- Hind ve kızkardeşinin Peygamberimiz as la konuşmaları

Adsense kodları


Hind ve kızkardeşinin Peygamberimiz as la konuşmaları

Smf Seo Versiyon , -- Seo entegre sistem.

Array
sumeyye
Thu 11 March 2010, 11:59 am GMT +0200
Hind ve Kızkardeşinin Peygamberimiz Aleyhisselamla Konuşmaları



Hind binti Utbe, kocası Ebu Süfyan´a:

"Ben gidip Muhammed´e bey´at etmek istiyorum!" deyince, Ebu Süfyan:

"Ben senin dün bu sözünü yalanlar davranışta bulunduğunu görmüştüm!?" dedi.

Hind:

"Vallahi, şu Mescidde, bu geceden öncesine kadar, (Müslümanların yaptıkları gibi) Allah´a hakkıyla ibadet yapıldığını görmedim! Vallahi, onlar geceyi namaz kılarak geçiriyorlar!" dedi.

Ebu Süfyan:

"Sen yapacağın şeyi muhakkak yaparsın! Kavminden bir adamı yanına al da, bey´at etmeye onun­la birlikte git!" dedi.[1033]

Hind, tanınmamak için peçelenmiş,[1034] kılık kıyafet değiştirmişti.[1035] Tanınacağından, tanınırsa öldürüleceğinden korkuyor, Peygamberimiz Aleyhisselamdan uzakça duruyor,[1036] kendisini tanıtma-maya çalışıyordu.[1037]

Hind, kanının dökülmesi mubah sayılanlar arasında idi.[1038]

Hind:

"Yâ Rasûlallah! El tutuşup sana bey´at edelim mi?" diye sordu.

Peygamberimiz Aleyhisselam:

"Ben kadınlarla el tutuşmam!

Benim yüz kadına birden hitab etmem, her kadına ayrı ayrı hitab etmem gibidir" buyurdu.[1039]

Peygamberimiz Aleyhisselam kadınlarla ancak sözle bey´at yapardı. [1040]

Peygamberimiz Aleyhisselam, Hz. Ömer´e:

"Söyle onlara: ´Allah´a hiçbir şeyi eş, ortak tutmamak üzere Resûlullaha bey´at edecekler!´" buyur­du.

Hind´in yanındaki Kureyş kadınları sustular, konuşmaktan kaçındılar.

Hind:

"Vallahi, biz, kadın erkek bizler, putlara tapıp duruyorduk.

Senin erkeklerden almadığını gördüğümüz bir taahhüdü sen bizden alıyorsun![1041]

Erkeklerden istemediğin bir taahhüdü kadınlardan ne diye istiyorsun? [1042]

Her ne ise, biz, söylememizi istediğin şeyi de söyleyeceğiz![1043]

Ben iyice anlamışımdır ki; Allah ile birlikte başka mabudlar da olsaydı, başımıza gelenlerden bizi korurlardı!" dedi.[1044]

Peygamberimiz Aleyhisselam Hind´e baktı ve Hz. Ömer´e:

"Söyle onlara: Hırsızlık da etmeyecekler!" buyurdu[1045]

Hind:

´Yâ Rasûlallah! (Kocam) Ebu Süfyan, pinti ve cimri bir adamdır![1046]

Vallahi, ben, onun haberi olmadan, malından birşeyler çalıyordum!

Bu, benim için, helâl midir, değil midir; bilmiyorum.[1047]

Ebu Süfyan ne bana, ne de oğluma yeteri kadar birşey vermiyor!" dedi.

Peygamberimiz Aleyhisselam:

"Onun malından, kendine ve oğluna yetecek kadar birşey alabilirsin!" buyurdu.[1048]

Ebu Süfyan:

"Senin geçmişteki çaldığın, geçti gitti. Gelecekte çalacağın da, sana helâl olsun!" dedi.

Peygamberimiz Aleyhisselam gülümsedi,[1049] Hind´i yanına çağırdı [1050] ve:

"Demek, sen Hind binti Utbe´sin hâ?!" buyurdu.

