hafiza aise
Fri 29 April 2011, 11:17 am GMT +0200
Her Halkaya Bir Diş Feda
Mübarek yüzlerinden sakal-ı şeriflerine doğru süzülen kanları görünce Hz. Ebu Bekir ileri atılmak istedi. Zira onun için, Resülullah'ın vücudundaki bir tele zarar gelmesindense binlerce Ebu Bekir feda edilmeliydi. Ancak aynı fedakarlığı yapacak olan, sadece o değildi. Hz. Ebu Ubeyde ileri atıldı ve:
- Allah için o işi bana bırak, ben çıkarayım, dedi ve ısrar etti.
Yaklaştıkça daha çok duygulanıyorlardı; zira Resülullah (sallallahu aleyhi ve sellern), yanağına batan halkaların acısıyla kıvranıyordu.
Ebu Ubeyde, büyük bir titizlikle Allah Resülii'ne yaklaştı. Önce eliyle tutup onları çıkarmak istedi; ancak bunun, Resülullah'a acı vereceği muhakkaktı ve o da, Efendimiz'in yüzüne yaklaşıp yanağına batan halkaları dişleriyle kavrayıp çıkarmayı denedi. Önce birisini ısırdı ve bütün gücünü toplayarak bir hamlede kendine doğru çekti. Halkalardan birisi çıkmıştı; ancak, onunla birlikte çıkan başka bir şey daha vardı. Ebu Ubeyde'nin dişi de halkayla beraber düşüvermiştil
Onun bu halini gören Hz. Ebu Bekir, en azından diğer halkayı da ben çıkarayım diye yeltenecek ve ileri atılacaktı. Ancak Ebu Ubeyde, buna da müsaade etme niyetinde değildi ve Allah'a yemin vererek bu işi de kendisine bırakmasını istedi. Yine önceki gibi dişleriyle halkayı ısırdı ve hızla çekti; halkayla birlikte bir dişi daha düşmüştii."?
Artık Efendimiz'in yüzündeki halkalar çıkarılmıştı. Bu arada
120 Hz. Ebu Bekir, ön dişleri olmayan insanlar arasında en sevimli olan kişinin, Ebu Ubeyde olduğunu söylemektedir. Bkz. Tayalisi, Müsned, 1/3 (6); İbn Kesir, el-Bidaye ve'n-Nihaye, 4/34, Sire, 3/59
Malik İbn Sinan, halkalann çıktığı yerden sökün eden kanların yere düşmemesi için dudaklarını Efendimiz'in yüzüne götürdü ve kırbadan su içereesine akan kanı emmeye başladı. Bunu gören Allah Resülü (sallallahu aleyhi ve sellern), taaccüb içinde Hz. Malik'e sordu:
- Yoksa sen, kan mı içiyorsun?
- Evet, ya Resülullah, dedi. Bunun üzerine:
- Kanı kanımla temas eden kimseye cehennem ateşi dokunmaz,
buyurdu.