sumeyye
Fri 15 April 2011, 09:25 am GMT +0200
Hişam B.El-Âs[294]
Bin Vâil, lakabı Ebu Mutî el-Kuraşî olup meşhur (Mısır fatihi) Amr ibni'I Âs'ın kardeşidir. Hişam Amr'ın küçüğü idi.
Peygamber Efendimiz o ve kardeşinin imanlarının gerçekliğine şahitlik ederek: El Âs'ın bu iki çocuğu mü'mindirler." buyurmuştur.[295]
Ebu Bekr es-Siddik (r.a.) onu Rum imparatoruna elçi olarak yollamıştı. Hişam, kardeşi Amr*dan önce müslüman oldu. Habeşistan hicretine katıldı. Peygamber (a.s.)'ın hicret ettiği haberi kendine ulaşınca Habeşistan'dan ayrılıp Mekke'ye geldi. Bu kere onu babası Âs hapsetti. (Bu yüzden Medine hicıretini geciktirerek) Hendek harbinden sonra hicret edebildi. (Bundan sonra diğer harplere katılabildi.)[296]
Rivayetin birinde onun şehitliği temenni ettiği bahsi geçer ki, iki ayrı görüşün doğru olanına göre Allah ona bu şehitliği Ecnadeyn harbi günü nasib etmiştir. Diğer görüşe göre Yermük harbinde deniyor.[297] Ölümünden sonra nesli devam etmedi.
Hammad b. Seleme, Muhammed b. Amr'dan Ebu Seleme aracılığıyla Ebu Hüreyre (r.a.)'dan Peygamber Efendimiz (s.a.v.)'in: As'm oğullan Hişam ve Amr mü'min kişilerdir; buyurduğunu rivayet eder.[298]
Cerir b. Hâzim, Abdullah b. Ubeyd b. Umeyr'den naklediyor: (Kureyşten bir grup Ka'be'nin arkasında mescidin şurasında halka olarak otururlarken Amr b. El-As tavafa gitmek için yanlarından geçti. Onlar: "Hişam mı yoksa kardeşi Amr'i mı sizce daha faziletli?" dediler. Amr tavafını bitirip, halkanın yanına gelip dikildi ve: "demin beni görünce ne söylediniz? Kesinlikle bir şey dediğinizi biliyorum" deyince onlar "Sen ve kardeşinden bahsedip hanginizin daha hayırlı olduğunu sorduk" dediler. O da "tam bilene düştünüz, ben size bunu anlatacağım Ben ve kardeşim Hişam, Yermüğe geldik. O da ben de "Allah'ım bize şehitlik nasib et!" diye duâ ederek geceledik. Sabahleyin o nasibini aldı bense mahrum oldum. (Bu hadise onun bana olan üstünlüğünü belirtmiyor mu?" dedi.
(Sonra Amr onlara "ne oluyor da şu gençleri meclisinizden uzak-laştınyorsun? Öyle yapmayın, onlara daha müsamahalı olun ve onları meclislerinize yaklaştırın, onlarla konuşup onlara da hadisin inceliklerini anlatın. Bu gün onlar toplumun küçükleri iseler de yakında toplumun büyükleri olacaklar. Biz de -daha dün- toplumun ufakları iken bu gün onların büyükleri olduk" dedi.)[299]
(İbni Sa'd, Vakidi'den naklediyor. Bize Sevr b. Yezid Halid b. Ma'dân'dan şöyle anlattı:
-Rumlar Ecnadeyn'de bozgun uğrayıp kaçarken, sadece bir kişinin geçebileceği kadar dar bir yere geldiler. Daha önce oradan geçmişlerdi. Rumlar orayı korumak için çarpışmaya başladı. (Hişam'da öne fırlayıp o dar gediğe kadar ilerleyip ölene kadar çarpıştı.) ölünce tam o dar geçidin içine düştü ve orayı kapattı. İslam ordusu oraya gelince atlarının Hişam'ı çiğnemesinden korktular. Kardeşi Amr ise onlara
"Ey insanlar! Allah ona şehitlik verip ruhunu göklere kaldırdı. Şu ortadaki sadece bir cesettir.) düşmanı takib için onu çiğneyebilirsiniz" dedi. Bizzat kendisi ve diğerleri atlarıyla üzerinden geçtiler. Rum bozgunu bitip geri döndüklerinde kardeşi Amr b. As oraya geri geldi. Hişam'ın etlerini ve kemiklerini ve organlarını bir beze toplayıp sırtına aldı ve defnetti.[300]
Zeyd b. Eşlem anlatıyor Hişam'ın ölüm haberi Hz. Ömer'e ulaşınca "Allah ona rahmet eylesin İslâm için ne iyi bir destek olmuştu" dedi.[301]
[294] İbni Sa'd 4/191, 194; Nesebi Kureyş 409; Tarihi HaÜfe 120; Tabakatı Halife 26, 29; El Muhabber 433; Futuhu'ş Şam 92; El Mearif 285; Futuhu'l Buldan İ/116; Ensabu'l Eşraf 1/197, 215; Müstedrek 3/240; El Cerh ve't Ta'dil 9/63; Taberi 3/402, 418; Taberani, Kebir 22/177; Cemheretu Ensabi'l Arab 163; İstiab 3/393; Üsdii'l Gabe 5/407; El-Kamil 2/414, 417; Siyeri A'lâmu'n Nubela 3/78; Tehzibu'l Esma ve'l Luğat K. l/C 2/123; İkdu's Semin 7/374; El İsabe 3/603
[295] Amr b. El-As konusunda da geçmişti. Az sonra gelecektir.
[296] Hakim 3/240; İbni Sa'd 4/191
[297] İbni Sa'd 4/192
[298] Müsned 2/304, 327, 353; İbni Sa'd 4/191; Hakim 3/140; Taberani, Kebir 22/177; İbni Asakir 12/252/Elif
[299] İbni Sa'd, Tabakat 4/192, 193; El İsabe 3/604; Zehebi çok kisaltımış, parantez arasım İbni Sa'd'dan verdik.
[300] İbni Sa'd, Tabakat 4/193, 194
[301] İbni Sa'd 4/194
İmam Zehebi, Tarihü’l İslam, Cantaş Yayınları 5/110-112