Hind:

"Evet![1051] Allah´a şükürler olsun ki; kendisi için seçip beğendiği dinini üstün kılmıştır.

Ey Muhammed! Muhakkak ki, bana rahmetin dokunacaktır! Ben şimdi Allah´a inanmış bir kadınım!" dedi ve yüzünden peçesini açtı.

"Ben Hind binti Utbe´yim![1052]

Allah geçmişleri bağışlar.[1053] Sen de benim geçmişlerimi bağışla ki, Allah da seni bağışlasın!" dedi.[1054]

Peygamberimiz Aleyhisselam, Hind´e:

"Hoşgeldin!" buyurdu.

Hind:

"Vallahi yâ Rasûlallah! Dün, yeryüzünde senin çadırındakiler kadar zillete ve hakarete uğramasını özlediğim bir çadır halkı yoktu!

Bugün, sabaha çıkınca, senin çadırındakiler kadar izzet ve şerefe ermesini özlediğim bir çadır halkı yoktur!" dedi.

Peygamberimiz Aleyhisselam:

"Bu hal sende daha da çoğalsa gerektir!" buyurdu.[1055]

Fâtıma binti Utbe de:

"Senin çadırın ve içindekiler kadar kin duyduğum ve Allah´ın yağmalatmasını arzuladığım bir çadır yoktu! Fakat, şimdi bana senin çadırın ve içindekiler kadar sevdiğim ve Allah´ın mamur ve mübarek kıl­masını özlediğim bir çadır yoktur!" dedi.

Peygamberimiz Aleyhisselam:

"Öyledir! Vallahi, ben kendisine çocuklarından, ana ve babalarından daha sevgili olmadıkça, hiçbiriniz, gerçekten iman etmiş olmazsınız!" buyurdu.[1056]

Peygamberimiz Aleyhisselam, Hz. Ömer´e döndü ve:

"Söyle onlara: Zina etmeyecekler!" buyurdu.

Hind:

"Yâ Rasûlallah! Hür kadın zina eder mi hiç?!" dedi.

Peygamberimiz Aleyhisselam:

"Hayır! Vallahi, hür bir kadın zina edemez!" buyurduktan sonra, Hz. Ömer´e:

"Söyle onlara: Çocuklarını da öldürmeyecekler!" buyurdu.[1057]

Hind:

"Vallahi, küçük iken, onları biz büyüttük, yetiştirdik. Büyük iken, onları siz öldürdünüz [1058]

Sen bize Bedir günü öldürmedik çocuk bıraktın mı ki[1059] onları öldürelim?![1060]

Her ne ise, bu, sizin ve onların bileceği bir iş!" dedi.[1061]

Hz. Ömer, Hind´in:

"Sen bize Bedir günü öldürmedik çocuk bıraktın mı ki?" sözüne o kadar güldü ki, az kalsın arkası­na devrilecekti!

Peygamberimiz Aleyhisselam ise, sadece gülümsedi.[1062]

Peygamberimiz Aleyhisselam, Hz. Ömer´e:

"Söyle onlara: Elleriyle ayakları arasından bir iftira düzüp getirmeyecekler!" buyurdu.

Hind:

"Vallahi, iftira çok kötü birşeydir.

Bize ancak doğru yol ve ahlâkî faziletler emrolunuyor! dedi.

Peygamberimiz Aleyhisselam, Hz. Ömer´e:

"Söyle onlara: Allah´a tâat ve kulluk sayılan işlerde Resûlullaha muhalefet ve itaatsizlik etmeyecek­lerdir!" buyurdu.

Hind:

"Vallahi, şu meclisimizde, hakkımızdaki herhangi birşeyde sana itaatsizlik ve muhalefet edelim diye oturmadık![1063]

Babam, anam sana feda olsun! Sen bizi ne kadar şerefli, ne kadar güzel şeylere davet ettin!" dedi.[1064]

Peygamberimiz Aleyhisselam onlara Kur´ân-ı Kerîm okudu.[1065]



[1033] İbn Esîr, Usdu´l-gâbe, c. 7, s. 293.

