmanın bazı bölümlerini birlikte okuyoruz:

"1-Hizmette bir kısım önemli, hayatî fasl-ı müştereklerde mutabakat sağlanıyorsa, detaylarda ihtilafa düşmemek gerekir. Bediüzzaman Hazretleri'nin dediği gibi "hasen"i bulduktan sonra "ahsen"de ihtilafa düşmemek lazımdır." Yani iyiyi bulduğunuz zaman, ille de "en iyi" diyerek ihtilaf çıkarmaktansa, bu iyiye kanaat ederek ihtilaf çıkarmamak en iyiden iyidir, denmelidir. Tüm münasebetlerimizde iyide ittifak ölçüsü hatırlanmalıdır.

2-Genel tavırlarımızı, hizmet düşüncemizi sık sık gözden geçirerek başkalarını rahatsız edecek davranış ve tutumlardan sakınmamız gerekir. Biz bir hizmet yapıyoruz; Cenab-ı Hak hizmetimize inkişaflar ihsan ediyor. Okullar, kültür lokalleri, üniversiteye hazırlık kursları, üniversiteler açılıyor. Bütün bunları siz kendinize mâl edemezsiniz!.. Bugün bir Diyanet teşkilatı olmasaydı camilerde insanlar Müslümanlığa uyarılmasaydı, tekkelerde zaviyelerde gürül gürül Allah'ın nam-ı celil-i sübhanîsi anılmasaydı, insanlardaki hayvanî sertlikler kırılmasaydı biz bu potansiyeli nereden bulacaktık? O finansörleri nereden sağlayacaktık? Rica ederim, siz bir hizmetin vaktiyle atılan tohumunu neden düşünmüyorsunuz? O tohumun artık ağaca, meyveye yürüdüğünü neden görmezden geliyorsunuz? Şimdi gelişmiş bu hizmet, birilerine mâl ediliyorsa, onun altında genel havayı yumuşatan siyasî gayri siyasî, bir sürü harekat vardır. Bu hakkı teslim etmemiz lazım...

3-Geçmişteki Nasuhi Hoca, Hamdi Yazır, Mehmet Akif, Necip Fazıl, Nurettin Topçu, Sezai Bey... gibi nice insanlar baştan bu toprağa tohum atan insanlar. Yaptıkları, zahiren küçük görülebilir. Fakat onları o dönem itibarıyla değerlendirmek lazım. Mesela Sebil mecmuasını çıkaran Kadir Mısıroğlu Bey. Almanya'da ziyaret ettiğimde iyi gördüm ve iyi şeyler dinledim. Kendisinden bizzat duymadığım söze de itibar etmem. Mehmet Şevket Eygi Bey, belli bir dönemde ses soluk olmuştur bu mevzuda. Şimdi aynı düşünür mü bilemiyorum ama onun için de aynı şeyi söyleyeyim. Olumsuz bir şeyi kendinden duymadıktan sonra şöyle dedi, böyle etti demek doğru değildir. Bunlar belli bir dönemde kuvve-i maneviyeyi takviye etmiş, hayırla anılması gereken insanlardır. Toprağa iki tane tohum atmış insana karşı saygıdan başlayarak, çok büyük işler yapmış, çok heyecanlar uyarmış insanlara kadar kamet-i kıymetlerine göre herkesi tebrik etmek, Allah'ın lütuf ve keremiyle hep beraber cennetin kapısından omuz omuza gireceğimiz arkadaşlarla rekabet yaşamamak, onları haset günahına sevk etmemek önemli bir görev olarak bilinmelidir...

4-Hayatını hizmete vakfeden zatlardan bahsederken, Mahmud Efendi Hazretleri, Süleyman Efendi Hazretleri, Hilmi Bey Hazretleri, Sami Efendi Hazretleri, Esat Efendi Hazretleri, Seydâ Hazretleri... diye yâd etmelisiniz, derim. Benim yakınlarımda Esat yoktu. Ama ben o zatlara saygımın gereği olarak çocuklara en çok tercih ettiğim isimler, Esat Efendi, Mahmut Efendi, Sami Efendi, Mesut Efendi, Ali Efendi, Veli Efendi... gibi hizmet eden zatların isimleri olmuştur..."

-Ne dersiniz, artık tüm hizmet kesimleri kalp kalbe kucaklaşarak "Müminler kardeştirler" ayetini gönülden seslendirme zamanı mı şimdi?