[1034] Zemahşerf, Keşşaf, c. 4, s. 95, Neseff, Medârik, c. 4, s. 250.

[1035] Taberî, Tefsfr, c. 28, s. 78, Zemahşerf, c. 4, s. 95, Neseff, c. 4, s. 250.

[1036] Taberî, Tefar, c. 28, s. 78.

[1037] Taberî, c. 28, s. 78, Zemahşerf, c. 4, s. 95, Neseff, c. 4, s. 250.

[1038] Vâkıdî, Megâzî, c.2, s. 825, İbn Sa´d, Tabakâtü´l-kübrâ, c. 2, s. 136.

[1039] Vâkıdî, c. 2, s. 850, 851, İbn Sa´d, c. 8, s. 236, 237, Taberî, c. 28, s. 80.

[1040] Halebî, İnsânu´l-uyun, c. 3, s. 47.

[1041] Zemahşerf, Keşşaf, c. 4, s. 95.

[1042] Taberî, Tefsfr, c. 28, s. 78.

[1043] İbn Sa´d, Tabakât, c. 8. s. 237.

[1044] Süheylf, Ravdu´l-ünüf, c. 7, s. 139.

[1045] Taberî, Tefsfr, c. 28, s. 78.

[1046] İbn Sa´d, Tabakât, c. 8, s. 237, Zemahşerf, c. 4, s. 95, Neseff, c. 4, s. 250, Diyarbekrî, Târîhu´l-hamîs, c. 2, s. 89.

[1047] Taberî, Tefsfr, c. 28, s. 78, Zemahşerf, Keşşaf, c. 4, s. 95, Neseff, Medârik, c. 4, s. 250.

[1048] İbn Sa´d, Tabakâtü´l-kübrâ, c. 8, s. 237, İbn AMIberr, İstiâb, c. 4, s. 1 923, İbn Esîr, Usdu´l-gâbe, c. 7, s. 293.

[1049] Taberî, c. 28, s. 78, Zemahşerf, c. 4, s. 95, Neseff, c. 4, s. 250.

[1050] Taberî, Tefsfr, c. 28, s. 78.

[1051] Zemahşerf, c. 4, s. 95, Neseff, c. 4, s. 250, Diyarbekrî, Târîhu´l-hamîs, c. 2, s. 89.

[1052] Vâkıdî, Megâif, c. 2, s. 850.

[1053] Taberî, Tefsfr, c. 28, s. 78.

[1054] Zemahşerf, c. 4, s. 95, Neseff, c. 4, s. 250, Diyarbekrî, c. 2, s. 89.

[1055] Vâkıdî, Megâzî, c. 2, s. 850.

[1056] Hâkim, Müstedrek, c. 2, s. 486.

[1057] Taberî, Tefsfr, c. 28, s. 78.

[1058] İbn Abdilberr, İstiâb, c. 4, s. 1923, Zemahşerf, Keşşaf, c. 4, s. 95, Süheylf, Ravdu´l-ünüf, c. 7, s. 140.

[1059] İbn Sa´d, Tabakâtü´l-kübrâ, c. 8, s. 237, Halebî, İnsânu´l-uyûn, c. 3, s. 46.

[1060] Heysem f, Mecmau´z-zevâid, c. 6, s. 37.

[1061] Zemahşerf, c. 4, s. 95, Neseff, c. 4, s. 250, Diyarbekrî, Târîhu´l-hamîs, c. 2, s. 89.

[1062] Zemahşerf, c. 4, s. 95, Neseff, c. 4, s. 250, Diyarbekrî, c. 2, s. 89.

[1063] Zemahşerf, c. 4, s. 95, Neseff, c. 4, s. 250.

[1064] Süheylf, Ravdu´l-ünüf, c. 7. s. 139.

[1065] Vâkıdî, Megâzî, c.2, s. 850, İbn Sa´d, Tabakâtü´l-kübrâ, c. 8. s. 236.

M. Asım Köksal, İslam Tarihi, Köksal Yayıncılık: 6/440-444.